kadın

kadin dunyaya gelmis en guzel seydir lakin disi olmakla bir alakasi yoktur kadin olmanin, ayni erkek olmakla adam olmak arasindaki fark gibidir. oturdum deli basima dusundum, ne bu sendeki kadin duskunlugu dedim kendime. yanlis anlasilmasin, uckuruna duskun bir iradesiz degilim lakin kadini sevmek zaten bambaska bir dunya. su cihanda ne cok disi, ah ne az kadin var.. ardindan hayatimi paylastiklarim geldi aklima, zaten hepi topu uc kadin tanidim. birisini ne ben sectim ne de o beni secti, mecburduk birbirimize. birisi dostumdu, otekisi guzel hatiralar oldu. gidenler kancalar takip etlerime onlari cekerek gitti, kalan beni dustugum yerden kaldirdi. bir yenisi mi? cok isterim ama parcalanacak daha yerim kalmadi. ona gore kadin, oldurmeyeceksen konusalim. kadinlar diyordum, kadinlar. koyu kirmiziyi seven kadinlar. yeri geldi mi koca adamlara kafa tutan, yeri geldi mi kiskandigini belli etmekten cekinmeyen kadinlar.. hem ihtiras dolu olacak kadin, gonlunden sevgi tasacak. nasil gidiyor diye sordugunda seviyorum iste diye cevaplayacak zira bana sorduklarinda ne yapiyorsun diye bir esmere tutulmus gidiyorum diyecegim. ah bu dunyada ben birkac tanesini tanimisken hicbirini gorememis olan bahtsiz arkadaslarim, aklima geldikce uzuluyorum sizlere lakin sizler arzulariniz ve sehvetleriniz icin sabahlarken ben bir kadin hayal eder ve onu dusunerek gozume uyku girmemesinden haz duyardim. siz istediginizi aldiniz, ben hayallerimi. biliyorum, henuz hayatima girmemesine ragmen bir tanesini daha taniyorum. bir camin ardindan bakiyor bana, bir camin ardindan bakiyorum ona. koyu kirmiziyi seven, biri haric digerlerinden daha guzel olan. kadin dedigin boran gibi, gonlumun tozunu kaldiracak. kadin dedigin baran gibi, ruhu temizleyecek. kadin dedigin zelzele gibi, ayaklarimi titretecek. kadin dedigin aslinda biraz da hastalik gibi, beni ele gecirecek. ugruna birkac guzel kelimeyi yanyana koymaya calistigimdir kadin. siiri karalarken yarida kalicak diye sabaha ve gunese sovdurtendir kadin. hem siir hem kufurdur belki. bi de soylemesini en cok sevigim kelimedir kadin. simdii, hesapsiz bir ise giristim. olcmeden adim atmazken buyuk islere bulasiyorum sanirim. gelgelelim, deli cesaretim yok artik. kaburgamda kirik var, deli olma diyorum kendime. laf-ü güzaf, zaten deli olmasam ben mi olurum saskin. iste kaburgami saracak, bana o cesareti verecek, beni yattigim mezardan kaldiracak olan sensin. ne varsa gunluk ve gune dair, birak kalsin ardinda. sonunu istemedikce vaktin ve askin ne anlami var ki. istersen en buyugunu iste, sonsuzun yanindaki milyonlar gibi kalirsin: bir hic. birak, izin ver konusayim seninle, taniyayim demistim. lutuf gosterildi, senlikler yasandi. tekrar izin ver bizim oralarda bir dagin basinda koyu yesil bir cam agacina yaslanip dusunurken seni tebessum vucud bulsun cirkin ve sakalli suratimda. velhasil, fihi ma fih. bir hayat hikayesiydi anlattigim ama anlamadin. anlamadin zira anlamani ben istemedim. bana sor, hicbir kelimeyi bosa secmedigimi gor istedim. belki de sor istedim cunku benle ilgilenmeni sevdigim icin boylesini sectim. amacim bir teklifte bulunmak yahut itirafta bulunmak degildi zira bunlar zaten birer cumleyle yapilabiliyor. benim amacim aklimda oldugunu soylemekti, aklina geliyor muyum sorusunu sormakti. cok erken her sey icin, biliyorum ama cok kez kacirdim trenleri garlardan. bu yuzden bu heyecanim ve aceleciligim. beni mazur gor ve kendine maruz birak. ne olursa olsun bu vaktin ardindan, birkac saniyelik bir fotograftan kalandir hatiran. ne hatirlamak mumkun ne unutmak. biri utandiriyor, digeri ise ne mumkun. kadinlar cirkin adamlari sever, cirkin adamlar kadinlari guzel sever. gokten uc elma dustu, biri havaya, biri suya, biri topraga. gokten bir cemre dustu, hem aklima hem gonlume. hadi bir delilik yapalim. deli zaten benim adim.