sözlük yazarlarının gördüğü rüyalar

okula giderken maskemi unutuyordum, arkadaşıma mesaj atıyorum al diye. okulda kimsede maske yok. sınıfa giriyorum, en arka sıranın arkasında bi ağaç var. hem böğürtlen, hem muz, hem çilek vb. meyveler var. geç fark ediyorum tabii. bu arada da bi’ çocuk var. şöyle ki rüyadakileri genel olarak biriyle eşleştirdim ama onu eşleştiremedim. o öyle kaldı. neyse sırama geliyor yanıma oturuyor ya da hep yan yana oturuyorduk bilemiyorum. kalkıp ağacı ona gösteriyorum. bir anda ruh hastası gibi her şeyi toplamaya çalışıyor. ben de şaşırıyorum bu hırsa, niye gözü döndü diyorum ama ben de toplamaya başlıyorum. boyum da çoğuna yetmiyor zaten o kısımdakilere. arkaya gidip hafif yere çökmüşleri alıyorum derkeeeeeenn sınıfın duvarları olmadığını oraların çit olduğunu fark ediyorum. bir anda IŞİD militanı gibi tipler (polis gibiler ama tc polisi değiller yani) bizi taramaya başlıyor. sonra yere yatıp sürüklenerek sınıftaki arabaların yanında yatıyorum. uyumuşum hashdhdhdjks bilincim yerine geldiğinde hemen arkaya koşuyorum. yerde küçük dikdörtgen prizmatik var. uzunlukları 15 cm filan. iki taneşer olarak bitişikler, üstlerini peçeteyle örtmüşler. baş kısımlarında isimler (lakaplar gibi geldi daha çok) yazıyor. hemen çöküp bakıyorum, isimleri okuyorum, sanırım onu arıyorum. arada sevdiğim kişiler oluyor. onların mezarını işte okşuyorum filan ama ağlamıyorum. o sırada bi el omzuma şeyapıyor işte. yavaşça kafamı kaldırıyorum. o. elinde de mezarlar (yani işte prizmalar -ki bana sabundanmışlar gibi geldi-) var. gözümle “kenara koy şunları” hareketi yapıyorum. çocuk koymak için soluna dönerken dayanamayıp sarılıyorum. amaaaa karnına sarılıyorum gibi oluyo. rezil olmuş hissediyorum, sanki o da gülüyor gibi. yazarken fark ettim lan galiba bu çocuğun yüzü yoktu he. olsa hatırlardım??? salak saçma rüya görmede üstüme yok ya..