Bilinmez. Her ilişki kendine özgüdür ve her insanın sevme biçimi, bu sevgiyi yansıtabilmesi aynı değildir. Kimisi yanyana oturmayı, bir çaybaşında saatlerce sohbet etmeyi, ufacık bir gülüşün resmini çekip; özledikçe geri sarıp sarıp zihninde o resmi seyretmeyi, sevdiği kişinin gözbebeklerini ışıl ışıl kendine bakarkenki halini, kendi kendine durup düşünüşünü; her bir anını kalbinde dolu dolu yaşayıp da dışarıya ufacık bir mahsun tebessüm halinde yansıtabilirken; kimisi ise günlük gülistanlık laylaylom manita, boyfriend, flört olarak adlandırdığı hiçbir derinliği niteliği olmayan ve yalnızca fiziki veyahut çıkar ilişkisini öyle bir aynayla yansıtır ki gören duyan harbiden seviyor sanır.
Ben kendi içimi bilirim, nasıl sevdiğimi ne kadar değer verdiğimi. Zannederim ki karşı tarafta aynı; ama öyle olmuyor. Kim daha çok sevdi sorusuna cevap vermek çok zor. Açıp kalbini bakamazsın, iki kefeye koyup tartamazsın.
Çekilen acı miktarı belki biraz yansıtabilir ama o anda zaten kıyaslamanın da bir anlamı kalmamış demektir.