yaran sevgili anıları

uzun bir ilişkim vardı tabi çocuğuz o zaman her neyse gelelim konumuza... lise 1 ya da lise 2 deyim istanbulda yaşayanlar bilir banliyo tren vardı bir zamanlar pendik-haydarpaşa çalışan ben pendikten kız arkadaşım ise kartaldan bindi telefonla araştık 2-3vagon ilerimde olduğunu öğrendim ama oraya geçmem imkansız ah tabi elbette imkan buldum maltepe durağında trenden indim tekrar hareket edene kadar o vagona ulaşmam lazım.. her neyse işte indim koşuyorum koşuyorum insanlar bana bakıyor tren hareket etti kız arkadaşımla camda karşılaştık o gidiyor ben koşuyorum insanlar bana bakıyor tam bi film sahnesiydi ama anlatamadım amınakoyim

birgün arabayi park edicem ama zaten geceleri zor görüyorum sokak karanlık pak etcegim yer got kadar konuşuyorda konuşuyor dedim ki ' ne konuştun be aşkım ' 9 kusurlu sözden biri önce güldü. sonra ağzımin tavanina s.cti.

kadiköy sahilde bulusma ayarladık 2 hafta önceden,sosyal tesislerin karşısındayım dedim tamam dedi bende karşısındayım, acaba dedim arka kapısında mı bekliyo ,tamam dedim ,yok ordada yok ,bir daha aradım ,nerdesin salak yoksun dedim ,kızım pendik sosyal tesislerinin ordayım işte dedi ,telefonu kapattım tamam 5 dk ya geliyorum dedim ve gitmedim inşallah arkamdan çok sövmemistir ama salak olan o ben napim(saolsun bir daha aramadı)

sevgilim ben ailem falan tv izliyoduk. çocuklar duymasın vardı. pınar altuğ giymiş mini eteği ekranlardan türk erkeklerini azdirma görevini yerine getiriyo. bende kipirdama oldu. manitaya dedim gelsene 2 dakika. üst kata çıktık. banyoya girdik. git gele başladım ses çıkmaması için her şeyi yapiyoduk. sonra peçete bulamadım tedariksiz başlamıştık manitanin üstüne boşaldım. sonra manitayi sabunlu suyla yıkayıp içeri girdik manitayi cebime koyup pınar altuğ izlemeye devam ettik

bir oglen arasi boyunca off-side olayini anlatmistim ya. sonra butun sinif basimiza toplanmisti bi de hep beraber anlatmistik. 😂😂😂

sevgilimin annesi bizi eve bırakacaktı,aynı mahalledeydik.birbirimizi biliyoruz ama hiç karşılaşmamıştık.heyecanlıyım neyse.arabada bir de annesinin arkadaşı var.bindik arabaya ,annesinin arkadaşı nasılsın canım, dedi. iyiyim sağolun siz,dedim.sonra sevgilim de iyiyim dedi.ve kadın bana dönüp sen nasılsın? dedi. yerin dibine girmek istedim.tanışalı 1 dakika olmuş ben fail.yarılmamış olabilirsiniz ben de hiç gülmemiştim.

genellikle yarmayan anılardır. banyodaki bebek şampuanının varlık nedenini sormuştu da mal gibi kalmıştım. ev arkadaşlarınızı iyi seçin abiler. yarmadı. (ağbi o an orda olsan komikti yia, yeminle.)

ulan ben saçlarımı kestirmedim sırf onun eli değdi diye şimdi başkasını seviyor orası ayrı mevzu..

