üst not: bu entiriyi yazma nedenim 3. paragrafta bahsi geçen iddiadır. demin bir arkadaş ile ırk, köken, menşei ve milliyet üzerine bir tartışmaya girmek üzereyken bana "len siz türkçüler kızılderililerin türk olduğunu iddia ediyorsunuz, daha ben sizin zihniyetinizdekilerle ne konuşabilirim ki mq herkes türk zaten dimi ehehe" gibi bir tümce kurunca dellendim ve sonucunda bu entiri doğdu. tabi entirinin doğmasından önce o arkadaşa ve cahilliğine bir güzel saydırdım. saygı ve sevgilerimle, iyi okumalar.
üst not editi: ayrıca reha oğuz türkkan'ın kızılderililerin türk olduğu iddiasını da yazacağım. fakat şimdi değil. çanakkale'ye gittiğimde yazacağım. o iddiayı içinde barındıran kitap şu an çanakkale'deki evde çünkü.
bütün kitaplarını okumuşumdur herhalde kendisinin. yazılarının birçoğunun uçuk olmasının yanısıra, gerçekten güzel ve sağlam yazıları da mevcuttur. gerçekten çok samimiyetsiz birisidir.
uçuk olanlara bir örnek vermek gerekirse, kızılderililerin türk olduğu iddiasını ilk öne süren bu arkadaştır. reha oğuz'dan daha önceden yazılmış başka bir türkçü kaynakta böyle bir iddiaya rastlamadım. bu iddia en uçuklarından biridir fakat buna benzer sürüyle iddiası vardır.
bir üst entiride yazdığım gibi, doğum tarihini 3 mayıs olarak değiştirmiştir. fakat bunun amacı tamamen primdir. yine de o araya kaynayan birkaç sağlam yazı hatırına ad gününü kutlamıştım uçuk arkadaşın.
bu uçuk iddialar bir nevi kabul edilebilir, fakat sıçıp sıvayamadığı bir-iki olay var. bunlardan biri,
hüseyin nihal atsız'ın tabiri ile
5 ikinciteşrin 1942'de çıkmağa başlıyan gök börü dergisinde "hesap veriyoruz" başlığını taşıyan, fakat iyi hesap veremeyen o yazısıdır. bu yazı
cihat savaş fer imzasını taşımaktadır. fakat reha oğuz türkkan'a aittir. yine hüseyin nihal atsız'ın kalemi ile yazının özeti şöyledir:
1- reha oğuz türkkan'ın çevresinde 1935'te toplanmış olan ülkücüler kendilerine "bozkurtçular" diyerek ortaya atılmışlar ve ölmüş olan türkçülüğü diriltmişler.
2- eskiden türkçü diye tanınan kimselere başvurarak yardım dilemişlerse de, ben de içlerinde olduğum halde, herkes çekinmiş. hatta ben onların çıkaracakları dergide eski şiirlerimin başka bir imza ile neşrine razı olmuşum( yani onların dergisinde imzamın bulunmasından korkmuşum).
3- nihayet bunlar dergilerini çıkarıp türkçülüğü muzaffer kılınca hepimiz bu nimetten istifadeye koşarak onlara katılmışız. ben de o zaman yazılar yazarak, bozkurtçuların beni reklamları sayesinde meşhur olmuşum.
4- ben, iradesi zayıf ve şehlik malihulyasına saplanmış birisi olduğum için bir gün
ismet rasin'in otomobili ile yaptığımız bir gezintide onlara şef olmayı teklif etmişim.
5- türkçülüğün bozkurtçular eliyle muzaffer olduğunu gören
orhan seyfi ile
yusuf ziya da reha oğuz'un teşvik ve yardımı ile
çınaraltı dergisini çıkarmağa başlamışlar.
6-
ismet rasin,
bozkurt'a menşei şüpheli paralar bulduğu ve türk ırkından olmadığı için aralarından çıkarılmış.
7- ben, bozkurtçular sayesinde meşhur olduktan sonra aralarından çekilmiş ve bana şeflik vermedikleri için onlara düşman olarak ankara'ya aleyhlerinde ihbar yapmış ve bozkurt'un çıkmamasına sebep olmuşum.
8-
nurullah barıman bozkurt'un parasını yediği için atılmış.
9- şimdi türkçülük bu zararlı şahıslardan temizlendiği için artık yolunda hızla yürüyecekmiş.
***
yazıdaki bütün alıntılar, hüseyin nihal atsız'ın, reha oğuz türkkan'ın, çınaraltı dergisinde cihat savaş fer imzasıyla kaleme aldığı
hesap veriyoruz adlı yazıya cevap olarak yazdığı
hesap böyle verilir adlı yazıdan alıntılanmıştır. atsız bu yazısında yukarıda maddeler halinde yazılan bütün iddialara cevap vermiştir. ve bütün bu yalan iddiaların gerçekte nasıl olduğunu bütün çıplaklığıyla ortaya dökmüştür. fakat bu yazı gerçekten çok uzun olduğu için şu an yazamıyorum. internette bir yerlerde elbet vardır fakat uykulu olduğum için yanlışlar varsa anlayamam. o yüzden riske girmiyorum. uyuyup uyandığım zaman, eğer üşenmezsem,
hesap böyle verilir diye ayrı bir başlık açıp oraya bütün yazıyı yazacağım. yinede söz vermiyorum tabi. üşenebilirim.