bitirdiler sonunda. iyi de oldu tadında kaldı. kitaplarını okumadım, sadece dizisini izledim. dolayısıyla kitaba ne kadar sadık ne kadar değil orasını da bilemiyorum. bu arada sadık demişken, sadık murat kolhan harbi adam gibi adammış söylemeden geçmeyeyim.
dizi bir hayli psikolojik tahlil içeriyor. evet belki birçoğumuz direkt olarak böyle sapkınlıklarla karşılaşmıyoruz ama ucundan kıyısından da olsa içinde bulunduğumuz anlar oluyor.
---
spoiler ---
final bölümüyle ilgili fikirlerimi ve kendi anladıklarımı yazacağım biraz.
dikkatimi çeken bazı sahneler oldu. cidden "really nigga?" falan dedim kendi kendime. can manay'ın polislerin, güvenliklerin yanından görünmez adam gibi geçmesi mesela. ya da özge'nin bir ağaç rehberi sayesinde sadık murat'ın koordinatlarına kadar gitmesi. yok eşşeğin çükü.
neyse finalin finaline gelirsek, can'ın kitap imzalarken birden kendisine gülümseyen duru'yu görmesi ve ardından etrafından kimsenin kalmamasını iyice kafayı yediğine bağladım. kitapta bilge ile can'ın evlendiği falan yazıyormuş sanırım, öyle duydum. bilge hastanede kendisiyle konuşunca acaba mı dedim ama sanırım yönetmen öyle bir şeyi ima etmiyor.
---
spoiler ---
osman sonant, ozan güven, büşra develi ve çok nadir de görsek doğru'yu canlandıran canberk gültekin oyunculuk anlamında güzel şeyler kattılar.
böyle yani. bir fi geldi geçti deriz artık.