bugün
yenile

    sevgilinin annesiyle tanışmak

    3
    +
    -entiri.verilen_downvote
    Yıllar önce, lisedeyken başıma geldi. vaktim var, uzun yazacağım. hikaye şöyle başlıyor. ben sevgilimle telefonla konuşurken aniden bir kadının bağıran sesini duydum. ama kadın feryat figan. "kim o? Kiminle konuşuyorsun sen? onun yüzünden derslerine çalışmıyorsun. amacın ne senin. Kapat telefonu" diye bağırıyor. çocuk telefonu aceleyle "seni ararım" diyerek kapattı. sonradan annesinin sinirli bir kadın olduğu söyledi. birkaç gün sonra yine telefonla konuşuyoruz. yine kadının sesi, yine tüm gücüyle bağırıyor. hatta bu sefer daha da kötü şeyler duyuyorum. çünkü daha önce çocuğun bir erkek arkadaşıyla görüşmesini yasaklamış "yine mi o orospu çocuğu seni dışarı çağırıyor?" diye bağırıyordu biz konuşurken. bu sefer ben telefonu kapattım. ve liseli halimle aşırı gerildiğimi hatırlıyorum. (minik kavunsu) neyse.. ek bir bilgi vereyim: benimle tanışmadan önce eski sevgilim sınıfta kalmıştı. kadın bir hayli gergin ve oğlunun sorumsuzluklarından bıkmış bariz bir şekilde. çocuk sürekli iddaa oynuyor, eve geç gidiyor ve internet cafede vakit geçiriyor. kadında tipik işte, bana uyuz oldu anlayacağınız ve sorun benden kaynaklı sanıyor. bir iki haftaya kalmadan, bir gün hiç bilmediğim bir numara beni aradı. "kızım beni tanıyor musun?" "hayır siz kimsiniz, neden aradınız derken" arayan tahmin ettiğiniz gibi, çocuğun annesi. "bak kızım gençsiniz bunlar haram, böyle şeylere gerek yok." ya da "ayrılın gitsin. yaşınız küçük. ben razı değilim. oğlumda olsa sana zarar verebilir -dini yargılarla karışık cinsel yakınlık kurmayın uyarısı anlamına gelen sözdür bu- ben kendi oğluma kefil olamam. hayat böyledir. hiçbir şey belli olmaz. erkeklere hiç güven olmaz." ayarında biraz kendi çapında uyarıcı, biraz da bana çıkıştığı bir telefon görüşmesi yaptık. ben bu görüşme boyunca, "haklısınız, bende sizin söylediğiniz şeyleri söylüyorum. İnanın bende isterim daha başarılı olmasını" vs. gibi şeyler söyledim ve anlaşıldığı üzere konuşma genelinde hep alttan aldım. sevgilimle bir sonraki görüşmemizde babamın mekke'den sayıyla getirdiği, özel bir ağaçtan yapılma el yapımı tesbihi annesine hediye ettim. (daha doğrusu oğluna, bunu annene ver dedim. belki hediye hoşuna gider temennisiyle) aradan zaman geçti bir daha aradı. bu sefer aradı halimi hatrımı sordu. düz, genel bir konuşmaydı. birkaç kez daha arıyor vs. derken "oy kavunsum ben sana çok dua ediyorum ben biraz rahatsızlandım sende bana dua et. ailene selam söyle" dedi. kapattı. ara ara güzel temennilerle dualarla beni aradı. bir seneye bile kalmadan ben bu çocuktan ayrıldım. çocuk barışmak istedi. sonra annesi beni ikna etmek için aradı. üniversiteye hazırlandım. bana şans dilemek için aradı. bölüme girdim, okuyorum. ne kazandın bölümünü sevdin mi diye sormak için aradı "size saygı duyuyorum fakat başka biriyle görüşüyorum beni aramayın" dedim kibarca. "kızım canın sağ olsun. ben seni oğluma sebep aramıyorum" dedi biraz biraz daha zaman geçti yine aradı.. rahatsızlığı artmış dua istemek için aradı. Anlayacağınız çocuktan bağımsız defalarca kez konuştuk. "en son ben sana çok dua ediyorum keşke ayrılmasaydınız, sen benim gelinim olacaktın ama 'rabbil alemin' nasip kısmettir kavunsum, yine de hakkında hayırlısı olsun, ben sana hep dua ediyorum. sende beni unutma böyle bir teyzem vardı de" dedi. bu konuşmadan sonra bir daha da hiç konuşmadık. yaşadıkları semte doktor randevum sebebiyle bu ara sık sık gittim. ve bilmiyorum.. belki yanımdan geçti, belki markette birlikte sıra bekledik, dedim ya bilmiyorum. hiç görmedim çünkü yüzünü. kötü başlayan, sonra samimiyete bulanan bu ilişkimizi çok sevmiştim. seni hiç unutmadım teyzem.
    ... diğer entiriler ...