sevemedim kara gözlüm

-leyl-i şah'a, bir deli adam gönlünün sultanı- gunes dogmak vakti yakindir, bir kul tablasi izmaritle oturmus dusunmekteyim. sozun hangi kiyisindan tutsam sen oldugun icin agir geliyor. soz demelerim sana oldugu icin, ne desem guzel kalmiyor. guzelini demek zor degil de hakikisini bulmak zor kelamin. ne duyduysan hatirliyorsun bastan sona ve ne dedimse hatrimda hepsi. dogrusunu soylemissem de bir ise yaramadiysa ne anlami var ki? gel once bir otur karsimda, çök yere. cök ki, oyle heyecanlanip elin ayagina dolasinca uzaga gitmesin ayaklarin. sevmeyecek misin, gidecek misin? git, ama once otur karsima. yuzume bak, omrum uzasin. ben silerim gozundeki yasi. gel yamacima, tariyim saclarini. elime dolanan uc bes telin susu olsun omrumun. hele bir soluklan, yorgunsun. hem benden kacip nereye gideceksin? once bir seveyim seni adam akilli, sonra istersen gidersin. istersen gec ardima, ne varsa dunyada sana karsi ve belki dunyalar sana karsi ama sen gec ardima benim. sen ardimda dur da, sen "hadi adam" de bi, ben ne varsa ezip geceyim. gecmis, yasananlar, ruyalar ve binbir bela var aklimizda. sor ama, once bir sor. bu adam da rahat uyuyamazken neden alsin dunyalari karsisina? neden yapayim, neden yapiyorum bi dusun. seni ve senle gelen ne varsa pesine takilan, hepsini neden sevdim bi dusun. dik ve sonu gozukmeyen bir merdiven cikmaya calisiyoruz, hikayemiz benzer. demistim ki sana nefesinin kesildigi yerde uzat elini, alayim yanima, cekeyim seni. yine demistim ki gucum pek kalmadi, uzat elini, ciktigim merdivenlerden inemem geri. bu degisti artik, bugun her sey bambaska oldu. sen bu aksam ne yaptiginin farkinda dahi degilsin. tanimissin beni, siir severim. tanimissin beni, siir yazmayi daha cok severim. ve henuz soylememistim sana, bana iki guzel kelam edip de adima karalanmis misralar yok diye. bugun dunyaya adimin kazindigi gundur. bugun artik olsem de olmem dedigim gundur. sen ne yaptin kadin, gonul telime dokundun. sen ne yaptin, haberin yok. bu saatten sonra uzatmasan da olur elini. bu saatten sonra kucaklar seni kosar adim cikarim o merdivenleri. bir buse borcun olur ama bana, haberin olsun. topraklarinda buldum bir gece kendimi yalinayak ve gozlerim bagli gizlere giden bir yol vardi gonlune giden bir giz vardi ormanlarinda uluyan cakallar ve basimdaki akbabalar boynumaca uzanan dikenlerin ve akan oluk oluk kanlar senin topraklarinda seni aradim geceleri gunesler dogurdun uzerime ben gunden korkarken sen labirentlerimde kayboldun ben yollarinda sadece sevebildiysem seni kosulsuz asik edemediysem kendime ve bana kosacak dermanin yoksa dusunmuyorsan gonlumde ferman sahibi oldugunu -ki daglar bile senindir- affet beni, yeterince sevememisim "sevemedim kara gozlum" "hata benim, gunah benim, suc benim" gunes dogdu artik, bir kul tablasi izmarite yarim paketinki daha eklemis olarak dusunuyorum. sozun hangi kiyisindan tutsam agir geldi. soz demelerim sana oldugu icin ne desem guzel kalmadi. sesini duymayali yillar oldu sanirim, ozlemim oyle derinden. hadi gir gonlume de ver fermani: deliye her gun bayram olsun.