bugün
yenile

    bilinçli yalnızlık bir tercihtir

    4
    +
    -entiri.verilen_downvote
    bilinçli yalnızlık bir tercihtir. çok basit bir sebebi,hatta bir kaç sebebi vardır. ancak en bariz olanı yorulmaktir. öyle işten gelince bir duş alıp atamazsiniz o yorgunluğu, yada bir arkadaşla iki günlük tatil ile bu meseleden dinlenik olarak cikamazsiniz. benimde kendime göre yorgunluklarim var. birikmiş birden fazla yorgunluk hemde. buraya onları yazacağım. birinin okuyacagindan yada bana yardımcı olacağından değil.... güçlü bir adam olarak yetistirildim.babam kimseye ihtiyaç duymayacaksin ,kimseye el acmayacaksin derdi. kimseye ihtiyaç duymadım. kimseye el açmadım. i̇nsanlar her zaman arkadasliklara,ilişkilere,insanlara vs bir sürü şeye ihtiyaç duydu. hiç bir zaman hiç bir şeye ihtiyacım olmadı. güçlü bir adam oldum hep. arkadasliklarim ihtiyacım olduğu için değil o insanları sevdiğim için oldu. bir ilişkiye bir sevgili bulmam lazım diye başlamadım hiç. hayatıma giren her kadını sevdim. bazen onlar gittiler,bazen benim sevgim bitti, evet bazen insanın sevgisi biter. bunun için bir sebep aramaya gerek yok. bir insanı ne kadar seversen sev, senin sevgin o insanda sahip olduğun yer kadardır. hiç bir zaman bir insanın yüreğinde bir yere ihtiyaç duymadım. ama bana yüreklerinden kocaman yerler veren insanlar oldu, ayakta bile dursam sigamayacagim kadar küçük yerler verenlerde. babam bana hep güçlü olacaksın dedi. hep güçlü bir insan oldum. çevremde hep problem çözen, aklı her zaman başında ve her zaman gerçekçi olan biri olarak bilindim. sevdiklerimi kaybetmek,mutsuzluk,yalnizlik vs bir sürü şey, hiç biri gücümden bir şey azaltmadi. en sevdiğim adamı, babamı kaybettim. herkesin hüngür hüngür agladigi gün tek bir damla gözyaşı dokmedim. bu sekiz yıldır da böyle. babam öldüğünde henüz yirmi günlük bir üniversite öğrencisiydim.calistim okudum. dört yılda her gün hem çalıştım hem eve para gönderdim hemde dört yılda okulu bitirdim. hiç yorulmadan birine ihtiyaç duymadan. üç yıl aynı evi paylaştığım kadin bir gun, soğudum deyip terk etti. kimse ile onun hakkında konuşmadım bir gün bile . kahrolmadim. tek başıma kimseye ihtiyacım olmadan bunun altından da kalktim. okulu bitirip i̇stanbul'a ailemin yanına geldim. hayalini kurduğum mesleği yapmaya başladım. henüz yep yeni bir calisanken kardeşim kayboldu. kobaniye isid ile savaşmaya gitti dediler. üç yil, üç yıl boyunca her yerde onu aradım. suriye'de, irak'ta, i̇ran'da.. üç yıl boyunca her yerde annem onu aradı. annemin evde olduğu her gece onun duaları ile ağlama sesleri ile uyudum. ben kardeşimi ararken kardeşim evlenip bizi terk etti. ben aylarca işsizlik çekerken o ailesini yüz üstü bırakıp karısı ile yaşamaya başladı. kardeşimi ararken başımıza gelenler,yaşadıklarımız beni hiç yormadi.hepsi ile baş ettim. i̇şsiz kaldım, çok işsiz kaldım, solcusun, anarşistsin, kürtsun, komünistsin diye diye beni aylarca işsiz bıraktılar. sonra bir gün kardeşimi buldum. aldım getirdim. kardeşimle annemi baristirdim, işleri de yoluna koydum. hemde kimseye ihtiyaç duymadan kimseye el açmadan. sonra bir gün doktor sizoid kişilik bozukluğu ve tükenmişlik sendromu yaşıyorsun dedi. tükenmişlik sendromu şu demek. hissedememe... i̇çimde sadece öfke var. başka hiç bir duygu yok. sizoid kişilik bozukluğu ise bilinçli yalnızlık demek. kısaca yoruldum. hemde çok.
    ... diğer entiriler ...