karnım acıkmıştı biraz önce, mutfağa gittim, baktım tezgahın üzerinde cam tabakta patates kızartması var. dedim masaya oturayım da öyle yiyeyim, kenarından tutup kaldırmamla tuttuğum yerin elimde kalması bir oldu. tabağın geri kalanı ve patatesler tezgahın üstüne düştü, elimde kalan cam parça parmağımı kesti ve yaklaşık bir dakika elimde kalan parçaya ve akan kana bakakaldım noluyo lan diye. baya da kalındı aslında camı ama neden bene beyle yaptı bilmiyorum. tabak adeta kırılmak için benim ona dokunmamı bekliyormuş.
(bkz: dokunsalar ağlayacaksın ama hiç dokunmuyorlar)