bu sıcakta sevişmenin çılgınlık olması

mantıklı bir durum. zira insan oturduğu yerde terliyorken; domaltmalı, kovboylu işlere girişecek enerjiyi bulanın amına koyuyorum buradan.

hayatımıza tecavüz ediyorlar sen hala sevişmek diyorsun tek taraflı zevk alıyor amına koduğumun düzeni

su molası mı versek

(bkz: hava sıcak diye sevişmeyenin zerre aklı olmaması) (bkz: bu çağda insanların halen kilimadan haberdar olmaması)

sevişecek insan buldunuz da ayy çok sıcak sevişmeyelim diye vazgeçtiniz he he evet. biz de yedik. yaklaşık 14 yıldır sevişiyorum. hiç çok sıcak diye sevişmediğim olmadı. saçmalamayın rica ederim. bulsanız yanardağ kenarında bile sevişirsiniz.

o zaman şöyle bir istatistik açığa çıkıyor; yaz aylarında çocuk yapma oranı bir hayli düşükken, kış aylarında bir hayli fazladır. teyide muhtaç bu bilgiyi sonbahar ve ilkbahardaki doğum oranlarını mukayese ederek incelemek istiyorum. yok mu aranızda bana bu konuda yardımcı olabilecek yetkili bir kişi? şaka bir yana; tercih meselesidir. hadd-i zatında da gayet tutarlı bir görüştür. bu şey gibi; sigara içmek. çok şükür hayatım boyunca sigara kullanmadım. ama kullanacak olsam öyle her koşulda çatır çutur kullanmazdım. keyfime düşkün biriyim ve kullanıyor olsam da keyfim için kullanırdım. öyle sigarayı ihtiyaç belleyip ona muhtaç olmazdım yani. hele bir de otlakçılık yapanları falan söylemiyorum bile. kendisine saygısı olan birisi o kadar aciz olmamalı. hani lisede okul tuvaletinde sigara içen geri zekalılar olurdu ya, bana inanılmaz tersi bir mantıkta seyir ediyorlardı. karşında deniz, orman ya da dağ manzarası olur. alıp bir dal sigara yakıp keyfine bakarsın. ama tutup da kapısı bile olmayan ve her teneffüs onlarca ergenin leş çukuruna çevirdiği kuytu, havasız ve sıfır estetik bir tuvalette sigara içmek nedir lan? çok değil, biraz ağız tadı ve vizyon be.