geceye bir dert bırak

12. sınıfa dershane değiştirerek başladım çünkü son sınıftayım ve 3 yıl boyunca 0 ders çalışma hatta çalışmayı geç dinlemiyorduk da. neyse güzel bir dershaneye geçtim hocaların kalitesinden anlıyordum bu yıl iyi bir şey olacak diyordum. sonra ilk sınıf değiştirme sınavına girdik ve 4. sınıfa attılar beni (28 sayısal sınıf var okadar da kötü başlamadım yanii) neyse dersleri en önde dinliyorum sağ arkamda bir kız oturuyor o kadar güzel gülüyor ki anlatamam. sınıfta bi espiri olunca sürekli ona bakıyordum. yoklama listesinde benim bir önümdeydi hoca soyismini söylerken burdayım diyordu ve soyismini baya anlamadım biraz araştıracaktım kim bu diye(yoklama fişlerini her dersin sonunda hocalar götürüyor yoksa biz de biliriz fişden bakmayı) sonra yeter dedim hocaya bi soru sormak için kalktım ve hemen yoklama fişine baktım soyismini de öğrenmiş oldum. arastirmadigim yer kalmadı. yok abi yok kızın hicbir sosyal medya şeyi yok. sınıfla da kaynaşmaya başlamıştım ve espirileri ben yapıyordum artık ve hemen arkamı dönüyordum hala bu sefer o da gülerek bana bakıyordu(belki artık bir şeyler anlamıştı bilmiyorum). nasıl onla konuşsam derken matematikçi bi ödev verdi ve dediki kıza sen ceryanmuhendisiolucam a mesaj at ödevleri ?? yok böyle bir şey! abi kız benim numaramı istedi yaa. sonra akşam mesaj attı su şu sayfalar diye teşekkür ettim ben de. sonra bi formül vardi hala unutmam kokler farkinin formülü ve soru da sadece onla çıkıyor ama soru yanlış cevap gelmiyordu - ben bi formülü yazmamışım galiba da su kökler farkının formülü neydi ben ?u diye hatırlıyorum ama çıkmıyor - evet o bi deniyim bir dakka evet ya ben de öyle buluyorum ama şıklarda yok yarın beraber etüt merkezine gidip soralım olur mu - tabiki gidelim ben de çok merak ettim sen hep gider misin etüt merkezine ben yerini bile bilmiyorum da diyip konuşmaya başlamıştık resmen kader bizi birleştirmeye çalışıyordu rüya gibiydi her şey. 2 hafta nerdeyse günde 10ar saat konuşurduk en geç 12de yatan ben gece 3, 4 te uyumaya başlamıştım ruh ikizim diyorduk birbirimize. sonra kurban bayramı tatili girdi 9 gün ve ikimiz de hastaydık ama buluşalım demiştik önceki hafta. bunun hic hali yoktu ben de boşver ozaman demiştim ama sonra aradı ve dediki annemgil ilçeye gitti evde kimse yok gel otururuz biz de. ben de ya sizin evin altındaki bi yerler de oturalim diye ısrar ediyorum yanlış anlaşılmasın diye. ama sonra hic halim yok lütfen sen gel diyince gittim evlerine. otobüsle aradi tarif etti çıktım evlerine. oturduk sohbet ediyoruz ama cidden burnu akıyor hic hali yok falan ben efsane içme anılarımı falan anlatıyorum(size de sonra anlatırım uzun hikaye) sonra bizim sınıftaki ilişkilerden falan sonra o teyzesinin gerçek aşkı bulduğunu falan derken muhabbet baya iyiydi sonra bi kahve yaptık, içtik sonra da beraber yıkadık(arkadaşlarıma bunu anlattigimda geçilen dassagi anlatamam neymiş kizin evin de 4.5 saat kalmışım hicbir şey yapmamışım da o bi erkekle bile okadar yalnız kalsa onu bile sikermis de falan da). sonra vedalaştık tesekkur ederim dedi geldiğin için ben de ne önemi var sen iyi ol da farketmez gerisi falan diyorum tam kapıdan çıkıcam yan komşu kapıyı açmasın mı hemen bu beni içeri çekti kapıyı kapattı. şimdi yanlış anlaşılır dedikodu olur dedi ben de güldüm haklisin sonuçta burası konya dedim. sonra tekrar vedalaşıp çıktım ve sigaramı yaktım içtiğim en zevk aldığım sigaralardan biriydi mutluydum hem de yıllar sonra ilk kez bu kadar mutluydum. 