bugün
yenile

    hayatın anlamı

    5
    +
    -entiri.verilen_downvote
    bir yerlerde tıkanıp kaldığında hayat, soluk almak güçleştiğinde, yüreğin susup, mantığın sürüklemeye başladığında ayaklarını, dağlara dönmeli yüzünü insan. yeni patikalar, yeni yollar seçmeli, yüreğini ferahlatacak; yeni insanlarla tanışmalı, yeni keşifler yapmalı. hep isteyip de, bir gün yaparım diye ertelediği ne varsa, gerçekleştirmeyi denemeli! her geçen gece, ölüme bir gün daha yaklaştığını; zamanın bir nehir, kendisinin bir sal olup da, o dursa da yolculuğun devam ettiğini anlamalı. baş döndürücü bir hızla geçiyorsa birbirinin aynı günler, her akşam aynı can sıkıntısıyla eve giriliyorsa, değiştirmeye çalışmalı bir şeyleri; küçük şeylerle başlamalı belki; bir kaç durak önce inip servisten/otobüsten yürümeli eve kadar, yüreğine takmalı güneş gözlüklerini; gördüğünü hissedebilmeli! sağlığını kaybedip, ölümle yüz yüze gelmeden önce, değerli olabilmeli hayat! illa büyük acılar çekmemeli, küçük mutlulukları fark etmek için! başkasının yerine koyabilmeli kendini; ağlayan birine "gül", inleyen birine "sus" dememeli! ağlayana omuz, inleyene çare olabilmeli! şu; adaletsiz ve bir o kadar da merhametsiz dünyaya ayak uydurmamalı; sevgisiz, soysuz kalarak! dikeni yüzünden hesap sormak yerine gülden, derin bir soluk alıp, hapsetmeli kokusunu içine. güneşin doğuşunu seyretmeli arada bir, seher yeli okşamalı saçlarını. karda, yağmurda; sevincine, coşkusuna; fırtınada boranda; öfkesine, isyanına ortak olabilmeli doğanın! bir çocuğun ilk adımlarında umudu; bir gencin düşlerinde geleceği; bir yaşlının hatıralarında geçmişi görebilmeli! çalışmadan başarmayı, sevmeden sevilmeyi, mutlu etmeden mutlu olmayı beklememeli! ama küçük, ama büyük her hayal kırıklığı, her acı; bir fırsat yaşamdan. yeni bir şeyler öğrenebilmek için. kaçırmamalı! çünkü; hiç düşmemişsen, el vermezsin kimseye kalkması için. eğer hiç çaresiz kalmamışsan, dermanı olamazsın dertlerin. ağlamayı bilmiyorsan, neşesizdir kahkahaların. "merhaba" dememişsen, anlamsızdır "elveda"ların. ne herkesi düşünmekten kendini, ne de kendini düşünmekten herkesi unutmamalı! bilmeli; çok kısa olduğunu hayatın, hep vermek ya da hep almak için. sadece, anlatacak bir şeyleri olduğunda değil, söyleyecek bir şey bulamadığında da dinleyebilmeli! aklı ve kalbiyle katılabilmeli sohbetlere. hafızası olmalı insanın; hiç değilse, aynı hatalar aynı bahanelerle tekrarlamaması için! soruları olmalı, yanıtları bulmak için bir ömür harcayacak! dostları olmalı, ruhunun ve zihninin sınırlarını zorlayacak! herkese yetecek kadar büyük olmalı sevgisi. ama kapasitesi sınırlı olmalı yüreğinin ki, hakkını verebilsin sevdiklerinin. hem fazla sevince sürümlerden kazanamaz ki insan. dozunda sevmek lazım, mümkün olduğu kadar. zaman bulabilmeli; bir özür, bir teşekkür, bir elveda için. yaşam dedikleri bir sınavsa eğer; asla vazgeçmemeli sevmek ve öğrenmekten. ama herkesi sevemeyeceğini de her şeyi bilemeyeceğini de fark edebilmeli insan! tıpkı, her şeye sahip olamayacağı gibi. ve insan zamanın ninnisiyle, uykuda geçirmemeli hayatı! her şeye ve herkese rağmen yaşamalı...
    ... diğer entiriler ...