bende hatalarından ders çıkartıp bir şans daha isteyebilirim ama o da şans vermek istemeyebilir. ben buna kırılabilirim ama bu onun en doğal hakkı.
-ama üzüleceğim?
+ama kimseyi zorlayamaz rahatsız edemezsin.
-ama ya bu sefer olacaksa?
+olacak olan zaten olur zorlaysa hiçbir şey olmaz.
-olacak olan zaten olacaksa neden akıl vermişler ki?
+buna cevabım yok benim ama zorlama.
-bu zorlamak değil sadece o an hissettiğim ve yapmam gerektiğini düşündüğüm şeyi yapıyorum.
+kimse birini rahatsız etmeyi hissetmez kendine bahaneler buluyorsun, yapma.
-i̇yi ben yapmayayım yapmayayım da istediğim şeyleri nasıl gerçekleştireceğim o zaman?
+bu hayatta her istediğin olacak diye kim söyledi sana? ki kaldıki istedigin şey yalnızca kendinle alakalı bile değil. bu kadar bencil olamazsın artık.
-hayır bencillik değil sadece bir şeyleri düzeltmek istiyorum ve kendimi düzelttikçe bu istek daha da çok artıyor. yanlış mı yapıyorum?
+kendini düzelt buna kimsenin bir şey dediği yok ama bunu kendini kandırarak yapamazsın ve sen öyle yapıyorsun.buna eminim..
-kandırmış olduğum konular var evet ama bunun dışında gerçekten düzelttiğim şeylerde var.. sadece bir şans istiyorum bu kadar mı değersizim diye soracağım ama evet bu kadar.
+yine bencillik yapıyorsun. peki o bu kadar mı değersiz ki sen onun şans vermek istememesine saygı duymuyorsun?
-hayır hayır elbette çok değerli ama neden anlamıyorsun? i̇çimde samimiyet var ama ulaşamıyorum batırdıkça batırdım..
+sen neden anlamıyorsun değer vermek sadece onunla konuşmak değil.. bazen düşüncelerine de saygı duyman gerekir. zorlamaman gerekir. samimiyetini illa konuşarak göstermek diye bir şey yok. saygı duyarak da gösterebilirsin.
-i̇yi tamam ben susayım demeyeyim bir daha bir şey peki o bir gün gelir mi?
+gelip gelmemesi de onun kararı. yine saygı duymak zorundasın. ne kadar samimi olduğunu anlarsa belki gelir belki gelmez. olan olmuş değişmiyor ne yaparsan yap.
-ama bunlar değiştirebileceğim şeyler değil mi? konuşsak anlaşamaz mıyız? anlaşırız bence..
+senin anlamadığın kısım da işte tam olarak bu arkadaşlık bir anlaşma değil içten gelen bir şeydir. değiştirmek bazen senin bazen onun elindedir. bazense hiç kimsenin elinde değildir.
-umutsuz olmak istemiyorum iyi şeyler düşünüp iyi şeyler olacağına inanmak istiyorum. zaten bu kötü düşünceler ve sürekli ağlamalar yüzünden kaybetmedim mi? tabi bir de aptallıklar..
+gerçeği kabul etmek umutsuzluk değildir. gerçekleri kabul etmek zorundasın ha eğer değilim diyorsan da elinden hiçbir şey gelmez. olan olmuş.
-olan oldu diyip her şeyi bırakayım mı?
+hayır. saygı duymayı bil artık! i̇nsanların düşüncelerine saygı duymayı öğren. değiştim deyip aynı şeyleri yapma mesela!
-çabalamayayım mı?
+yeteri kadar çabaladığını düşünüyor musun?
-bazen evet bazen hayır..
+hayır dediğin yer neresi?
-kendimi ifade edemediğim için mi hala böyle diye düşünüyorum..
+son kez ifade edip bu olayı bırak desem bırakabilecek misin?
-buna net bir şey söyleyemem.. bunu yapabilir miyim? hiç bilmiyorum.
+aptalı oynamaktan vazgeçmeyecek misin?
-kabullenmek istemediğim şeyler için bunu kullanıyorum..
+başa dönüyoruz tekrar! bende bile aynı şeyi yapıyorsun denilene sürekli karşı geliyorsun.. ve aynı şeyleri tekrarlatıyorsun. sıkılıyorlar anlamıyor musun? kimse bunu tekrar yapmak zorunda değil.. gerçekleri kabullen demiştim yukarıda sana..
-özür dilerim artık sussam iyi olacak.