Bu ekonomiyle yapabileceğim bir düğün asla değil ama hayal etmesi de mi yasak...
---
Kesinlikle salon düğünlerinden nefret ediyorum. Sıkış tıkış bir alanda düğün yapıyorlar herkes iç içe. Açık alan olacak, kır düğünü yani. Deniz kenarında da olabilir, plaj düğünü gibi. Herkes ayakkabısız gelsin özgürce dans edip çocuklar koşuştursunlar mesela. Kır düğününde de ayaklarımız değebilsin çıplak çimlere. Gecenin geç saatlerine kadar sürsün. Böyle herkes o kadar eğlensin ki günlerce konuşulsun. Sade olsun mesela o kadar sade bir güzellikte olsun ki her şey göze şık gelsin. Çok zarif bir gelinlik var çocukluğumdan beri hayallerimde. Hiç öyle şaşırmayın valla her kız gelinlik hayali kuruyor bir yaştan sonra. Damat beyle çok zarif bir dans eşliğinde girmek isterim alana. Abartı makyaj ve saç olmadan, olduğum gibi. Damat beyin erkek arkadaşları şöyle çıkıp bir zeybek ya da başka bir şey oynasınlar damatla karşılıklı ben de izleyeyim ''vay be'' diyerek. Sarı - Kırmızı meşaleler yansın etrafta arada bir Galatasaray besteleri söyleyelim hep bir ağızdan. Akşam olunca gökyüzündeki yıldızları görebileyim. Düğünden sonra akrabalar dağılırken gençler olarak bir eğlenceye daha gidelim. İlla bir salona 10k para vermeye ne gerek var mesela. Öyle ağır gelinliklere de fazla para bayılmaya gerek yok. Upuzun bir kuyruğu olsun arkamdan gelen, hafif olsun ki dans ederken kuş gibi hissedeyim ee malum halay çekeceğiz o kadar.. Açık renklerle dolu olsun etraf ve ışıklarla, içimiz aydınlansın.. Fazla mı hayal kuruyorum ne?