bugün
yenile

    das kapital

    5
    +
    -entiri.verilen_downvote
    marx'a göre, yalnızca işçinin bir sonraki gün, o günün işini yapabileceği bir durumda işe dönmesine yetecek kadar olan şey değerdir. yani; günlük ücretin ötesindeki ekstra değer, kapitalist tarafından sömürülmektedir, ki marx buna artı değer der. bu sömürü, bazı vicdansız kapitalistler tarafından yapılan bir üçkağıtçılık değildir. eğer öyle olsaydı, biz kapitalizmin bu yönünü reforme edebilirdik. ama ne yazık ki bu, sistemin dokusuna temelden beridir işlemiştir. kapital'in birinci cildinin iş günü bölümünde marx şöyle der: "sermaye, bir vampir gibi yalnızca canlı emeği emerek yaşayan ve ne kadar çok yaşarsa o kadar çok emeği emen bir ölü emektir." marx kapital'in birinci cildinin geri kalanını, argümanını katman katman inşa ederek, üretim sürecinin detaylandırılmış bir açıklamasını geliştirmek için kullanmış. misalen; iş gününün uzunluğuyla ilgili olan bölümde, erken dönem ingiliz fabrikalarındaki koşulların berrak bir açıklamasını yapar ve işçilerin giriştiği mücadeleleri ince ince anlatır. marx'ın bu bölümde işçilerle özdeşleştiği oldukça açık. ki zaten amacı da bu özdeşleşmeyi okuyucuya hissettirmek. hatta bir yerde, kendilerinin üretim kapasitesini uzun vadede yok olma riskine sokan patronlarını protesto eden londralı inşaat işçilerinin manifestosunu aktarır. marx bu manifestoyu biliyordu, çünkü o radikal bir gazeteci olarak bu meseleyi takip etmiş ve 1859-60 inşaat işçileri grevini desteklemişti. işçilerin eylemi en sonunda, egemen sınıf içi bölünmeler ve farklı fikirlerle birlikte, devleti iş günü konusunda bir sınır belirlemeye itti. ama işçilerin ne kadar süre sömürüleceği konusundaki çatışmalar, öğle yemeği arasının süresi üzerine mücadele eden her sendika aktivistinin bildiği gibi, devam etmekteydi. kapital'in birinci cildinde çok önemli başka bir tez vardır. marx gösteriyor ki; üretim tekniklerindeki birbirini takip eden devrimler, işçilerin gelişmiş makinalarla birlikte birbirlerine yakınlaşabileceği daha büyük iş yerleri yarattı. bu durum bugün hala böyle: britanya'da 2017'de işçiler tarafından kullanılan araç-gereçlerin ve makinaların değeri, her zamankinden daha büyüktür. ve neredeyse işçilerin yarısı, 100'den fazla kişi çalıştıran iş yerlerindedir. bu da, marx'ın yaşadığı dönemdeki iş yeri ortalamasından çok daha büyük. iş gününü uzatmanın ya da insanları daha sıkı çalıştırmanın sınırlarına ulaşıldığında, kapitalistler karlarını artırmak için başka yollar bulmaya çalışırlar. bunu yapmalarının başlıca yolu, marx'ın birikim dediği şeydir. bu da, işçilerden sömürülen artı değerin bir kısmının, daha hızlı ve ucuza meta üretimi yapabilecek yeni ve daha etkili makinalara yatırılması sürecidir. "üretim araçlarına sahip sınıf, aynı zamanda kendi dünya görüşünü de alt sınıflara pompalar. böylece proletarya kendi çıkarının nerede olduğunu göremez, düzeni değiştirme şansının olmadığını düşünür. olayları devrimci bir düşünceden uzak olan din veya insan çerçevesinden görür."
    ... diğer entiriler ...