bugün
yenile

    true detective

    1
    +
    -entiri.verilen_downvote
    ilk sezon iki dedektifin arasındaki olaylar, diyaloglar gibi etkenlerden dolayı çok iyiydi. ikinci sezonda bu yoktu, çok karakter ve büyük bir sorun vardı ortada. colin ferrell'ın karakteri haricinde ilk sezonu yakalayan bir derinlik olmasa da aksiyon/polisiye olarak bence daha iyiydi. şimdi üçüncü sezonu bitirdim. ikinci sezonda eksik olan o karakterlerle bütünleşememe sorunu mu? gram yok. dizinin başında babaya üzülürken ortasında dedektiflere sondaysa katile bile üzülebiliyorsun. hatta son bölümde sizi bir duygu travmasına sokuyorlar. ''ah ulan bee'' derken ''oh ulan bee'' diyor ve ''ah ulan bee'' diye bitiriyorsunuz yine. bunlar karakterle bütünleştiğiniz için oluyor. alzheimer olacaksınız izlerken. öte yandan dedektiflerin ortaklığı, olaylar ve diyaloglar mı? ilk sezondaki o aşırı nihilist felsefenin etkisinden sizi çıkarabileceğimi sanmıyorum ama bence daha iyiydi. purple ve west... tam üç farklı zamanda geçen hikayede genç, orta ve ileri yaşlarındaki birliktelikleri... insanın son sahnede west elinde köpeği ile gelip purple'ın torunları tıpkı purcell çocukları gibi güneye gitmeye başladıkları an insanın ağlayası geliyor. yılların pişmanlıkları, harika. oyunculuklar da aşırı iyiydi bu konuda değinmeden geçemem. üstelik bu sefer ortamlarda niçe gibi takılıp sonrasında bir anlız haz anı için ortağının karısıyla birlikte olan birinin pişmanlığı değil bahsettiğim. bir kale karşısında ''25 yıl ne yaptık?'' pişmanlığı. karakterlere bağlanacaksınız ve ''bulsunlar artık'' diye siz de olaya dahil olacaksınız. yine de dediğimi unutmayın, alzheimer da olacaksınız. hikayenin sonunda neyi çözdüğünüzü hatırlar mısınız bilemem. yine de dedektif west'in bar kavgasının ardından sarıldığı köpeği ve ağlayışını unutmayın. biraz bölük pörçük izledim. bir yıl falan geçsin, baştan sona bir ya da iki gecede tekrar izleyeceğim. çok güzeldi arkadaşlar. hayaletlerinizden kurtulmak için, doğru olanı yapmak gerektiğini anlamak için izleyin en azından. tabii buradan çıkaracağınız ders gerçek hayatlarımızla pek uyumlu olmayacak, sonuçta biz alzheimer olup sonra ölen eşimizi hayalete çevirmedik, direkt sevdiğimiz ve terk edildiğimiz ya da kabul edilmediğimiz şeylerle yaşamaya başladık ama ne bileyim. bir de böyle deneyelim. belki olması gereken olur, hayaletlerimiz de bizlerden kurtulur. çok güzeldi.
    ... diğer entiriler ...