bugün
yenile

    babanın en çaresiz olduğu an

    1
    +
    -entiri.verilen_downvote
    evladını kaybettiği andır elbette. benim babamın pek çok çaresiz kaldığı anlar olmuştur ama ben onu ağlarken görmemiştim hiç. bir gün okuduğum üniversiteyi de bırakıp tek bir çantayla ülke dışına çıktım. evet, ülke dışına. ailemi hiç düşünmedim bile. cebimde 20 lira ya var ya yok. ertesi gün buldular beni. akşamına babam uçtu geldi. bana sarıldığında çok kızacak sandım. bu yaşta uçağa bindik, kötü mü diye gülmüştü. içten içe ağlarken. ısrarlarıyla gittiğimiz psikiyatristin, beni gözlem altında tutmak için bir aylığına hastaneye yatırmak istediği gün çaresiz kaldığını gördüm babamın. ben deli değilim demiştim, herkes gibi. değilsin elbette dedi doktor, ama kendine zarar verme eğilimin var. ben kabul etmeyince de babama dönüp, kızınız intihara meyilli, gözetim altında tutulması şart deyince biri iğne batırmış gibi irkilmişti. ben olumsuz tavır takınınca da kısa süreliğine dışarı çıkarıldım. herhalde babama, beni ikna etmesini söylemişti. biraz uzakta oturuyordum. odadan dışarı çıktığını, bir elini duvara yaslayıp diğer eliyle gözlerindeki yaşı sildiğini gördüm. izledim. sol göğsünü ovuşturdu, tam kalbinin üzerini. ben yine aynı boşlukta sallanığım için yine bir şey hissetmedim. ikna olmayınca yalnız bırakılmamak şartıyla eve yollandım. sonradan öğrendi, üniversitede onlardan habersiz tedavi gördüğümü, psikiyatristin oda arkadaşlarıma intihara meyilli olduğumu ve haplarımın onların kontrolünde almam gerektiğini, beni yalnız bırakmamaları gerektiğini söylediğini. annemle gizlice konuşmasını duymuştum o gece. ağlıyordu. başaramadık biz demişti, ben biliyorum, bizim yüzümüzden bu halde. onu hiç görmedik şimdi kız gözlerimizin önünde ölüyor ve ne yapacağımı hiç bilmiyorum demişti. sanırım en çaresiz olduğu an buydu. en azından benim gördüğüm en çaresiz hali buydu.
    ... diğer entiriler ...