ortaokuldaki türkçe sınavındaki 30 puanlık kompozisyon

Ne hayat hikâyeleri yazılmıştır bu kompozisyonlara varya. Kuzenim öğretmen de o gösteriyordu. Şahsen bende yazmışımdır.

bir insan hep mi 30 puan alır. millet edebiyatcıya mı veriyon diye soruyodu bana o derece yani

hiç kısa tutamazdım, çok fazla zaman harcardım bunu yazmak için.

fb yandexe girip bakıyordum. hocam da her seferinde 31 veriyordu. fbli olmak budur işte

Sınava 30 puan geride başlamama sebep olan bölüm. Tamam kendimizi ifade edelim yazalım çizelim ama 40 dakikalık sınavda 10 küsür yaşında çocuktan 3 paragraf kompozisyon istemek nedir yahu. Şimdi düşündüm de içim ürperdi.

ilk aşk acımı anlattığım bir sınavda tam puan almıştım.

taş gibi yazardım ama en fazla 25 alabildim. bizde 30 değil 40 puandı. bi kere 20'yi gecebildim zaten en fazla 80 alabiliyordum. 7 ve 8. sınıflarda türkçe'nin hepsini doğru yaptıktan sonra mezun olunan gün hocaya bu nedenle laf sokmuştum.

millet o soruya geldigi an yazardi ben sinavin bitmesine 20kala o soruya gelir 5 kala yazmaya baslardim mk (ne yapiyim aklima bise gelmiyo aq)

bu duruma ne kadar küfür etsem az. hatta birazcık edeyim dedim birazcıkla kalmadı çok küfür çıktı ağzımdan o yüzden etmicem. öncelikle şunu belirteyim ki türkçe sınavlarının kompozisyon sorularından hiç puan alamamış bir insanım yani 5-6 puan değil direk 0 alıyordum hatta şöyle söylüyüm ki 4-5. sınıfta türkçeden 30 falan alıyordum lan ben asdfasf neyse salak bir hocamız vardı adıda nisaydı hiç unutmam aramızda da böyle karşılıklı bir nefret ilişkisi vardı. böyle gözleride bi değişik bakardı gözlerine bakmaya korkardım o salaktan sonra benim türkçeyle yıldızım hiç barışmadı ne dil bilgisi ne o ne bu her şeyinden nefret ettim bidahada kompozisyon yazmamaya yemin ettim. (bkz: inşallah de, da yı düzgün kullanmışımdır ehehehe)

üniversitede yerini 50 puanlık dilekçe örneğine bırakıyor.

yedinci sınıftayken "en sevilen arkadaşa söylenmek istenenler" diye o dönem dershanede hoşlandığım tuğba'ya yazdığım paragraftan tam puan almıştım. sonra şuursuz hocamız adımı vermeden yazdığım paragrafı sınıfta sesli okumuştu.

yirmi sekizden az aldığım görülmemiştir:3 gurur kaynağımdı herkes batarken tam puan almak sksjhslneal

garanti gelen 30 puan demekti.

ahahah herkeste aynıymış demek ki (bkz: geçmişe götüren başlık)

ortaokulda hiç beceremezdim kompozisyon yazmayı. bi konu verip bunla ilgili bi şey yaz deyince ne yazayım ki diye düşünür bulamazdım. şimdi olsa yok ederim rahat 40 puan alırım

cast away filminin özetini yazmıştım hoca 25 vermişti güzel yazmışsın demişti :)

İlkokuldan beridir sadece Türkçe notum 5'ti. Matematik, hayat bilgisi bile 2 iken Türkçem baya iyiydi. O yüzden ortaokulda da o kompozisyonları çok severdim, tam puan alırdım. Her gün Türkçe sınavı olsun isterdim

of of of. kendime yazdıktan sonra 3 kız arkadaşıma da yardım ederdim. efsaneydi. ordan giriş ordan gelişme bi başlıyordum tıkır tıkır yazmaya, hocam geliyor bu kelimeyi nerden öğrendin diyor. ben gözünün içine bakıyorum, ne düşünüyor diye, güzel bir uygulamaydı bence. ama bir yandan hep şunu düşünürüm; keşke bunun toplum içinde konuşulduğu, seminer-sunum versiyonunu yapsaydık da çocukken biraz özgüvenimiz gelişseydi..

nasıl yazar oldum anlatıyorum

Valla ben onları hâlâ yazıyorum yaa max 50 aldık şimdiye kadar bakalım hayırlısı