bugün
yenile

    araba kullanmak

    6
    +
    -entiri.verilen_downvote
    Bazı püf noktaları olduğunu düşündüğüm bir uğraş araba kullanmak. Kesinlikle yetenek değil, aksine pratik yaptıkça geliştiğiniz bir eylem. Yeni ehliyet aldıysanız, yanınızda anneniz yahut babanız olmadan öyle arabayı alıp çıkmayın. Özellikle İstanbul’da. Patates eder atarlar sizi kenara. Aile güçtür. Hem babanız deneyimli bir sürücü olmasa bile size krizle müdahale etmeyi öğretir. İnsanların takıldığı iki temel nokta var; bunlardan ilki manuel araçlarda debriyaj ayarı, ikincisi de direksiyon hakimiyeti. Araba bir araçtır. Sürücü ve makine birlikte hareket eder. Ortak bir ruh oluşur. Sürücü makine ile düşünür. Bu da zamanla oturur. Lakin kafaya kazımak gereken en kritik nokta, direksiyonu nereye çevirirseniz ve bakışlarınızı nereye sabitlerseniz aracın oraya gideceği. Bunun için bilgisayar oyunları iyi bir pratik olabilir. Pişmek diye bir tabir var. Bunu şöyle betimleyeyim, arabanın hangi lastiğin ne kadar döndüğünü yahut kızakladığını, frenlerin durumunu, kafadan yahut arkadan kopuş sınırlarını hissetmek gibi bazı şeylerin bütünüdür bu. Bildiğiniz göt hissi yani. O yüzden bu his gelişmeden ekşınlara girmeyin. Ekşın dediysek de, kimsenin hayatını tehlikeye atmaya hakkınız yok. Boş yolda basın. Basmıyorum diyen bence yalan söyler. Ayrıca; can taşıyorsunuz. Yanınızdaki sürücü can taşıyor. Sorumluluğunda olun. Öyle yarrak gibi araba sürmeyin. Milletin canını tehlikeye atmayın. Basacaksanız da yerinde basın. Sonuçta altınızdaki araba bilmem kaç yüz bin liralık şey yani. Ayrıca, ölümlü kazaların çoğunun da muhteşem şöför olduğunu iddia edenlerin yaptığını unutmayın. Direksiyon ve hakimiyeti geçip teknik bölüme gelelim. Manuel araçlardaki en büyük sorun, vites geçişleridir. Önce şunu belirteyim, daha yeniyseniz gözünüzü asla yoldan ayırmayın. Radyoymuş, bok püsürmüş... ellemeyin. Bir çok arabada kontroller direksiyondan zaten. Değilse de, ne nerde öğrenmeden hiç öyle klimaymış radyoymuş uğraşmayın. Vites değiştirirken vitese bakmayın. El yordamı ile işinizi görün. Alışırsınız yav. Yanlış vitese geçirseniz en fazla araba Kesiciye girer. Bağırır motor, yığılır. Lakin önünüze bir tır çıksa ölürsünüz. Zaten aklınız varsa telefonu hiç elinize almayın. Görme duyusu gibi; dokunma, işitme, hatta yeri gelince koku duyularınızı da kullanın. Alışın. Zaten bazı şeyler oturunca direksiyon başında yemek bile yersiniz. Gelelim debriyaj ayarına... Debriyaj, motordan gelen gücü vites kutusuna bağlar. Vites kutusu da lastiklere dağıtır. Otomatik arabalarda bu kısım biraz çetrefilli. Katalitik konvertör olan da var, çift baskı balatalı olan da, standart tek kavramalı da... Genelde otomatiklerin hepsinde olay anlatacağım gibidir ama. Konuya dönelim. Tabii bu gücü, ip, kayış ve dişli sistemlerle iletemezsiniz. Bazen motor çalışırken araba gitmez mesela. Çünkü bu bağlantı tam olarak koparılır. Bu bağlantıyı baskı balata sağlar. Bu parçayı şöyle betimleyeyim: 💿 CD boyutunda, birbirine temas eden iki metal plaka. Debriyaja bastığınızda araları ayrılır. Simüle edelim. Arabaya oturdunuz. Motoru çalıştırdınız. Debriyaja basıp vitesi bire aldınız, sol ayağınız debriyaj, sağ ayağınız frende basılı, el frenini indirdiniz. Artık yola koyulmaya hazırsınız. Size hep sadece “ayağını yavaş Çek” dedikleri için stop ettirdiniz. Peki araba anlıyor mu bunu? Neden hızlı çekince Stop ediyor? Baskı balataya bakalım. Motordan gelen ve dönen plaka, kendi başına döner. Şanzıman tarafındaki plaka durmakta. Debriyajdan ayak çekmek, bu kavramada çok önemli. Hızlı çekerseniz, bu iki plaka birbirini kavrayamadan çarpışır ve motor stop eder. Çünkü debriyaj, bu iki plaka arasındaki mesafeyi atarlar. Evreka! Bir gün hususi arabaya oturun. Hareket etmeden önce kavrama çalışın. 5-10 kere. Gözünüz devir saatinde debriyaj çalışın. Kavrama başladığı an devir saati düşmeye başlar. Ayağınız alışsın kavrama noktasına. Ayrıca, kavrama noktası arabadan arabaya değişir. Hatta debriyaj pedalı sertliği de değişir. İlk zamanlar biraz toyluk çekseniz de, bu çalışma mantığını kafanızda oturtursanız, her türlü aracı kullanırsınız. Yokuş kalkmalarında el frensiz hareket eder, dur kalklarda arabayı kaçırmadan hareket edersiniz. En basit haliyle olay bu dostlarım. Kafada büyütmeyin. Söylediklerimi hayal edin yeterli. Umarım basit ve yeterince iyi anlatabilmişimdir. Kazasız belasız sürüşler.
    ... diğer entiriler ...