rostow abimizin teorisine göre ekonomik olarak 5 aşamalıdır.
1- geleneksel yapı; ekonomi hemen hemen sıfır seviyesinde olunduğu için bilimsel ve teknolojik gelişim vasat durumdadır. ee haliyle yapılan tek üretim direkt olarak tarım.. o da fazlasıyla sınırlı. hani bildiğin damlıyor ama göl olmuyor.. marabaysan yaşadın, değilsen yakarsa dünyayı senin gibiler yakar..
2- gelenekselden çıkış; gelişim kıvılcımları baş göstermeye başlar.. bilime, risk almaya ve kar amacı gütmeye eğilim yavaş yavaş kendini gösterir. efendime söyleyeyim; sermaye birikimi hızlanır, sabit sermaye yatırımları artar, eğitim sistemi gelişmeye başlar, finansal/mali kurumlar kurulur ve merkezi bir veri sistemi oluşturulur ve atılan adımlardan verimler alınmaya başlanır.
ee tüm bunlar olurken, aydın sınıf da durur mu, evin içinde dahi çıkartmadığı ayakkabılarıyla mekana giriş yapar.. keza toprak sahipleri de gelişmelere uygun yatırım yapmak için, varlıklarını sanayi ve ticaret üzerine yapmaya yeltenir. kısacası; tarım, ekonomi ya da sanayi alanlarının herhangi birinde gerçekleşen modernleşme, arda kalan diğer alanlar için
karizmatik etki oluşturur.
3- kalkışma; artık ciddi anlamda üretime geçilmiştir. ama tez vakitte istikrar, daha hızlı büyüme ve sağlıklı bir şekilde her daim ayakta kalmak için birtakım radikal kararlar alma zamanıdır. buna uygun araştırmalar ve analizler yapılır. uygun an beklenmeye başlar..
4- olgunlaşma; kendi ekonomik büyümesini kendi sağlayan devasa sisteme artık ulaşılmış ve muhtaçlık hali minimum seviyeye indirgenmiştir. bütün kesimlerde modern teknoloji uygulanır. milli gelirin hatırı sayılır bir kısmı yeni yatırımlara aktarılır. başka ne olur? mesela; gelir artışı, nüfus artışından daha fazladır. ekonomik anlamdaki yüksek büyüme istatistiklerine ulaşılır. bunu da uluslararası ticareti geliştirerek, ihracatı sanayi ürünleri ağırlıklı yaparak, tarımsal nüfus oranını düşürerek sağlar. vs. vs.
5- kitlesel tüketim; en sonunda lüks tüketim filizlenmeye başlar.. bilhassa hizmet sektörü şaha kalkar. bundan sonraki süreçte ülkenin ana gayesi; sosyal güvenliği arttırmak, gelir dağılımında adaleti sağlamak gibi gibi refah seviyesini yükseltmeye yönelik talepleri yerine getirmektir.