bugün
yenile

    asosyal itiraf

    4
    +
    -entiri.verilen_downvote
    Size beni 2 saattir anlamsız bir duygulanmaya sürükleyen bir durumu anlatacağım. Umarım yazarken küçük bir piç gibi ağlamam. 5 yıllık bir arkadaşım vardı. Son 2 senede arkadaşlığımız çok az insanla evrilen bir noktaya kayıp, güzel bir dostluğa dönüşmüştü. Pek arkadaşım yoktu o zamanlar. Zaten hayatım boyunca da pek olmadı. İlaçlar, tedaviler, hastaneler... Düşününce bile uzaklara daldıran cinsten zor zamanlardı. Oynak duygudurumumla bile alay konusu oldum. Hayat yollarımızı kesiştirdiğinden, benzer dertlerden muzdarip olduğumuzdan mıdır nedir; iyi geliyorduk birbirimize işte. Tam 1o ay önce aramızda bir yanlış anlaşılma oldu. Aylarca peşinden koştum. Hediyeler aldım. Af dilendim. Ağladım. Öküz gibi ağladım. Hepsinde de istisnasız suratıma balyoz yedim. Hakaretler, ağır laflar, bağırmalar... Tamam, belki hatalıydım ama o kadar çok acıyıp, öylesine ufak kırılmayı hak etmedim. Öyle ki, son on ayda başıma gelenler herkesin başına gelenin bir kaç katıydı ve nisan ayına dek anlatabildiğim kimse yoktu. Kalabalıklar arasında yalnız bir gerizekalıydım. (İşte Berry sağ olsun. Üniversiteden sonra vakit giren dostluğumuz, aynı kalmış halbuki. Mart, nisan gibi tuttu baya elimden. Can içim kendisi. Evet.) Velhasıl kelam, çok canım yandı. O kadar ağır sözler işittim, üzerine öyle boktan olaylar yaşadım ki... Bakın, yalanım varsa aldığım nefesi vermeyeyim; yaşlandım. Saçımdaki beyazlar bile 2 katına çıktı. Ve evet... Bugün bir mesaj geldi. Kısa, net ve duygu dolu bir özür mesajı... Geç gelen özür. "Seni çok kırdım. Haklıydın. Bilmiyorum bir şey değişir mi ama özür dilerim." Öyle baktım sadece bir süre ekrana. Bir şey yazamadım. Söyleyemedim. Tıkandı sözlük. Aylar boyunca "Acaba ben kahrolası bir orospu çocuğu muyum?" diye kendimi sorgulamam geçti gözümün önünden. Dualarım geçti. Öyle bir yük kalktı ki bu amına koyduğumun ruhundan, ağlamak istedim. Şubat ayından beri ağlayamıyordum. En fazla bir kaç yaş. On dakika konuşamadım. İçime içime aktı. Ben haklı olmayı istemedim sözlük. Hislerimi böyle normalden biraz daha uçlarda yaşamayı da, geçmişimi de, kaderimi de, yaşantılarımı da, kendimi sevemememi de... Hiçbirini istemedim. Bazen vicdanım ve ruhuma hoyrat davranışım için kendimi öldürmek istiyorum. Öyle. Geçti gitti diyorum işte. Benim üzüntümün aynısını o hissetmesin istiyorum. Kimsenin canı yanmasın istiyorum. Hatta mümkünse herkesin acısını yüklenmek istiyorum. Kızamıyorum sözlük. Hiçbir şey hissedemiyorum. Sadece çok yoruldum. O kadar yoruldum ki... On dakikanın sonunda şu cevabı verdim; "Sen benim hala dostum ve arkadaşımsın." Lütfen artık üzülmeyeyim. Hiç fark ettirmesem de ben göründüğüm kadar güçlü ve dayanıklı biri değilim.
    ... diğer entiriler ...