lise yıllarıydı ve ben yurtta yaşıyordum. odamız 8 kişilik. her gece olduğu gibi konseyi toplamış muhabbet ediyoruz. fakat o gün ranzaları da birleştirmiştik. dışarıda gök gürültülü şimşekli sağanak yağmur falan var. (trabzon'dayız ve orada çakan şimşek dağlardan yankı yaptığından feci ses çıkarıyor bildiğiniz gibi değil).
işıkları kapattık saat gece 01:00 falan olacak. 4 kişi ranzanın üst kısmında, 4 kişi ise alt kısmında uzanmış bir şekilde cin muhabbeti yapıyoruz. ama hardcore hikayeler dönüyor hatta bi arkadaş ağlama derecesine bile gelmişti.
muhabbetimiz böyle devam ederken bir anda kapalı olan odamızın ışığı yandı. hepimiz dönüp baktık odada ışığı açan kimse yok. ne oluyor ulan diyemeden kendiliğinden söndü.
hemen ardından dışarısı gündüz gibi aydınlandı! hepimiz mal olmuş birbirimize bakıyoruz.
sonra dışarısı yine karanlık oldu ve odanın dışındaki koridorun ışığı normalden daha aydınlık şekilde yandı ve bir patlama sesi geldi. heryer karanlığa gömüldü.
hiçbirimizden ses çıkmıyor. mal olduk bakıyoruz birbirimize. çarpılcaz heralde deyip beklemeye başladık. sonra baktık ki bişey olmadı.
2 arkadaşa cesaret verip odadan çıkardık ve nöbetçi hocayı bulmalarını sağladık. sonra odaya gülerek döndüler. meğer okulun trafosuna şimşek çakmış ve patlamış. tüm o olanların sebebi buymuş. o an rahatladık yemin ediyorum. çok ekşınlı bir akşamdı.
he bi de aynı gece şöyle bişey oldu bizde el feneri vardı yan odaya çakıyoruz bu feneri içerden bi ses gelmişti "la oğlum baksana elektrik kaçağı var" diye.