anne hı. anne büyük mevzu çaçalar. anne çok büyük mevzu. erkek çocuğu için hele ki anne ilk aşk, ilk öpücük belki. ergenlikte muhtemelen tanıdığın ilk kadın. çocuklukta sana en yakın dişi varlık. anne babasıyla büyüyen için pek bi anlam ifade etmez çaçalar ama anneniz sizi 2 yaşında terkedip gittiyse senelerce doğru düzgün arayıp sormadıysa. aynı babanız gibi defalarca gelicem diyip sizi montla elinizde annenize yaptığın oyun hamurundan kalp, 7 yaşında ilkokulda yamuk yumuk olan "anne, seni seviyorum." yazılı not defteriyle ve oyuncak ayınızla üst üste 3 gece 4 gece beklettiyse anlarsınız belki. bu kaderin farklı yollarıda var tabi. fakat hepsi acı hepsi hüsran diyeyim size. eğer anneniz yoksa ölümden bahsetmiyorum çaçalar ölüm allahın emri. keyfe keder yoksa. başka bir erkek için yoksa. başka, sizsiz bir hayat için yoksa. o zaman 1-0 mağlup başladınız çaçalar. o zaman herşeyden bi yarım eksik başladınız. anne kadınlara bakış açısının temeli, kökü. ne kadar inkar etsede insan annesini yakalıyor sevdiğinde, ilk aşkında. anneniz yoksa eğer yakalayamıyorsunuz işte. güvenemiyorsunuz kadınlara. karşıdaki sizi sevsede "annem siktir çekmiş lan bana, sen kimsin ki senden karşılıksız sevgi beklerim ben!" diyorsunuz. ben dedim. ilk aşkıma bunu dedim. ilk başlarda anlayamadım niye böyle. düşünmedim daha doğrusu üzerinden 1 yıl geçti yeni anladım. kadınlara olan nefretimin kaynağı, güvensizliğim buymuş meğer. hep annemle kıyaslamammış. onlarda annem gibi demişim. aslında tam bir ana kuzusuymuşum. anne çok farklı muhabbet çaçalar. belgesellerde hayvan diyip geçtiğimiz canlılar bile yavrularını nasıl kolluyor. öğretiyor avlanmayı, av olmamayı. tavuk bile çirkin bi civciv çıkıcak olsa bile o yumurtanın üzerinden kalkmıyor çaçalar. bekliyor, ısıtıyor, kolluyor onu. eğer ufakken sahip çıkmazsa bir anne yavrusuna, o yavru büyüdüğünde annesini bulabilmişse eğer diş geçiriyor çünkü tanımıyor annesini. annesi olduğunu bilmiyor. yalnız büyümüş. yalnız öğrenmiş avlamayı, av olmamayı. ha insana gelince mi eğer konu anneyse erkek evlatları daha bi aciz kalıyor. sevgiye aç oluyor, sevmeyi beceremiyor. en kötüsü ne biliyor musunuz. eğer anneniz sizi bir çöp torbasıyla bir akrabanızın kapısına bırakmışsa yıllar da geçse benim de o çöp torbasından farkım yokmuş meğer diyorsunuz. anneniz için bir çöp torbası olmakta can yakıyor çaça. kıymetini bilin, anne çok ağır mevzu. sevin.