2 sene önce yazın okullar kapancak falan ama ben deli gibi hastayım çıkamıyom evden, sevgilimle de görüşemiyoruz. evim okulun yakınında sevgilim ve birbiriyle sevgili olan iki arkadaşımız bize geldi makarna yaptık balkonda yiyoruz, ama gayet arkadaşça bi ortam. kapı sesi duyuldu annemin geldiğini fark ettik o ara yakınlardaki ilkokulun bayrak töreni başladı istiklal marşı okunuyo bizim evden de duyuluyo, sevgilim ve diğer erkek arkadaşım ayağa kalkıp saygı duruşunda istiklal marşı okumaya başlamıştı korkudan.

dün gece kafam güzel sevdiğim beyi aradım özelden açtı ilk önce yüzüme kapadı konuşmadığım için tekrar aradım ve bu sefer onunda kafası güzel olduğu için başladı anlatmaya tam 3 saat boyunca o konuştu ben sustum ve o başka bir kızı nasıl sevdiğini nasıl çaresiz ve umutsuz olduğunu ama kızın onu sevmemesinin önemli olmadığını anlattı. o mu çaresiz ben mi bilemiyorum sözlük ama sırf sesini duyacağım diye 3 saat boyunca başka birini anlatmasını dinledim.

14 şubattı (yani olsada olur olmasada aslında ama) hep bi klişe var ya kutlanıyor falan neyse. sabahtan sevgilim mesaj attı "aşkım öğlen seni bekliyorum bak mutlaka gel" diye bende salak tabi dedim kesin bana sürpriz yapacak bu hemen bi hışım kalkıp hazırlandım belki yüzük almıştır diye manikür falan yaptırdım ki hemen fotoğrafını çekip sağda solda paylaşayım altta kalmayayım diye de gittim hediye aldım falan neyse yola çıktım ben işte dakika başı buna mesaj atıyorum işte bu kadar kaldı şu kadar kaldı falan diye (mum falan yakması gerekirse hazırlıksız yakalanmasın diye) ben şıkır şıkır tabi nasıl hazırlanmışım belli değil yüzüme resmen kaçak kat çıkmışım o derece makyaj. apartmanın kapısından girdim merdivenleri çıkıyorum ama kalbim duracak sürekli ay ne yaptı acaba diye kapıyı bi açtı eşofmanlarla atleti çıkmış swetinin altından uyku mahmuru daha salyası kurumamış ağzının kenarında. ben hala bi umut girdim içeri salonda üç küllük üçüde boşalmamış her yer bardak dolu onların içinde de izmarit koltuğun yanında çoraplar başka bir koltuğa atılmış pantolon vs neyse hala diyorum ki acaba başka odaya mı hazırladı ben anlamıyım diye de salonu böyle yaptı polyanna sikmiş sanki iyimserliğe bakar mısınız? dedim çantamı koyayım bahanesiyle diğer odalara bakayım bütün odalara baktım hepsi birbirine girmiş mutfak desen ağzına kadar çöp dolu bide bana demez mi hayırdır aşkım düğüne mi gidiyorsun ehuehue diye ağzını siktiğim. oturdum ben hala bi umut belki sonradan yapar diye bekliyorum yada dışarı çıkarız belki diye. açtı bu ntv sporu iddaa oynamış çılgınlar gibi maç izliyor bende yanında oturmuş onu izliyorum aşkım ya iki bardak yıkasana kola içelim diyor (aslında orda bana bulaşıkların hepsini yıkamamı ima ediyor) kalktım bitane bardak yıkadım geldim al dedim e bu bitane dedi tamam işte ben bunla içicem sende şunlarla iç nasılsa senin bardağın bişey olmaz dedim. ama nasıl sinirliyim varya dokunsalar ağlıcam 5 dk geçmeden yaa aşkım ben bu çamaşır makinesini çalıştırmayı beceremedim kıyafetler birikti bi baksana ona sen anlarsın dedi (ulen göt her zaman sen çalıştırıyorsun anlıyodun da şimdi ne oldu?) tamam bakarım dedim bu ama hala maç izliyor küfür ediyor falan durmadan artık bana öğğk geldi dedim kalk kızım biraz daha oturursan bunu gebertirsin sen hazır masanın üstünde de bıçak varken. çamaşırları yıkadım bulaşıkları yıkadım güzelim canım elbisemin üstünede bi güzel çamaşır suyu sıçrattım her yeri bi güzel temizledim gittim yanına diyor ki ya aşkım ne gerek vardı sanki evi temizlemem için çağırmamış gibi. acıktın mı diye sordu ha tabi akşam oldu bu arada birazcık acıktım dedim (heh dedim şimdi beni yemeğe çıkarcak) ben hayvan gibi acıktım ya dolapta bişeyler olacaktı aşkım hazırlasana sana zahmet demesiyle gök başıma yıkıldı. :( allah belanı versin senin diye nasıl bağırmışsam oturduğu yerden sıçradı ya ne oldu demesine kalmadan çıkıp gittim hediyesinide vermedim. adam resmen beni yemek ve temizlik yapmam için çağırmış :( ertesi gün de arıyor özür dileyecek sanıyorum ki açık renk kot pantolonumu bulamıyorum sen gördün mü demesiyle canlı yayında bayılan melek subaşı kıvamında yere yığılıyorum...

