bugün
yenile

    koşmak

    4
    +
    -entiri.verilen_downvote
    bugün ilk defa yoruldum ben koşmaktan. artık yol almak gerçekten ızdıraba dönüşmeye başladı bende. yanılmıyorsam henry ford hayatı tanımlarken yürümek/koşmak ile ilişkilendirmişti ve hayatın amacının daima yol almak olduğuyla alakalı bir şeyler zırlvalamış şu an hatırlamıyorum. kapitalist bir kafa ile söylenmiş ama aslında yerinde bir tanımlama yapmış koşmak, yürümek, en azından yol almak bu acımasız hayat kavgasında zorunlu olduğunu bildiğimiz ilk içsel dürtü. yaşamak istiyorsan, yaşatmak istiyorsan koşmalısın. darwin'in de amına koyayım. haklı olduğunu görmek canımı sıkıyor. her gün durduğu için kaybeden canlıların oluşturduğu bu doğal sistemin ben ta amına koyayım! "ben yoruldum artık. koşmaktan, yol almaktan, inadına mücadeleden, bugün yorulduğumu hissettim. durup yaslanacağım bir duvara ihtiyacım var sanırım. durup seyretmeye ihtiyacım var akıp giden tüm telaşlı insanları. insan koşarken göremiyor hayatın nasıl aktığını. insan koşarken fark etmiyor neleri geride bıraktığını." sanki ensemden uzatılmış bir havuç olduğunu hissediyorum. o havuca yetişmek için koşmanın anlamsız olduğunu anlayabilmek koşarken inanın mümkün olmuyor. durmak gerek bazen, koşunca geride bırakacağın şeyleri tartmak için önce bir durmak gerek bazen. neyi, ne için hızla terk ettiğini anlamak için bir an için havucu bırakıp etrafa bakmak gerek. ama olmuyor. bu amına kodumun dünyasında durmaya yer yok. ne güzel demiş gülten akın; ah, kimselerin vakti yok durup ince şeyleri anlamaya. benim durmam lazım. durup inceliklerini anlamam lazım. yürüdüğümüz bu yolun sermayesini bulmam lazım. bazı şeylerin farkına varmam lazım. benim koşmadan önce biraz durup dinlenmem lazım. nasıl ki atların ipini çekmez inadına koşturursan hiç bir şeyin farkına varmadan çatlıyor, işte benim çatlamamak için koşmaya ara verip durup dinlenmem lazım. ben at değilim, bir yerde ortadan ikiye kırılacağımı bilerek koşuyorum. celladının kollarına bile isteye ve severek giden mecnun misali kırılmak ve de çatlamak için koşmanın ahmakların işi olduğunu bilip önünde durmam lazım. ama yaşamak derdinin denklemi bu kadar basit tanımlanmıyor. her zaman denklemler sorunsuz çözülmüyor. bütün bu öfkeli ruhum bu çözümsüz ikilikten ötürü. var olduğunu bildiğime inat intihara meyilli olmamdan mütevellit, intihara olan eğilimim öfkemi artırıyor. durmak da korkutuyor, öfkemi dindirmek için durmaya çalışmak beni bu kavgadan sıyırmak için yeterli bir neden gibi görünüyor. yoruldum aslında, ancak çatlasam da bir yerde, ortadan ikiye kırılsam da sonunda, koşmak zorundayım aslında. durmak çare değil. bu öfkeli ruhumu dindirmek için durmaya kalktığım gün mücadeleyi bırakmak için soluksuz bir girdap çağıracak beni biliyorum. benim koşmam lazım yine de. pes etmeyi aklıma getirmemeyi başardığıma sevinerek inadına koşmak lazım bir yerlere. yoruldum artık, durduğum zaman öleceğim. kırıp dökerek koşuyorum, bir yerlere varamadan öleceğim. kaybettiklerimin yansımalarını görebiliyorum buğulu camda, ama çare yok, koşmak zorundayım. yolda olmak meseleydi zaten pes etmeyeceğim. öyle bir yol ki kaybettiklerinin yanında kazandıkların daima eksik kalıyor. öyle bir yol ki eksilmeden yol alanın emsali yok! öyle bir yol ki azalmak için devam ediyoruz. azalıyoruz, tüketiyoruz, sonunda kaybedeceğiz!
    1senin ben amk. anlatamadıklarıma hatta hissedip anlayamadımlarımı yazmışsın. sigarayı bırakan kafama sıçayım. - firedinin ruyasi 03.02.2017 01:10:30 |#2885702
    0:) başlama kardeşim siktir et senin yerine de yakarım. eyvallah. ben de koyayım n'apıyım aq - devriksekiz 03.02.2017 03:49:14 |#2742922
    ... diğer entiriler ...