küçük oğlum soruyor bana: matematiği öğreneyim mi?
şöyle cevaplamak geliyor içimden: ne diye!
i̇ki parça ekmeğin tek parçadan fazla olduğunu
okumadan da anlayabilirsin sen.
küçük oğlum soruyor bana: fransızca öğreneyim mi?
şöyle cevaplamak geliyor içimden: ne diye!
bu ülke çökmek üzere.
sen karnını oğuştur elinle, biraz da inle
onlar anlarlar derdini.
küçük oğlum soruyor bana: tarih öğreneyim mi?
şöyle cevaplamak geliyor içimden: ne diye!
başını toprağın altına sokmayı öğren
böylece hayatta kalırsın belki.
ve sonra: evet öğren -diyorum- matematiği.
öğren fransızcayı, öğren tarihi!
(bkz: küçük oğlum soruyor)