bir kızı tanımanın en iyi yolu

öncelikle o kız kelimesinden kesin rahatsız olanlar olacaktır, benden sözylemesi. kadınlar iki şekilde tanınır. biri belli ama güzel olan diğeri: karışık kuruyemiş testi. bilmeyenler varsa anlatayım. kadın kişisiyle oturulur bir yerde karşılıklı ve ortaya bir tabak her çeşit şey barındıran bir kase kuruyemiş konur. yalnız buraya dikkat bir kase olması önemli. ardından müsade istenilerek lavaboya gitme veya telefon görüşmesi bahanesiyle masadan kalkılır. tabi kalkmadan önce kasenin durumu gözden geçirilir ve kasede ne kadar antepfıstığı, badem, fındık, fıstık, leblebi, beyaz leblebi, kabak çekirdeği, kaju var bir güzel analiz edilir. kalkıldıktan sonra bir süre beklenir ve kadına yokluğunuzdan sıkılıp çerezlere dalması için ideal süre verilir. bir süre sonra kadın sizin de ortalarda olmamanız sebebiyle nasılsa yaptığını kimsenin bilmeyeceğini düşünerek kuruyemiş tabağına girişir. ağzına attığı her kuruyemiş tanesinde karakterini serer önümüze. siz de şöyle bir 15 dk sonra falan geldiğinizde oturup kasenin mevcut durumunu inceler ve sonucunuza varırsınız. eğer kaseden kajular(ki sevmem ben mesela), bademler, antep fıstıkları çok eksilmişse atın gitsin o bencil kadını zaten. burada şu ise şu demek söz konusu değildir. bir sürü yeme durumuna göre bir sürü ihtimal olduğundan kadını 0dan 100e kadar puanlamak mümkündür. kimileri tabakta leblebi, beyaz leblebi, kabak çekirdeği eksilmiş, güzel olanlar duruyorsa alın o kadını evlenin der ama ben buna karşıyım açıkçası. kadın dediğin ne bencil olmalı ne de sadece benim için kendinden vazgeçmeli. o yüzden en güzeli böyle kadının kaseden gelişigüzel çerezleri avuçlayıp ne kendisine ne bana hak geçirdiği durumdur. severim öylesini. yalnız bu durumun birkaç bug'ı var. ilki kadın oraya tok gelmemeli yoksa çerez tabağıyla hiç ilgilenmeyebilir bile. ikincisi de mesela kadın benim kaju sevmemem gibi antepfıstığı vs sevmiyor olabilir. bu sadece bir şey içinse fark edileceği için sıkıntı yok. ama eğer hem antepfıstığı hem de badem sevmiyorsa işin içinden çıkmak biraz zorlaşabilir. bu ilk yöntemi denemek eskiden çok kolaydı ama artık kuruyemişler etten pahalı hatta yer yer iki katı olduğundan artık bu testi yapmak bütçenizi biraz zorlayabilir. ama bunun dışında ikinci bir yöntem vardır ki kimsenin aklına gelmemiş. o kadını tanımak istiyorsanız o kadını yaşayın. sohbet edin, gezin, tozun, el ele yürüyün, konuşun, fırsat varsa kapalı ortamda kalın, daha da varsa kısa bir süre birlikte kalın, fırsatınız hakikaten çok varsa birlikte yaşayanız. nasıl uyur, nasıl güler, nasıl konuşur, ortalama ne kadar konuştuktan sonra nefes alır, saçlarını nasıl yapar, yürürken adımını nasıl atar, nasıl seslenir, bir şeyi nasıl düşünür, planlama düşünme tarzı nedir hepsine bakın, ölçün biçin, öğrenin bu yaptıklarınız size o kızı tanıma yolunda eminim yeterince bilgi verecektir.

kızı erkeği farketmez birini çok iyi tanımak istiyorsanız ya uzun yolcuğa çıkın onun yada kavga edin net.

sevişin. neyden hoşlandığını,neyin nefesini kestiğini,neyin tabusu olduğunu, vahşi mi yoksa sakin mi olduğunu tecrübesini,bencilliğini paylaşımcı olup olmadığını anlarsınız. leblebiyle fıstıkla uğraşmayın ergen gibi... kızı aç bırak leş bir bar köşesinde kuru bi çerez ısmarla sonra kajuyu fındığı yedi de yolla. kaliteli adamlar sizi o çerez tabağının devamlı yenilendiği yerlere götürür. ayrıca bu tip buluşmalarda önce yemek yemek ister misin diye de sorulur ve kadın masada uzun süre yalnız bırakılmaz. öğrenin de yazın.

detaylı yıkama ve temizlik ciddiyim

isteklerini kısa bir süreliğine yerine getirmeyip tepkisine bakmalı

bir yolu yok. bir gözyaşı döker samimi mi timsah mı anlayamazsınız. bir yolu yok...

İlgisiz ve sevgisiz bırakın, neler yapıyor sınırını görmüş olursunuz

soru sormak. çok fazla derin düşünmeye ya da şapkadan tavşan çıkarmaya gerek yok.

sevmek.

Eğer bir kızı tanımak istiyorsanız ona gerçekten değer verin. Bu değerin ya hakkını verir ya da bu onu şımartır. Değer verecek kadar önemsemiyorsanız tanımanıza gerek yoktur zaten.

Ciddi ciddi sınarım karşımdakini. Bir sürü taktiğim var. En sevdiğim şu; Bazı planları param olmadığını öne sürerek ertelerim. Sinema gibi. İl dışı gezmesi gibi. Zaten gösterişi hiç sevmem. Üç senelik üniversite arkadaşım beni araba kullanırken bir kaç kere görmüştür mesela. Bu da ekmeğime yağ sürer. Sonra geri çekilip tepkisini izlerim. Eğer o sürelerde planımız yerine benimle moda çay bahçesinde çay içmeye yahut evden getirdiklerimizle caddebostan'da piknik yapmaya razı olursa, ona inanmaya biraz daha yaklaşırım. Tabi gerçekten mutlu olarak. Çünkü biri benimle ekonomik kaygılarla birlikte olacaksa, siktirsin gitsin.

tanımanın yolunu bilemiyorum bu kadar stratejik yaşanmaz onu biliyorum sadece illa birini test etme zaruriyetini üzerinizde hissediyorsanız aranızda yeterli bağ yok demektir.