gereksiz bir sürü dersi ezberlemek zorunda bırakan sistem. öğrencilerin yeteneğini ortaya çıkarmak yerine tek tip insan yetiştirme hedeflenmektedir. merak etmeyen, araştırma yapmayan boş insanlarla dolu okullar.
meslek lisesinde bilgisayar programlama bölümü mezunuyum. haliyle sayısal dersler görmemiz lazım. 1. sınıfta sayısal derslerin hepsi vardı, güzel. 2. sınıfta fizik, kimya ve geometriyi kaldırdılar, sadece matematik ve biyoloji vardı. 3. ve 4. sınıflarda hiç sayısal ders yoktu (eşit ağırlık sınıflarına sorumlu olmadıkları fen dersleri, sözel sınıflara da matematik dersi vardı). onun yerine felsefe, sosyoloji, coğrafya gibi gereksiz dersler görüyorsunuz. dil anlatım, edebiyat ve din kültürü de görüyorsunuz tabii. hocalara neden böyle olduğunu sorunca "siz zaten üniversiteyi kazanamayacaksınız, ara eleman olacaksınız" cevabını alıyorsunuz.üniversite sınavlarına hazırlık yok, kendi başına ne yapabilirsen artık. kendi başına da yapamıyorsun, staj var. işinizi daha da zorlaştırıp en az 200 sayfa staj dosyası istiyorlar. bilgisayar çıktısı yasak. staj dosyasına bütün modülleri virgülüne kadar yazmanızı zorunlu kılıyorlar. 200 sayfayı da geçiyor tabi. yazılımı doğru düzgün öğretemeyen hocanız bir gün staj yaptığınız yere gelip "melankolik optimist size yazılımda yardımcı olabilir" diye hava atmaya çalışıyor. okul dersleri, staj, staj dosyası vsvs. derken değil dershaneye gitmeye ders çalışmak için bile vaktiniz olmuyor. ygs vakti geliyor, haliyle barajı bile aşamıyorsunuz. arkadaşlarının çoğu kendini 2 yıllık üniversitelere atıyor, sen 1 seneni feda edip sakin kafayla bir kez daha hazırlanmaya karar veriyorsun. dershaneye yazılıyorsun, 4 yılda öğretilmeyen dersleri anlamaya çalışıyorsun. temel yok ki nesini anlayacaksın? sen mantığı biraz oturtana kadar baya zaman geçiyor. neyse sınavlar geliyor - geçiyor güç bela özel bir üniversitede bilgisayar mühendisliği kazanıyorsun (ki bu bile zor iş, biz 4 arkadaş hazırlandık, ben 4 senelik kazandım, bir arkadaş 2 senelik kazandı, diğer ikisi bir senelerini daha feda edip tekrar hazırlandı. onlar için boşa geçen 2 sene.). üniversitede ilk sene hazırlık okuyorsunuz. 12 senede öğrenemediğiniz ingilizce'yi 1 senede öğrenmeye çalışıyorsunuz. gerçekten de baya öğreniyorsunuz. etrafta konuşulanları anlayabiliyorsunuz en azından. ama bütün sayısal dersleri unutuyorsun. hazırlık bitiyor, 1. sınıfa geçiyorsun, hayatının sonuna kadar kullanmayacağın kimya ders programında, fizik de var (2. sene termodinamik var cebir var...). neyse , matematik hocası, hazırlıkta her şeyi unutmuş sınıfta derse giriyor fonksiyonlardan başlıyor. logaritmayı anlatmadan sorulara logaritma ekliyor, trigonometriyi anlatmadan arcsin, cot vsvs. ekliyor. neye uğradığını şaşırıyorsun. birkaç hafta sonra quiz yapıyor, sınıfın ortalaması 25. suçu da sınıfa atıyor. fizikte bir anda bir ton formül karşınıza çıkıyor, hepsini ezberlemek zorundasın. orada da neye uğradığınızı şaşırıyorsunuz. daha matematikte integrale geçmeden soruları integralle çözmenizi istiyor. derslerde hocaları film izler gibi izliyorsunuz. işin bilgisayar tarafında ise ilk sene yazılım dersi görmüyorsunuz. bilgisayar mühendisliğine hazırlık diye göstermelik bir ders var, orada da bir sürü ezberlenecek konu tabii...
yazmaktan yoruldum sözlük. her okulda böyle değildir belki bilmiyorum ama 2 önemli tavsiye veriyim. eğer üniversiteye gitmek istiyorsanız meslek lisesine gitmeyin, bu 1.siydi. 2.si ise eğer meslek lisesine gidiyorsanız sayısal bir bölüm seçmemeye çalışın.
şimdi belki diyeceksiniz ki "o gereksiz dediğin fizik, kimya, biyoloji sana analitik düşünmeyi öğretiyor vsvs.". canım benim o iş öyle değil işte. derste deneyler (ya da pratik) yapsaydık dediğin doğru olabilirdi. teorik dersler sana düşünmeyi öğretmez, aksine beynini köreltir. senin bir ton formülü ezberlemeni ister, bu da araştırma, merak etme isteklerini yok eder. ezbere eğitim çabuk unutulur. bu yüzden 12 yılda öğrenemediğin ingilizce'yi 1 sene hazırlıkta ortalamanın üstü seviyede öğrenebilirsin. ingilizce dersini sana 12 yıl ezbere ve türkçe anlatırlar, öğrenmeni beklerler. hazırlıkta ise olması gerektiği gibi ingilizce anlatırlar, pratik yaparsın, ister istemez öğrenirsin, sevgiler.