sonunda bitirdim diziyi. çok beğendim valla. belli başlı kusurları vardı elbette ama kusurlara bakınca
da hiçbir şeyden keyif alamıyor insan.
yalnız aşırı ağladım ben bu dizide. her bölümde ağladım abartısız söylüyorum. gelsin dizi analizi.
---
spoiler ---
şimdi defne'nin her şeyden haberi vardı falan denildi de, kız habire güneş olayını biliyordun dimi??? diye mesajlar atıp durdu. bence bir şeyler olacağını biliyordu ama böylesi bir şey olacağını bilmiyordu. biliyorsa da yuhhh derim. resmen kenancığım'ı bile bile ölüme göndermiş oldu, bitch! bu arada
özge özpirinçci'ye bayıldım. beyaz saç bir kadına nasıl böyle yakışır?
ama sevişme sahnesini sevmedim. kıvanç'la öyle bir uyumu yok özge'nin bence. olmamış. bi de bizimkiler neden hep sütyenle sevişiyorlar? sütyenle seviştirecekseniz hiç girmeyin o ayrıntılara. soyunduktan sonrası deniz dalgalarına dönsün kadraj.
ennn çok cem mahvetti beni. ah güzel çocuğum ahh. halbuki dizide sevdiğim üç karakterden ikincisi sendin. birincisi umut, ikincisi cem, üçüncüsü kenan beybim.
umut beybimin üzerine çok gidildi. hatta bi yerde iyice sıçıldı kötü birisi göstercez diye. biraz vizyonsuz, biraz da fazla asker bir tipti. yoksa ölen herkes için ayrı ayrı üzüldü makedonya ağızlım. küçük kalpler bırakıyorum buraya. kıymetini bilemediler umut beybim. sen gel benim abim ol boşver rana'yı. ayrıca umut her küfür ettiğinde güldüm.
rana zaten dizinin ufaklığıydı canım. nereye gitseler sen bekle, sen şurda dur, sen gelme.
felix'e gelirsek. netflix yine yapmış yapacağını. hem alman hem siyahi, aşırı iyi. tatlı karakterdi ama sevdim. cem'le çok tatlılardı.
ben ilk kaptanı anlamadım. erenay mı neydi? yani niye öyle bişi yaptı ki? kendini niye feda etti? ne gerek vardı? umut çocuğu öldürmesin aman diye yaptı desem çocuk zaten kendisini öldürecek. gereksiz bir don kişotluktu bence yaptığı. ya da bahanesi bu oldu.
bir de bu selçuk yöntem konuştuğu sırada uzaya çıktı galiba bu zenginler dedim. meğersem tohumları alıp alıp ekiyorlarmış bak sen.
dizinin özeti şu replikti arkadaşlar. hani askerleri gömüyorlardı ya iskenderiye'de. subay orda diyordu. şuraya bak bir tane rütbe yok, ölürken bile rütbe gerekiyor, sikeyim bu dünyayı falan demişti. işte o.
ispanya mevzunu yazmasam olmaz. o kadar belliydi ki tuzak olduğu. koca koca pankartlar asmışlar yavrum siz hiç mi korku filmi izlemiyorsunuz yahu? limanın ağzındaki arabalarda anahtarlar falan var. o tuzağa düştükleri anda dedim ki, yicekler sizi. ki yiyolarmış gelenleri. ispanyollar kızmaz inşallah bizi yamyam göstermişlerrr diye. gerçi bu tarz hıyarca duyar kasmalar bizde olur anca.
güzel dizi, güzel. bir de sonu bu kadar karmaşık bitmeyeydi iyiydi.
---
spoiler ---
benimki analizden çok goygoy gibi oldu. burdan izlerken çok eğlenmişim gibi duruyor ama çok ağladım valla her bölümde.