türbanlı zengin kızı

okuduğum okulda sıkça karşılaştığım kızlardır. bu kesimden nefret etmem için ciddi sebeplerim var elbet. sebeplerini sıralamadan önce kısa bir not düşeyim. bu kızlar ciddi anlamda egoist oluyorlar ( benim karşılaştıklarım böyle). asla onlarla münakaşa yapmıyorum, yapmam da. kafalarında ki dar zihniyetler ve dini zorunlulukları yüzünden taktıkları türbanın hakkını veremediklerini düşünüyorum. ailesinin zorlamasıyla sembolik olarak takılan türbana ise birazdan geleceğim. bu kesim altlarında babaları tarafından alınan jeep, bmw x7, q7, cayanne tipi arabalarla gezer. okudukları okul vakıf üniversiteleri'nin fakülteleridir. ceplerinde para ve kredi kartı olmadan gezmezler. bazıları ise çok cimri olabilir. trafiğe çıktığım zamanlar böyle lüks araçların içinde kendilerini ister istemez görüyorum. ayda bir istanbul trafiğine çıkarım. köprü kullandığım için maalesef heryer kilit oluyor. velhasıl arkamda ki bayanın bu konsepte uyan biri olduğunu gördüğüm zaman dikiz aynasından bakma mecburiyeti duyuyorum. sürekli makyajına bakıp türbanını düzeltme çabaları beni bir hayli hoşnut ediyor elhamdülillah. babası muhtemel müteahhit veya hükümetle yakın ilişkisi olan iş adamı olma oranı yüksek oluyor. yani iktidarın adamı çıkmaması söz konusu değil. bu yakın ilişkiler yüzünden kızlarının milyarlık afra tafralarını hayatımda defalarca farklı zaman dilimlerinde yemişimdir. şu an öğrenci olabilirim ancak zamanından beri emekçi bir işçi sınıfında idim. lise döneminde ki sanayi stajından itibaren 3.5 yıl farklı sektörler de çalıştım. bu zatlardan nefret etmemin ilk örneği burger king'de çalışırken oldu. arkadaşlarıyla yemeğe gelen bu zatlardan birkaçı en ufak bir açığınızı yakalamak için fırsat kollardı. nitekim güzel servis dahi yapsaydım "bu böyle, şu şöyle bla bla" şekillerinde çemkirmeleriyle meşgul olabiliyordum. bu zamandan gelen nefretim petrol ofisi'nde akaryakıt satış görevlisi (halk adında pompacı) iken kat ve kat arttı. gene bilumum lüks araçlar içinde muhteşem zemzem kokularıyla "200 lira"ya da "fulle" sözcüklerinin aşağılar nitelikte olması, öfkemi kabartan diğer etkenler. okulda ise sınıfımın güzide zengin kızı şehvetiyle nam salmış durumda. bilgi noksanlığı kısmı ise yaşadığım tartışmadan kaynaklı. doğmatik sıçmık bilgilerini nesnel savunumla bana entegre etmeye çalışmasından sonra kendisiyle iletişimi kestim. ancak kulak misafiri olduğum durum ise, kendisinin tarabya civarında oturması ve babasının kentsel dönüşüm ile ilgilenmesi oldu. yeni jenerasyon türban tayfasının süslüman olarak podyumlarda boy göstermesi, çoklarımız için güzel, diğerleri için değildir. son 14 yıldır bu tayfanın artması beni bir hayli rahatsız ediyor. "zengin kızı başı açıklar da var yeaa" yapanlar olursa onlara cevabım, en azından daha görgülü ve medeni tayfa oluyorlar. egoları başlarına vurmuyor gördüğüm kadarıyla. ha birde kapalılar için şampuan reklamını hala unutmadım ki o da ayrı güzeldi. konuyu dağıtmadan şunu da eklemek istiyorum. gerçekten allah için kapanan görgülü insanlar var ama bunlar azınlıkta. bu güruh tayfa ise yüzünde 5 kg makyaj ile dolaşan tayfa. lütfen bunu bi ayırt edelim. ben muhafazakar ve sonuna kadar akp'li olan bir aileden geliyorum, ailem ve akrabalarımın hepsi kapalı. hiçbiri bu yukarıda anlattığım şekilde gösteriş için değil, allah için kapandı. bu jenerasyondan her daim nefret edeceğim. belki yakın gelecekte tarih olacaklar bilmiyorum. o zaman nefretim bitecek ve huzura kavuşacağım. tanrı bu güruhdan hepimizi korusun.