hiç unutamıyorum. yeni bir papağan almıştım, afrikan gri papağanı(jako) bildiğiniz büyük konuşan, gri papağanlar var ya işte ondan.
hayvanları hapsetmeyi sevmiyorum, kafesini bırakıp evde özgür bıraktım fakat ibne her yere sıçıyordu.
amcamlar misafirliğe geleceklermiş ki gelmeden 2 dakika önce ben tuvaletteydim ve aşırı mide bozulmasından ölmüş gibiydim. ceset sıçıyorum bildiğin.
neyse amcamlar papağanı görmeye odama geldi, tuvalet ise odamın tam karşısında. teyzem daha odaya girmeden: "aboov, ceset mi yiyor bu hayvan ne bu koku böyle lağım gibi" dedi. annem kısık sesle: "o bizim oğlan" dedi.
hayatımdan açık net 20-30 sene gitti. teyzem sadece "ay oluyor ya öyle şeyler tabi" diyip hızlıca odadan kaçtılar amcamla birlikte :d