bugün
yenile

    zahide yetiş

    -1
    +
    -entiri.verilen_downvote
    başlığa bakan diyecek ki "ne alaka gece gece". neyse umrumda değil canım yazmak istiyor. bir sabah zahide yetiş'in programında saçma sapan bir şeye denk geldim. bir adam bel fıtığı için farklı yöntemler kullaniyor falan, mevzuyu bile doğru düzgün hatırlamıyorum. neyse, aradan bie hafta geçti arkadaşlarla buluşmuşuz. çay bahçesinde oturuyoruz. konuşuyoruz konu birden, nerden geldiği hakkında fikrim yok, bel fıtığına geldi. o gün dünlere göre oldukça iyi hissediyordum. konuşmaya başladım "ya geçen gün zahide yet-" dedim devam edemedim. arkadaşımın arkasındaydı. öylece durmuş gülümsüyordu. sadece gülümsüyordu. hani filmlerde olur ya, biri girer o sıra araya geçince o artık orda değildir falan. tam olarak öyle oldu. bir baktım ki yok. zaten olamazdı. ama iki saniye de olsa hayattaymış gibi hissetmek güzeldi. ama o iki saniye var ya arkadaşlar, o iki saniyeyi ardından gelen saniyeler, dakikalar, saatler toplayamıyor. öylece kalıyor aklınızda. adınızı bile unuttuğunuz gecelerde o iki saniye beyninizde dört dönüyor. günün bütün saniyeler o iki saniyenin tekrarı oluyor. geçti sonra, o geçti gitti de o an surat ifademi sabit tutabilmek için verdiğim ağır savaşı daha dün gibi hatırlıyorum. kalbimdeki ağrıyı ve boğazımdaki yanmayı hâlâ bile hissediyorum. sonra zaten gün boyi bıçak açmadı ağzımı. noldu dediler, ne diyecektim unuttum dedim. güldük geçtik o zaman. ama o iki saniyeyi kimseye anlatmaya cesaret edemedim. çünkü ardından psikolojik destek al diye başlayan uzzzunca konuşmayı duymak istemiyorum artık. neyse işte boş yaptım. ama zoruma gidiyor. zahide yetiş'in bile bana onu hatırlatması beni deli ediyor. saçma sapan ulan, saçma sapan bir şeyin beni geçmişte gezdirmesinden nefret ediyorum. nefret.
    ... diğer entiriler ...