kendisi takıntılarımdan biri. elbette kimse kimseye cevap vermek zorunda değil ama beni bekletmeyecek. en azından cevap vermek istemiyorum diyecek. bunu diyecek kadar açık olmalı insan. ben ona mesaj atacak haddi vermişsem bana bunu yapmayacak. çünkü ben elimde ne iş varsa bırakır ve o cevabı veririm karşımdakine. önce iş değil önce karşımdaki.
çok sertim bu konuda.
çok hayvancıl düşünceler sarıyor kafamı cevap gelmeyince. başıma ağrılar giriyor , zihnime fırtınalı sorular doluşuyor.
gürültülü zihnimin imalatları da ağır oluyor haliyle.
yakın arkadaşlarım bildikleri için geç cevap verirse açıklarlar bu yüzden veremedim diye. ben veremezsem ben de açıklarım.evet onları açıklama yapmaya mecbur bırakıyor gibi oluyor ama zaten beni biliyorlar. ben de bazen cevap vermek istemeyecek kadar umursamaz olmak istiyorum ama bunu da beceremiyorum. empati yapınca midem kaldırmıyor bunu yapmayı.