bugün
yenile
    1. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      meşrebine göre ters yüz edilmiş bir fincan veya fincan altlığına sabitlenmiş bir adet mumla bile icraate geçirilebilen eylem. birbirinden korkusuz birkaç korkak ile mizansen tamamlanmış olur. -ey ruh! geldiysen üç kere mö de.
    2. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      0tak tak tak - isimdusunuyorum 31.08.2016 14:22:24 |#2987514
    3. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ulan kucukken butun isiklari kapatirdik 'eeey ruuuuh geldiysen bi yere vur' derdik aramizdan bi mal da vururdu sonra kacardik saklanirdik amk
    4. 11
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir ergen aktivitesi. "allah belamı versin kanka ben oynatmadııığğm!" herkes yeminler ediyor ama fincan hareket ediyor. bir de salak salak sorular sorardık. ruhun da işi gücü yok, öte dünyadan gelecek de gökhan, deniz'i seviyor mu onu öğrenip bize söyleyecek! ama eğlenceliydi. sonra birimizin annesi odaya dalar, çarpılcanız şimdi ağzınız yüzünüz yamulacak diye ortamı dağıtırdı. böyle böyle gotik olamadık biz.
    5. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      13-14 yaşlarımda binamızın bodrumunda yapmak suretiyle içe doğru sıçmanın ne olduğunu öğrenmem ile sonuçlanan hadisedir. Denemeyin derim...
    6. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ben korkarım öyle şeylerden ama korkunun da üstüne gitmek gerek dime lisede soyunma odalarında yapardık , soyunma odaları genelde bodrum katta olur, hakkatten de lambalar sürekli kesik kesik yanar söner. Bir gün gene yapıyoruz ama öyle inançlıyız ki hani hepimiz şey modundayız “bu sefer olacak , gelecek birazdan, olacak şimdi” herkes birbirinin eline kentlenmiş durumda ,o kadar fazla odaklandık ki kapıya birinin tüm gücüyle vurması( bence erkeklerden biriydi , ruh değildi) ruhu çağıran arkadaşın osurmasıyla olayı gözümüzde yaşlar kahkahalarla sonlandırmıştık. Yaşlar gülmekten mi yoksa korkudan mı geldi hala sorgularım ;)
    7. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      biz ilk okulda Atatürk'ün ruhunu çağırmıştık. gözlerimizi açıp Atatürk'ün fotoğrafına baktığımızda hepimiz fotoğrafın göz kırptığını gördük. nasılını açıklayamam gerçekliğini kanıtlayamam şu anda da öyle bir şeyin gerçek olabileceğine inanmıyorum ama bunu kendimede açıklayamıyorum varsa yorumunuz 4 küçük kız nasıl aynı gözün kırpıldığını görür bi aydınlatın beni
    8. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      taa amerikalarda 1840'lı yıllarda başlamış bu merak günümüze kadar gelmiş. daha öncesi de vardır da insanları feci şekilde etkileyip akım haline gelmesi sanırım bu tarihlerde oluyor. türkiye camiasında halide nusret zorlutuna"nın babası tarafından başlatılıyor bu tür organizasyonlar. sonra abdülhamid emriyle bu toplantılara katılanlar yakalanıyor falan. ruh çağıranlar da hiç aşk hayatıyla ilgilenmiyor aq sadece sor bakalım ittihat ve terakki cemiyetinin sonu ne olacak, sor bakalım abdülhamid saltanatı nasıl son bulacak? vs.. tek meraklısı da zaten edebiyatçılar değil kazım paşa ali fuat paşa`falan da dahil olmuş bu masalara beni asıl şaşırtan bu oldu. edebiyatçılardan zaten peyami sefa` tam bir düşkünü bu işin (bkz: matmazel noraliya'nın koltuğu ) (bkz: yalnızız ) halide edip, hamdullah suphi tanrıöver hep meraklı isimlerden.
    9. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Küçükken az mı oynamadık, ne varsa eskilerde var...