bugün
yenile

    mahalle kahveleri

    2
    +
    -entiri.verilen_downvote
    futbol ve siyasetin en çok konuşulduğu mekanlardır. ülkenin genel profilinin çizildiği mekanlardandır. gencinden yaşlısına, okumuşundan okumamışına, işçesinden memuruna hertürlü insanı bir araya getirdiğinden değerlidir. sosyalleşmenin en yoğun olduğu bölgede denilebilir. türkiye'nin insan profili kahvelerde daha iyi anlaşılır yıllardan beri giderim ve anladığım bir şey var, devlet bu insanları eğitseydi kalıbımı basarım dünyayı amuda kalkıp yönetirdik. elbette eğitimsizliğimiz yüzünden aptalca tabularımız var, elbette sorgulamadığımız ve direk kabul ettiğimiz zibilyon şey var ama benim söylemeye çalıştığım ya eğitilseydik? dünya halklarının birçoğu sorgulamadan uzak var olan durumu kabul ediyor ve sisteme ayak uydurup sisteme katkı sağlıyor. (bkz: araçsal ussallık) bu kavram, aklın belli iktidar veya sınıflar tarafından sisteme entegre edilip araçsallaştırılmasını ifade ediyor temsilcisi ise jurgen habermas yani bu abimiz dünyada genel olarak akılların, düzenin korunması için bir araç olarak kullanıldığını ifade ediyor. diğer bir adlandırılma şekli ise 'teknik ussallık' diye geçiyor. örnek vermek gerekirse japonlar batının yetiştirdiği araçsal ussallardır demek yanlış olmaz. aslında asyadaki birçok toplum için bu kavram cuk diye oturur robot üretimi konusunda bu kadar ilerlemeleri ve bu işte iyi olmaları biraz kendilerini yansıtıyor gibi. her ne kadar asyadaki toplumlar teknoloji ve bilimde bize fark atmışlarsa bile bizim sorgulama ve gerçeği görmeye çalışma yeteniğimiz onları katlamaya yeter. çünkü halkımız bilgi-iktidar ilişkisini bence çok doğru ele alıyor. "bu işin arkasında kesin amerika var" diye bir klişemiz bile var ya da "abi onlar tek başına yapamaz onu kesin başka bir devlet destek veriyordur" gibi. bizim bu söylemlerimize karşı marx, hobson, lenin, galtung, wallerstrein gibi herifler merkez-çevre, hakim hegemonik sınıf ya da hakim devlet tarzında teorilerle açıklıyor. oysa benzer söylemleri bilimsellik kaygısı yaşamadan bakkal hurşit abi de iddia ediyor. yani eğer eğitilseydik yemin ederim bu teorileri ve kavramları biz üretirdik ki daha aklıma gelmeyen zibilyon teori ve kavram var bizimle benzerlik gösteren. herşeyin altında bit yeniği arayan, düzenden istifade edip ya da bir açığını bulup çıkar elde etmeyi huy edinmiş bizler dünyayı amuda kalkıp yönetirdik..
    ... diğer entiriler ...