---
spoiler ---
alıntıdır. ve sevdiğim bir yazıdır.
---
spoiler ---
-
insanın her şeye alışabiliyor olması, katlanması ve yaşantısının bir parçası haline dönüştürmesini ilginç buluyorum. buna insanın kendisiyle çelişmesini de ekleyebilirim. sanırım kendisine imkansız gelen birçok şeyi deneyimlemesiyle ilgili bir durum bu. benim böyle oldu. buna rağmen daima büyük laflar etmeyi de sürdürüyorum. büyüdükçe, zamana karşı olan pozisyonumuz değişmesiyle, evrilen sadece fiziki mekanizmamız değilmiş, bizi var eden diğer birçok belirleyici alışkanlıklarımız da buna eklenebilir. çelişkili ve durağanlık içindeysek bundan. dünyaya alışamıyorsak bundan.
-
aslında değişen bir şey olmuyor. kurulu düzenin içinde ufak sapmalar dışında geriye kalan bütün ayrıntılar aynı kalıyor. hatta duygular bile. aynı şeylerin etrafında dönüp, birbirimizi tükettiğimiz bu aşırı boş düzen bize kendimizi avutmak dışında pek bir şey sunmuyor. kötüsü, değişime olan inancımız bitmiyor. başta kendimizi değiştirebileceğimizi düşünürüz. sonra bir şeyler olur. ufak da olsa bir şeyler yaşanır. inanç yücelir. benzer zamanlarda çok başka şeyler de yaşanır ve inanç körelir. dibe, en dibe batarız. her ikisinde de kendimize kalırız. her iki durumda da kendimizi yine biz teselli ederiz. müzikle ya da kelimelerle yaparız bunu. imkanı olanlar kent değiştirir. başka yüzlerin ve yapıların arasında kendisini arar. ya da kaybolmayı diler. acıklı olan bunu yine kendisiyle yapmasıdır. düzen size seçenek sunmaz. düzen size kendinizi avutmak için daha önce kullanılmış soru işaretleri verir. yetmezmiş gibi var olanların üzerine başka yanıtı olmayan sorular eklersiniz. bu alışkanlıkların tamamı en nihayetinde rutine dönüşür. sonra bizler buna kader deriz. kanıksanmış, bilinmiş ve körelmiş bir çizginin içinde ufak da olsa bir değişim ararız. biliriz ki, aslında değişen bir şey olmuyor.