sırf
nikolaj coster-waldau hatrına açtım ama hem hikayenin mükemmelliği hem de
joe cole'un nefis oyunculuğu vesilesiyle mest ola ola izledim.
heida reed ise cabası.
konu itibariyle, 1910'larda iki gezgin
grönland'ı bilmek (daha doğrusu sınırlarını keşfetmek) için bir ekip yolculuğa çıkar. ancak önceden yolculuğa çıkmış ekipteki üç kişi de ölmüştür. bu yeni ekibimiz (iki kişi) hem o ekibin bahsettiği haritayı hem de bulabileceklerinin ötesini bulmak için yolculuğa başlar. sonrası, olaylar olaylar olaylar.
kesinlikle izleyin!
entrynin devamını filmi daha izlememiş olanlar okumasın lütfen;
açıkçası ben basit bir film bekliyordum. çünkü
netflix içerikleri genelde cidden bok gibi oluyor. ama bu filmin hem konusu hem de kurgusu çok hoşuma gitti. hele bir de sonunda tüm yaşanılanların gerçek olması, beni inanılmaz şaşırttı. zira filmde insanın çaresizlikten yavaş yavaş delirişi ve halüsinasyon görüşü o kadar güzel işlenmiş ki, ben filme ilk başladığımda yüzeysel bir kurtuluş & kahramnlık hikayesi beklerken mevzu bambaşka yerlere gitti. çok iyi film. aşırı sevdim.