bugün
yenile

    kısa hikayeler

    5
    +
    -entiri.verilen_downvote
    günlerden bir mayıs akşamı, canım her zaman ki gibi bir şeylere sıkkın. üstüme her hüzün çöktüğünde yaptığım rütin işlemlerden birisi olan sahilde yürüme eylemini gerçekleştirmekteyim. benim için diğer anlamsız günlerden bir farkı yok. her zaman ki gibi sıradan, sıkıcı bir salı akşamı. insanların yanından geçerken derin düşünceler içerisindeyim. içinden çıkmayı bir türlü beceremediğim derin düşünceler... yürümeye devam ederken, stresin ve yorgunluğun vermiş olduğu hissayatla başım dönüyor. etrafa bakıp hemen en yakın bankı seçiyorum ve yavaş adımlarla banka ilerliyorum. yaklastıkça bankın boş olmadığını bir kadının oturduğunu farkediyorum. içimdeki rahatsız edeceğimi düşünmenin verdiği hissiyatla, bedenimin otur artık bayılacaksın sitemleri kapışırken aniden oturmaya karar veriyorum ve banka doğru yol alıyorum. yaklaştığımda kaba görünmemek için ufak bir selam ile izin istiyorum. - selam boş mu acaba ? sıkıntı olmazsa oturabilir miyim ? (kafasını bana çevirerek, mavi gözleriyle ve hafif bir tebessüm ile cevap veriyor) + boş, oturabilirsiniz oturduktan sonra, denize doğru dalıyorum ama her zaman ki dalışımdan çok daha farklı. ilk kez dertlerimi değil de hayallerimi düşünmeye başlıyorum. sıradan bir salı akşamı adeta sıradan olmaktan çıkıyor. nedenini bulmakta zorlanırken yanımın boşalmasıyla birlikte farkına varıyorum, galiba şans eseri hayatımı değiştirecek insanla tanışıyorum. ona bir elveda bile diyemeden gidiyor. içimdeki huzur acıya dönüşüyor. bir karar veriyorum o günden sonra her gün bu saatlerde bu banka gelip oturup onun gelmesini bekliyorum. bir gün, bir hafta, bir ay derken göremiyorum onu. içimdeki umut gitgide tükeniyor. ne kadar çabalasam da unutuyorum artık. benim için sıradışı olan bir günün daha sıradanlaşmasını tanıklık ediyorum. içimden bir şeyler eksiliyor ama elimden bir şeyler gelmiyor. (bkz: hay aq yazı yazalım dedik wattpad kitabına döndü sddfsgsdfgs)
    ... diğer entiriler ...