bugün
yenile

    behzat ç.

    4
    +
    -entiri.verilen_downvote
    geri dönüşü ürkütendir. "insan bir mevsimde bir ağacın muayyen bir dalında bir yemiş buluyor. yiyor ve hoşuna gidiyor. bir iki mevsim sonra yine aynı dalda aynı yemişi arıyor, ya yemiş o dalda bulunmuyor ya da bulunursa hoşa gitmiyor. belki de yemişi arayan değişmiş bulunuyor." - (bkz: halikarnas balıkçısı) ne biz eski biziz, ne de ekip o eski ekip. ayrılık sonrası ülke dahil pek çok şey değişti. dolayısıyla tıpa tıp aynısı olmasa da eskisi kadar güzel bir tat sunabilecekler mi? veya sundukları şey bize eskisi kadar lezzetli gelecek mi? sosyal medya sağ olsun, diziye yansıtılması gereken acı gerçekler eskisine nazaran çok daha fazla. akşam 10'dan sonra alkol satışının yasak olmasından tutun, palu ailesi gibi türlü türlü vakaların günden güne artmış olmasına kadar onlarca nahoş olay var muhalefet edilerek dile getirilmesi gereken. politik düzenbazlıkları söylemiyorum bile.. vaziyet böyleyken, bu konuları ekrana getirmek konusunda eskisi kadar etkili olabilecekler mi emin değilim. eskiden devlete, insanımıza, sağcısına, solcusuna.. kısacası çürük zihniyetli vicdanlara gayet yerinde değindiler. hatta fetö'ye bile baya baya geçirdiler çoğu kez. ama şimdi devran değişti.. ortada ne fetö var, ne de günah keçisi yapılacak başka bir şey.. şimdi aynı değinme metodunu her merci, makam, kurum, kesim ve şahıs için yapabilecekler mi? sanmıyorum.. keşke yapabilseler. daha doğrusu engellenmeseler. mesela şahsiyet de birçok "değinilmez" konuya çomak sokuyordu ama daha çok sosyal yaralara parmak basarak. kulvarı farklı. behzat ç. öyle değil, çomağı eline aldı mı sokulması gereken her yere sokmalı. hele bir de rtük kıskacında olamayan internet platformunda yer alacaksa.. şahsen behzat ç.'den sonra adam akıllı güncel türk dizisi izlemedim. -46 yok olan ve şahsiyet'i saymıyorum.- o yüzden bu son habere temkinliyim. gerçekten yarım kalmış bir şey olduğuna inanılıyorsa ve samimi olduğu kadar nitelikli de olacaksa buyursun gelsinler, güzel bir son düzlüğe tanık olalım. ama yok işin içinde başka ümitler, başka eğilimler varsa (mesela; ticari kaygılarla ya da yoğun izleyici talebiyle) yıllar sonra "devam" demesinler, eksik olsun. bakın bu hataya koskoca prison break bile düştü. 4 koca muhteşem sezon çektiler, 4. sezonunun finali mest eden cinstendi. aradan zaman geçti, gaza gelip 5'i çektiler. hee güzel miydi, güzeldi. ama bekleneni vermedi. 90+"3" gibi bir şeydi. tam serüven yeniden başlıyor diye katran katran heyecanlanmışken, bir parça yeni solukla "biz geldik." dediler. ama ben ona "gelmek" demiyorum, "geçerken uğramak" diyorum.. ya da yakın tarihten, bizden bir örnek vereyim; organize işler.. keşke devam filmi yapılmasaydı. kült bir yapımın devamı o kadar vasat olmamalıydı. en basitinden ilk film usta oyuncu kaynıyorken, ikinci filmde usta oyuncu namına 3 kişi anca vardı. ek olarak; bence behzat ç. yarım kalan bir yapım değil. alelacele bitirilmiş bir yapım. yarım kalan dediğin leyla ile mecnun'dur, mutlu ol yeter'dir, 46 yok olan'dır. ama behzat ç. değildir. not: ercü var mı ercü? behzo'yla yine kafa kafaya gelseler ne doyum olmaz onlara be..
    ... diğer entiriler ...