2 hafta daha geçti ben iyice aşık olduğumu farkettim yanına bi erkek falan yaklaşınca onun ağzını burnunu kirasim geliyordu. gece laf yine sevgiye aşka geldi ve açıldım dedim ben seni deliler gibi seviyorum. yarim saat cevap gelmedi tabiki hemen arkadaşlarını kontrol ettim hepsi çevirimiçi (erkeklerin en korkulu dakikaları acaba arkadaşları beni beğeniyorlar mi beğenmiyorlar mi çünkü kiz evet derse aslinda arkadaşları evet diyordur). sonra sadece bi cümle yazdı bunun yeri burası olmamalı yarın yüzyüze konuşalım mı? benim içime bir kurt düştü dedim kız beni böyle üzmek istemiyor yarın ben seni haketmiyorum diye başlayıp siktiri basacak diye uyuyamadan bunları düşünüp durdum. geçmedi vakit. neyse yarın oldu servisten indi yanıma geldi bi park var orda yürüyerek konuşuyoruz. nasilsin dedi biraz sonra belli olacak dedim utandı önüne döndü sen dedim bilmiyorum dedi. o zaman dünkü konuya geliyorum dedim ve girdim. baya güzel cümleler kurduğumu hatırlıyorum sonra sen ne diyorsun dedim ben de seni seviyorum dedi. ben durdum yürürken ve efendim? dedim çünkü inanın ihtimal bile veremiyordum şok oldum baya. söyledim işte ya dedi ve yürümeye devam etti bi sıçrayışım var anlatamam gülüyor o da yanimda sonra hicbir sey olmamış gibi dershaneye girdik. bi ay geçti biz adını koymadığımiz bi ilişkinin icerisindeydik ama bildiğiniz arkadaştik sonra her şey bianda kötüye gitmeye başladı. sebebini bilmediğim onlarca trip yiyordum. habire küsüyordu. bir hafta kadar sonra bi mesaj geldi yok şöyle iyiydik böyle iyiydik ama ben eski sevgilimle barıştım. o an varya o an gözüm öyle yaşlandı ki artık telefonda ne yazıyor gözükmüyordu bile kötü bi mesaj yazmamak için whatsappi sildim telefonu attim ve yatağıma geçip bilinçsizce tavana bakıyordum sonra ağlamaya başladım ve öyle uyuyakalmışım. dershanede aynı sinifta olunca rehberlik hocamla konuştum dedim ben sınıf düşmek istiyorum. kadina ne dediysem diyim kabul etmedi dershaneye gitmemeye başladım. sonra rehberlikci aradı(baya iyi biriydi. genç ve anlayışlı) bana derdini bi anlat bakalım dedi ikimiz arasından çıkmayacak dedi. anlattim her şeyi destek oldu. sen yine de derslere gir belki barışırsınız dedi. tam anlamadim ama galiba onla mi konuştu bilmiyorum bir kaç gün sonra barıştık kızla ama arkadaştik iste. sonra bizim bi antalya kampı oldu çalışmak için bir hafta gittik akşamları 2 saat boşuz ben hep onunla takildim yürüyüş falan yaptık çaylarımızı alıp yine her sey duzeliyor gibiydi. ben onlayken bi oğlan geldi alabilir miyim bir şey konuşmanız lazım dedi ben de arkadaşı zannedip tabiki dedim meğersem o çocuk var ya o çocuk o.....çocuğuymuş. bunu da bu olaydan 2ay sonra öğrendim hemen anlatıyorum. zaten bu onunla gidip konuştuktan sonra bi kötü geldi anlat diyorum anlatmıyor da kampı da zehir edip gitti. sonra da biz bir daha biz olamadık. nasıl öğrendim o oğlanı anlatıyorum bu çocuk beni takip etmeye başlamış twitterdan kabul ettim twitlerine bakmaya başladım benim o başta söylediğim saçma trip attigi zamanlara kadar indim ve ne göreyim. twit şu izmirliye vuruldum tanisaniz anlarsınız. lan bu silanin şarkısında geçiyor bir şey olmaz bundan sonra biraz daha indim eğer bir kiz kivircik esmer saclari koyuysa ve 170 boylarindaysa 3566457335 adim ondedir yazmis lan bildiğin tc sini de yazsaymis tam olurmuş. yani sözlük anlayacağınız boynuzu yemişim ve kaç ay sonra farketmiştim. sonra bi arkadaş kalıyoruz muhabbetler eski mıhabbetlere kayıyor yine küsüyoruz ve bu bi 3 4 kere oldu. sonra artık ümidi kesip kabullendım işte üstte anlattıklarımı yapıp tamamen koptum. şimdi o eskişehirde ben konyadayım. aslında onu artık istemeye yüzüm yok onun da gelmeye zaten yüzü yok. birilerine karşı bir şeyler hissetmek istiyorum. ne biliyim kızlarla nasıl konuşulur onu bile unuttum bu süre içinde. 2 yılı yeni geçti onu tanıyalı sonrasında işte he bi efkar hep bi dert tasa. bazen gerçekten çok sövdüğüm oluyor bazen de çok sevdiğim.