bugün
yenile

    24 haziran 2018 cumhurbaşkanlığı seçimi

    16
    +
    -entiri.verilen_downvote
    recep tayyip erdoğan'ın 2002 yılında partisiyle iktidara geldiği ilk günden bu yana adım adım taşlarını dizdiği bir planın neredeyse son aşamasına gelindiği son seçim. bugün olacaktır. memleket adına en güzel şeylerle sonuçlanmasını dilediğim seçimdir. seçim çalışmalarının tansiyonunun beklentimin çok altında olmasına da ayrıca şaşırıyorum. zira bu zamana kadarki seçimler bir yana "kırılması" en büyük olacak olan seçim bu seçimdir. bu sebeple taraflar arası gerginliğin çok daha şiddetli olmasını beklesem de görece daha ölçülü yürüdü işler. bunun sebebinin seçime giren çok sayıda adayın olması ve renkli bir seçim gündeminin olmasına bağlıyorum nedense. ha bir de muhalefetin güçlü adımlarının iktidar sahiplerinin tedirgin etmesine... sonucu her ne olursa olsun ülke rotasının değişeceği ve belirleneceği bir seçimdir. seçim sürecinin yıldızı olarak her ne kadar muharrem ince gösterilse de muhalefet adaylarının her biri ayrı ayrı yıldızlaşmıştır. muharrem i̇nce'nin beklenmeyen sosyal medya ve saha çalışma performansı, en büyük rakibinden aşina olduğumuz propaganda metotları, meral akşener'in seçim stratejisinin gidişatını değiştiren dik duruşu ve bir şekilde partisini kurup son kertede kendini seçim yarışına atabilmesi, temel karamollaoğlu'nun son derece sürpriz bir şekilde kendini gösterebilmesi. yılların pasif, gelenekçi ve edilgen partisi saadeti yeniden revize edip adeta gömlek yenilemesi, partisinin ve kendisinin tabanına karşı yıllar içerisinde oluşmuş bütün ön yargılı yaklaşımları son derce büyük soğukkanlılıkla ekarte etmesi ve büyük gayretler ile oluşturduğu sosyal medya çalışmaları... selahattin demirtaş'ın bile cezaevinden yürüttüğü çalışmalar beklenmedik bir karşılık aldı. o bile yapabileceğinin fazlasını yaptı. en kötü ihtimalle kendi kitlesini bütün engellemelere rağmen sıcak tutmayı başarabildi. hepsinin kendi içinde parlayan yönleri ve çalışmaları vardı. sonuç olarak cumhur ittifakı gibi bu ülkenin en güçlü tabanına sahip cepheye karşı muhalifler ellerinden gelen bütün gayreti eksiksiz bir şekilde gösterdiler. hepsini bu iyi niyetli ve işbirlikçi çalışmalarından dolayı tebrik ediyorum. her adayın bu 2 aylık süreçte yaptığı hatalar nelerdi diye düşünmeye kalksak bir elin parmaklarını geçemez. tertemiz ve olabildiğince birlikte ilerleyerek ses getiren bir çalışma yürüttüler. hem de kendi tabanlarındaki süreci baltalayabilecek çatlak seslerin sıklığına ve kendi aralarındaki sürtüşmelerine rağmen bunu benim nazarımda başardılar. millet ittifakı potansiyelini son damlasına kadar bütün engellemelere rağmen kullandı ve bu seçime gümbür gümbür girmeyi başardı. bu noktadan sonra yapabilecekleri daha fazla bir şey olduğunu pek sanmıyorum. artık söz gerçekten millete kaldı. seçim sürecinin en eğlenceli ve keyifli yönünü de şüphesiz önceki seçimlerde pek görme fırsatımız olmayan sosyal medya çalışmaları göstermiştir. keyifli, eğlenceli, esprili, zekice bir sosyal medya propagandasını hemen her parti başarıyla sağladı bence. rengarek bir seçim süreci yaşadık gerçekten. i̇nce tarafından bunu zaten bekliyorduk ama bu kadarını bekliyor muyduk emin değilim. i̇yi parti kitlesinin sosyal medya çalışmaları da zayıf gibi görünse de heyecanlı ve keyifliydi. elbette ki en sıra dışı ya da beklenmeyen performansı saadet partisi yaptı diyebiliriz. i̇ktidar