ali koç

ali koç: hapşuuğğ!!! aynştayn: yaa işte. paran var demek hiç hapşırmayacaksın demek değil :):):) . ali koç: kulübe sağladığımız gelir geldiği gibi eriyor. faizin faizin ödüyoruz. gelir kullanamıyoruz. aynştayn: yaa işte. o kadar paran var ama transfer yapamıyorsun.. başarısızsın :):):) . her toplumun yozlaşmışlığını açığa çıkaran bazı unsurlar vardır. bu kimi zaman bir şahsiyet, kimi zaman bir olay, kimi zaman bir kurum, kimi zaman da dini/siyasal bir inanç/görüş bütünüdür. amerikalılar 11 eylül'ü her andıklarında psikolojik olarak ölümün ne kadar kötü bir şey olduğunu zikrederler kendi kendilerine. ya da sandy kasırgası her zuhur ettiğinde dünyanın en mazlum insanları olmaya başlıyıp, "hayat" denen olguya inanılmaz derecede hassasiyetle yaklaşırlar. lakin aynı amerika küresel çapta dünyanın ağzına sıçıyor yıllardır. ekonomik baskın, siyasal sarsıntı ve silahların konuşmasını sağlaması bakımından amerika'dan daha mahir bir ulus tarihte yoktur. yani şunu demeye çalışıyorum, derler ya; gücü gördüğünüzde aldığınız pozisyon ahlakınızı belirler.. siz diyorum, daha gücü elinize almadan ahlakınızı ortaya koyuyorsunuz. . ali koç bu memlekette bu yüzden bir turnusoldur. adamın hiçbir şey yapmasına gerek yok aslında. çünkü antipati kazanmak için her şeye sahip. oldukça zengin, karizmatik, aldığı eğitim gayet iyi. sadece bu kadarı bile ondan haz edilememesi için fazlasıyla yeterliyken, adamın bir de gezi parkı zamanı aldığı tavrı ve diğerlerince türkiye'nin en sevilmeyen kulübü olan fenerbahçe'nin başına geçmesi bardağı taşıran son damla oldu. linç edilmesi için artık bütün deliller elde. kazandı nefretini fahişelerin. lanet ediyor ona bakireler de. . bizim insanımız kafa olarak gariptir. arabesk müziğe yatkınlığımız da bu yüzdendir. sevmeyiz kendi harçlığı ile 24'lü pastel boya setini bir çırpıda alabilen çocukları. bizim de olsun isteriz. kimimiz imrenir, kimimiz kıskanır. her koşulda bileniriz.. zamanla içimizde biriken aşağılık kompleksi, bizde çoğalmaya başlar. onu boşaltacak her fırsatı da değerlendiririz. tosuncuk gibi dolandırıcıları tüm etik dışı eylemlerine rağmen, bizim sefaletimizden kendisini kurtarabildiği için tebrik ederiz, kendimize bir umut sağlarız; bir gün biz de kurtulabiliriz! çok basit bir şekilde parayı elde eden insanlardan bilhassa nefret ederiz. telefonun galerisi dolunca başka bir yere depolama yapıp galerisi temizlemek yerine, kendisine yeni bir telefon alan şeyma subaşı sinirimizi bozsa da onun her hareketini takip eder, kadere olan öfkemizi onun üzerinden kusarız. . tüm bu etmenler ali koç'a olan tepkinin temelini oluşturur. adamın sıradan bir hareketini ya da açıklamasını onun parasına laf etmeden yeremiyorlar. çünkü yermek istedikleri adam, hareketi veya açıklaması değil; parası. ali koç bir şey yapsa da parasına bok atsak diye bekliyorlar. ve ben bu insanların para karşılığı her şeyi ama her şeyi yapmaya hazır olduklarını inanıyorum. dini imanı para olmuşluğu bile aşmış herifler, para denen illete bu kadar odaklanılması canımı sıkıyor. ali koç fenerbahçe'ye başkan olduğunda elbette sevindim. başkanlık için kampanya başlattığı ilk günden beri destekçisiyim. ama hiçbir zaman parasını birinci plana katıp ona karşı bir duygu beslemedim. fikret orman gibi dakikada 52652 kez "siyin cimhirbişkinim..." demeyecek olması bile yeterliydi benim için. üstelik aziz kadar saçmalayıp hırsına yenik düşerek kulübü zarara uğratmayacağını da biliyordum. (aziz bir arada diego costa'ya sadece 6 ay için 8 milyon vermeye hazırdı amk.) . amk adama bok atmak için "işçi düşmanı" bile dediler hskshakshka bunu diyenler sokakta yere izmarit atanlar, parkları çekirdek kabuklarıyla dolduranlar, pikniğe gidince ormanın ağzına sıçanlar, denize yüzmeye gidince sahili/denizi çöpten tanınmaz hale getirenler :d bak o kadar işçi dostu olsanız bu memlekette siyasi tablo böyle olmazdı bile demiyorum. daha hafif bir şey söyleyeceğim; o kadar işçi dostu olsanız belediyelerin temizlik personellerinin işini bu kadar zorlaştırmazdınız. o kadar işçi dostu olsanız bu memlekette işçi bayramı'nın bir anlamı olurdu, gerçek işçiler o bayramda gerçekten tatil yapardı, ortalık çalışanlarını asgari ücret üzerinden gösterip vergi kaçıran orospu çocuğu patronlarla dolu olmazdı. . ayrıca ali başkan bir kez daha göstermiştir ki: bu memlekette efendi olmayacaksın. gücü eline alınca ezeceksin. başka türlü senin gücüne göz dikerler. ali koç'a legal mal varlığı yüzünden "yalı çocuğu" dediğiniz kadar bilal erdoğan'a "saray çocuğu" demediniz lan. birinin elde ettiği zenginlik atatürk döneminde ailesinin bizzat paşadan aldığı onayla yükselişe geçmişken, diğerinin elde ettiği servet ve kaptığı etik dışı ihaleler malum... ya da hangi biriniz (erman toroğlu'nun ali koç'a yaptığı gibi) aziz yıldırım'a "bana bak aziz!" tarzında bir köşe yazısı yazabilirdi? aziz'deki taşak gerçekten bu ülkede çok az insanda var. bugün bile onunla yüz yüze gelseniz karşısında el pençe divan durursunuz... ali koç da istese o dilde borusunu öttürür. ama adamın mizacı değil. ve siz bunu istismar ediyorsunuz.. aynen devam edin. ben ibret almayı severim. sizin bu halleriniz ali koç'a olduğundan daha fazla değer katıyor. t: zamanında, boğaz manzaralı yalısında tomar tomar parasını bilmem kimlerin mamadına sokup sokup çıkarttığı hakkında şüpheler uyandıran şahıs. herkesin dilinde aynı şey. bu kadarı nasıl olur? . not: ulan şu adam bir de takımı mali anlamda düzlüğe çıkartıp, üstüne bir sportif başarı elde ederse daha ne kadar antipati kazanır merakla bekliyorum. enteresan bir challenge olacak.