nikolay vasilyeviç gogol'ün kaleme aldığı palto öyküsü, rus edebiyatının gelişmesinde önemli rol oynayan eser olarak nitelendirmiş ve kendisi için “
hepimiz gogol'ün palto'sundan çıktık” sözleriyle de onure edilmiştir. ayrıca öykü, yayınlandıktan sonra soylu kesimin tepkisine neden olmuş ve o dönemin mühim adamlarından birinin eser için şu sözleri söylemesine sebebiyet vermiştir. “şu gogol'ün palto'su amma da dehşet verici bir hikâye. kalinkin köprüsü'ndeki hortlak bir gün hepimizin sırtından paltosunu çekip alabilir. hikâyeyi okurken ne hale düştüm, varın siz düşünün.”
gogol' ün bu öyküyü kaleme almadan önce, bir arkadaş toplantısında anlatılan bir olaydan esinlenerek yazdığı söylenir. olayda; ava çıkmaya çok meraklı olan bir memurun, bin bir güçlükle para biriktirerek bir av tüfeği satın aldığı ve yeni tüfeğiyle ava çıktığı gün sandala binip her nasıl olduysa tüfeği suya düşürüp kaybettiği, durum karşısında ise üzüntüsünden yataklara düşüp günlerce ateşler içinde kıvrandığı,çözüm yolu arayan arkadaşlarının aralarında para toplayarak kendisine yeni bir tüfek almasıyla ancak memurun iyileştiği anlatılır. bahsi geçen olay anlatılırken gogol dışında herkes ağız dolusu kahkahalarla gülmeye başlar yalnız o diğerlerinin aksine anlatılanlarda gülünecek bir yan bulamaz ve uzun süre düşüncelere dalar. öyle ki; duyduğu andan itibaren kendisini etkileyen belki de içini kemirmeye başlayan bu olayı tam olarak işte bu yüzden sekiz yıl sonra yayınlanan palto'da gün yüzüne vurur.
— —
spoiler — —
öyküde; kendini şerefli bir memur olarak tanımlayan ve güç şartlarda yaşayan, içine varolduğu sistemin, çevrenin ve kişilerin de pek önemsemediği akakiy akakiyeviç'in dramı anlatılır.
akakiy akakiyeviç ismini babasından alan kızıl saçlı, yüzünün iki yanında kırışıklıklar bulunan,yaşamını sürdürmek için yazıları temize çeken ve bunu severek yapan bir adamdır. diğer insanlarla asla sosyalleşmeyen, giyiminden özellikle de üzerindeki eski püskü paltosu yüzünden etrafının alay konusu olan buna rağmen kimseye aldırış etmeden işini yapmaya çalışan biridir. çetin geçen rusya kışlarından birinde dokuz senelik paltosunu yamalatmak üzere bir terziye götürmüş tamir edilmesinin imkansız olduğunu öğrenmesiyle de duruma çok üzülmüştür. çünkü akakiy' in yeni bir palto alacak ne durumu ne de kenarda birikmişi vardır. kendisinden yeni palto dikimi için yardım isteyebileceği terzi petroviç' ten ise ancak para toplaması gerektiği nasihatını almıştır. bunun üzerine para biriktirmek için bir yıl boyunca çay içmeyi , mum yakmayı ve kıyafetlerine dikkat ederek daha az masraf yaptırıp birikim yapmayı başaran akakiy ancak bu şekilde parayı denkleştirmiş ve terzi petroviç' ten kaliteli ve ucuz malzemelerle paltonun dikimine başlamasını istemiştir. paltonun dikiminin bitmesiyle, iş arkadaşları ve çevresinin gözdesi olan akakiy' in paltosu şerefine bir yemek düzenlenmiş ve kutlama yemeğinden hemen sonra nasıl olduysa akakiy gece vakti evine doğru giderken saldırıya uğramış ve paltosu hırsızlar tarafından çalınmıştır. sonrasında paltonun bulunması için ihbarda bulunsa da kimseye derdini anlatamamış ev sahibi aracılığıyla şefinden, onun vasıtası ile de bir bakandan yardım istemekte çare aramıştır. fakat yardım için gittiği bakandan bir güzel azar işiterek evine dönmüş, sonrasında ise doktorların büyük bir buhran geçirdiği tanısıyla yaşadıkları yüzünden hastalanıp üzüntüden yataklara düşmüş ve bu üzüntü ölümüne sebep olmuştur. akakiyeviç'in ölümünden sonra kasaba da yaşayan insanlar onun hayaletinin ortaya çıktığını ve geceleri insanların paltolarını çaldığına dair bir söylenti çıkarmış ve akakiy akakiyeviç'in hayaletinin en sonunda onu azarlayan bakan'ın da paltosunu çalarak hayaletinin huzura kavuştuğuna inanmışlardır.