evlenince ev içinde ayrı bi dünyaya açılan bir oda tasarlamak vardı kafamda. içinde renk renk armutlar, güzel bir tv+xbox+maç yayınları, bira dolabı, home studio ekipmanları, bir kenarda puzzle diğer kenarda maket parçaları, tavanda sallanan disko topu falan da var işin içinde. neyse liste böyle uzar gider. bir nevi, ev içinde eğlence ve hobi merkezi.
gel zaman git zaman evlendim ben. hanım buna biraz soğuk baktı, onun da odası olduğu, ben maç bakarken puzzle yapabileceği, temizliğiyle ilgilenebileceği telkinleriyle çabalamama dayanamayıp ya da uğraşmak istemeyip -neticede, paranın yok vakti- he hobi he dedi ve ikna oldu. kimseye sormadan etmeden kafama göre kendime bahşettiğim bir odayı "bu isteklerimi salon bile karşılamaz, hem alacağım tv bile sığmaz yea" bahanesiyle ben beğenmedim.
çocuk olunca da çocuk odası oldu tabi direkt. hem bizle yatıyo hem 6-7 aydır kullanılmayan şahsi odası var. skimde değil. ev de kira zaten aq tavan mavan duvar grafitilerle sıkıntı yaratırdı evsahibi. ayıp olurdu elin evine. kendim bi ev alırsam müstakilinden, orda garajım hesabı takılırım. çocuğa da bahçedeki ağaca ağaç ev falan yaparım belki. haklı olabilirsiniz evet, rrraaamı yaparsın diyenlere de içtenlikle katılıyorum.