bir keresinde dershaneden çıkmış, minibüs bekliyordum. kırk yılda bir rastlanan, bizim oralara dolanmadan giden otobüsün geldiğini gördüm.
bi' umut atladım hemen belki akbilimde vardır düşüncesiyle.. yetersiz bakiye sesini duydum. otobüste kimse olmadığından, akbil basmaları için birilerinden rica etme girişiminde bulunamadım.
anın verdiği utançla hemen geri hamle yaparken, kapının kapandığını omuzlarımda hissettim ve otomatik kapıyla cebelleşirken buldum kendimi. otobüsün hareket halinde olması ise olaya daha da ilginçlik katmıştı. hareket halindeki otobüsten kendimi zar zor dışarı attım...
hala düşünür düşünür gülerim bu halime