sahiplerinin en güçlü yönlerinden bir tanesinin medya gücü olduğunu ve bu sebeple adil bir seçim olmadığını söyledim daha önce hep. ki zaten bu gücü 2 aylık seçim gündeminde de dibine kadar yaşadık elbette. i̇ktidar sahibi olmanın bu tip kazanımları da maalesef var yani. yapılacak bir şey yok. bu noktada karamollaoğlu'na bizlere şu harikulade sloganı kazandırdığı için teşekkür ediyorum: medya padişahınsa sosyal medya bizimdir! bu seçimde gençlerin hakim olduğu sosyal medya ve interaktif ortamların etkin rol almasından da ayrıca memnunum. umarım seçimde gençler çok daha etkin rol oynarlar ki hedeflenen şey de sanırım bu. şimdi akp'den öncesinin pek de sağlıklı hatırlayamayan neredeyse tüm hayatını akp iktidarıyla geçirmiş genç seçmen kitlesini düşünürsek oldukça güçlü bir kitle bu. 90 doğumlular bile akp iktidara geldiğinde 12 yaşında çocuktular. 90-2000 arası 10 yıllık bir jeneresayon var ve yaklaşık 12-13 milyon seçmen demek bu. neredeyse %20'lik bir orana sahipler ve bu kitle akp öncesi diye bir şeyi doğru dürüst hatırlayamıyor. doğrusu hiçbirimizin de o kadar umurunda olmaması gereken bir şey akp öncesi. çünkü akp öncesi dediğimiz şey artık neredeyse fosil olmak üzere. yetmedi mi bunun duyarını kasıyor olmak? genç kuşağı yakalamak adına interaktif ortamların tüm imkanlarını bütün adaylar sonuna kadar kullandı ki bu durum farkında olmadan apolitikleşmiş ilgisiz genç kitleyi politikaya maruz bıraktı ve zaten adaylar için istenen şey de buydu zaten. ben zaten kişisel olarak nasıl ki seçmenlik yaşı için bir alt taban belirleniyor aynı şekilde üst taban da belirlenmesi taraftarıyım. 90 yaşına gelmiş bir insanın bu ülkenin gençlerinin yaşayacağı ülkeyi şekillendiriyor olması beni rahatsız ediyor. belirli bir yaştan sonra insanların elinden seçim hakkını alıyor olmak eğer faşistlikse alacağı kararlara belki de ülkenin çok büyük bir kısmından daha az maruz kalacağı bir durumda ona ülkeyi şekillendirme hakkı tanımak en az diğeri kadar faşistliktir. bir ülkenin gençlerinin yaşayacağı ortamı yaşlılarının şekillendirmeye kalkması vicdani olarak pek de mantıklı gelmiyor. sırf bu yüzden seçimlerde en çok gençlerin etkin rol oynamasını istiyorum. umarım ülkenin gençlerinin alacağı kararlar daha fazla etkin rol oynar bu ülkede. zira adil olan bu. kararların sonuçlarına maruz kalacak olanlar onlar. her şey bir yana seçim sonuçları hakkında fikirlerimi daha önce de söyledim. buna rağmen muhalefet kanadı gerçekten üstün bir gayret gösterdi. i̇lk defa iktidarı bu kadar tedirgin ettiler resmen. daha önceki seçim çalışmalarında hata yapmaktan çekinmeyen daha ofansif davranan bir iktidar varken bu seçimde gerçekten adım atmaktan çekinen, hatalı bir söylem ya da adımdan ölesiye çekinen ve bu sebeple son derece tutuk bir seçim süreci sergileyen bir iktidar gördük. i̇ktidarı bu şekilde diken üstünde tutmuş ve tedirgin etmiş olmaları bile benim için takdire değer şeylerdendi. bu noktadan sonra seçim sonucu her ne olursa olsun sokak olaylarının bir şekilde baş gösterebileceğinden çekiniyorum. kazanan kim olursa olsun kaybeden tarafın bir şekilde tetikleneceği ve münferit de olsa istenmeyen olayların görüleceğinden korkuyorum. umarım adil, sorunsuz, şüphesiz, olaysız ve sakin bir seçim geçiririz. zira fillerin tepişirken çimenlerin ziyan olmasından gerçekten halk olarak yıldık. en doğru, en hayırlı sonuçların ve güzel günlerin gelmesi dileğiyle...
    ... diğer entiriler ...