bugün
yenile

    ateş

    1
    +
    -entiri.verilen_downvote
    hakkında bir sürü tanım yapabiliyoruz. bu dünyanın olmazsa olmazdır. hatta önceleri dünyanın yapı taşı olduğu zannedilen 4 elementten birisi olduğu düşünülmüştür. havayı ısıtır, toprağı eritir ve suyu ise yok eder. kendisini bin bir farklı şekilde ele alabiliyoruz ama bize öğretilmeyen bir şey vardı: ateş, maddenin ve kadının en çok can yakan halidir. serkan uçar'ın yazdığı bir şiir var ya hani tut yüreğimden ustam diye, işte o misal bazen ateşin, içi ateş kendi ateş bir kadının yüreğinden tutarsanız anlarsınız bunu. elinizi yakan ateş midir kadın mıdır bilemezsiniz. size ne yapacağını ise yine siz belirlersiniz. şimdi; siz hava mısınız, toprak mısınız, su musunuz? her ne olursanız olun, ona kızamazsınız. öyle ya, doğasını bildiğiniz bir şeyin doğası gereği yaptığını yadırgayamayız. bir gün, olmaz diye düşünülür genelde, ateşi kavramak ister insanoğlu. yani ısınmaktan farklı bu, canı yansın ister. bir köz parçasını elinde tutabilmek acıya rağmen güzeldir, öyle zamanlar ve durumlar vardır. bazen elimizi yakar ateş bazen yüreğimizi bazense sigaramızın ucunu. neye değerse değsin yakar, bizi dahi, ama biz yine de vazgeçmeyiz kendisinden. ateşin yıkıcılığında bir çekim ararız, buluruz da. her şeyden öte hayatını yakanlar var bir de tutulup buna iyice. bu iyi mi kötü mü bilinmez. kötü olsa kim niye kabul etsin bunu, iyi olsa niye yok etsin insanı. ateşle yaklaşmayınız değil, ateşe yaklaşmayınız. belli bir mesafeden yakın olarak.
    ... diğer entiriler ...