yok.

o zamanlar snapchat yeni çıkmıştı 3 yıl öncesi falan yani insanlar yeni yeni biliyordu benim bi hesabım vardı zaten o zamanlar sevgilim olan kişi de bende açıcam diye tutturdu ama kendisinin sosyal medyayla çok alakası yoktu neyse bu açtı işte bana snap falan attı. ertesi günler oldu bu snapchati kullanmamaya başladı işte ben soruyorum hevesle açtın neden kullanmıyosun falan diye boşver falan diyo sürekli hesabıda kaldırmış telefondan neyse ben çok üstelemedim. bigün benim telefonu aldı snapchatte takılıyor. o zamanlarda hikaye kısmında hikayem değilde öyküm yazıyordu güncelleme gelince hikayem oldu.neyse bana demesin mi telefona bakarak aşkım bu öyküm kim sen nerden tanıyosun diye. allahım krize girdim gülmekten anlatmaya çalışıyorum gülmekten anlatamıyorum. meğer bu hesabı açtığında öyküme snap at diye bildirim gelmiş rehberine de bakmış öyküm diye biri yok ben öyküm kim diye kavga çıkartırım diye de snapchati kaldırmış olayı anladığımda sinirim bozulmuştu aklıma geldikçe gülerim işte böyle gerizekalının biriydi arkadaşlar..

bigün buluştuk işte eve gidicem durağa doğru yürüyoruz ezan okunuyodu caminin önünden geçerken sevgilim döndü telefonunu hırkasını felan verdi bekle geliyorum dedi bende namaz kılmaya felan gidiyo sandım ne alakaysa 15 dk sonra geldi ne çabuk kıldın dedim ne kılması kızım çişe gittim dedi. asdggjsjsskmd hatırladıkça niyeyse anırarak gülüyorum

geçenlerde telefonda konuşuyoruz. ''ben seni severim'' dedim. 'sana yemin ederim' videosu aklıma geldi. tam o sırada 'sakın' dedi ama ben yarılmıştım. yarım saat ben kahkaha attım çenem, karnım ağrıyana kadar. o da benim gülüşüme güldü. şimdi aklıma geldi yine gülüyorum

bir gün okul bahçesinde oturuyoruz, mallık zamanlarım bi konuya sinirlenmiştim oda o gün okulda yoktu, arıyorum böyle bi numara yoktur falan diyor ama çıldırıyorum, engelledi sandım suçlu olduğuda bi konuydu neyse düzeldi aramız bir iki söylicem hep unutuyorum ama whattsapp tanda konuşuyoruz aynı zamanda. bigün yine böyle bi dava arıyorum arıyorum yok çıldırdım, dedim amınakoyayım gittim evinin önüne bağırıyorum çağırıyorum susturmaya çalışıyor falan dedim niye engelliyosunda söylemiyorsun derdin ney falan sonra sakinleştirdi baktı telefonuma aradı falan sonra -salak 0 olmadan kaydetmişin numarayı dedi. ıhıhı diyerek gülebildim sadece.

