Socrates dergisindeki röportajını okudum, sayfalar ego kokuyordu gerçekten. "Mustafa Denizli'yi ben Mustafa Denizli yaptım"lar, "ben kimseye biat etmediğim için televizyonlara çıkarmıyorlar"lar, Prekazi'ye sallamalar, Fatih Terim'e kafa tutmalar...
Almanya'dan Gerd Müller kasetleri getirtip onları izlermiş, antrenman bitince yarım saat çalışırmış (Derwall "Mr. Çolak yeter artık" demiş kendisine bir keresinde), hapishaneden çıkarken (vaka-i Mercedes) sübyan koğuşu o gittiği için ağlamış falan... Fazla kasıntı buldum.
En son iş adamlarıyla tekneden denize atlayıp eğleniyordu, akabinde korona olmuştu.