sokaktaki merdivenlerde oturuyoduk biz, sigara falan içiyodu sonra merdivenlerden bi yaşlı teyze inmeye başladı.ona yardım etmek için kalktı tuttu falan teyzenin kolundan yardım edeyim teyze falan dedi.sonra teyze kolunu çekip ben sigara sevmem yardım etme dedi ajsjsj.bunu der demez ben zaten koptum sjsjs böyle anlatınca komik olmadı ama

eski sevgilimle paü golbahceye düşmüştük asfsffsfsfs

bir buçuk yıllık ilişkimiz bittiğinde ben mahvolurken "seni hiç sevmedim " dedi.

benim babam askerdi sözlük. o zaman lise 3'e geçtim işte tayinimiz çıktı. benim bi sevgilim vardı lise 1'de beni aldatmıştı ayrılmıştık ama ben onu hep çok sevdim. ara ara da görüşürdük. aşkta gurur olmuyor işte; neyse. bi 6 ay felan hiç görüşmemiştik. sonra gideceğim gün mesaj attım dedim ben gidiyorum görüşelim. her zaman buluştuğumuz yerde buluştuk. bi iki muhabbet ettik ayrılık vakti geldi. ben kendime söz vermiştim ağlamayacağım diye. yüzümü avuçlarının içine aldı. alnımdan bi tane öptü. sonra da göğsüne bastı beni. hiç bi şey söylemedi. hiç bi şey söylemesine de gerek yoktu. her şey yalan bile olsa o gerçekti ben biliyorum. insan hisseder çünkü. bi gün tekrar buluşacağız demek ister gibi. o gün o son kez sarıldı bana. arkamı döndüm yürümeye başladım. geriye hiç bakmadım. baksaydım gidemezdim çünkü. başladım ağlamaya. o gün bu gündür ağlarım onun için. 6 sene oldu bi gün tekrar buluşamadık. ben onu sevmekten hiç vazgeçmedim o da beni sevmemekten. ama hala inanıyorum. çünkü her şey yalan olsa bile o gerçekti biliyorum.

yürürken ufak bi velet arkadan gelip gelip tekme atıyor şimdi ananı laciverte boyadım diyip kulaklarından kaldırmıştım kızanı kız demişti nabıyosun o benim kardeşim aq

(bkz: artık yapamıyorum ayrılalım mı) evet, bu epey yardı vakti zamanında.

henuz birkac hafta olmustu.telefondan 1-2 saat opusme vb. olaylari konusmustuk ve iliskimizin ilerleyen aylarinda bu tur seylerin olmasina cok onem veriyordu.bir sonra ki gun dogum gunuydu ve sabahtan bulusup sahile gitmistik romantik anlarin tam ortasinda gunesin gozlerine gelmesiyle gozlerini kisip kafasini biraz havaya kaldirmisti ve haci bu yanlis anlasilma uzerine ben kizin cilekli rujlu dudaklarindan optum tabi bu baya bi uzuldu sinirlendi. neyse aksamina dogru lux bir mekana(huqqa) gidicektik ortak arkadaslarimizla, ne ara oldu bilmiyorum ama herkesin bu olaydan haberi vardi. neyse mekana bir girdik tabii bizde nerde o kadar para direkt kullanmasini bilmedigim tablet menuden arkadas yardimiyla en ucuz seylere bakiyodum ve malum arkadas durumumu bildiginden en ucuz sey olarak gordugu cilekli limonatayi onerdi. cilek sevmedigimi soyledikten hemen sonra kiz arkadasimin "sabah oyle demiyodun ama" demesiyle masa koptu ben ise ahmet kuralin agir hakaret uzerine donustugu bebege donusup icimde yankilanan inga inga sesleriyle disariya gulmeye zorlanmistim bu da boyle bir animdir