bugün
yenile
    1. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      en güzel sahnesi '' o ara golü yemişiz haberimiz yok ''
    2. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      süper film. defalarca izlemişimdir. her seferinde, gülüp, eğlenip, hüzünlenmişimdir. (bkz: o ara golü yemişiz haberimiz yok) (bkz: şerefsizim benim aklıma gelmişti)
    3. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      izledikçe efsane replikleriyle güldüren efsane film. (bkz: vizontele replikleri)
    4. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "zeki müren de bizi görecek mi" repliğiyle akıllara kazınmış dev bir eserdir. dev eser diyorum, zira oyuncu kadrosu, verdiği mesajlar, senaryosu akıllara zarar kalitededir.
    5. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yakin arkadasimla ikide bir "kari benle gonustu" dememize sebep olan film. turk sinema tarihinin gormus oldugu en kaliteli oyuncu ekibine sahip filmler arasinda basa oynar
    6. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      mizah ve dramı içinde barındıran nadir filmlerinden biri.
    7. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bende diyorum beni nerden tanıdı meğersem künyeyi görmüş. en sevdiğim replik
    8. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ömer faruk sorak'ın yönetmenliğini yaptığı, anadolu ya televizyonun gelişini anlatan filmdir. vakti zamanında izlediğim röportaj'da yılmaz erdoğan oyunculara rollerinin 3 4 ay öncesinden verildiğini, kıyafetlerinin tamamıyla kendi ölçülerince dikildiğinden bahsetmişti, role adapte olmaya yönelik bu davranışın meyvelerini de film vizyona girdikten toplamıştı kendileri.
    9. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      televizyon ilk açıldığında spikerin "iyi akşamlar" demesine "iyi akşamlar canım" diye içten bir cevap verilmesi belki de en içten güldüren sahnelerinden biridir. ülkenin televizyona bakış açısını o yıllarda iyi anlatılmıştır. devam filmi orjinali kadar iyi olamamıştır. (bkz: vizontele tuuba)
    10. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dün gece yeniden izledim. kusursuz bir film. koca filmde sırıtan tek sahne erkan can'ın peltek hoca karakteri. o olmasaymış da olurmuş. ayrıca; --- spoiler --- oğlunun şehit olduğunu duyan satı ana ve reis beyin olaya verdikleri tepkinin olduğu sahne türk sinema tarihinin en iyi sahnelerinden biridir. altan erkekli evde rakı içerken kamera hiç kopmadan evin çatısına çıkar ve orada satı ana beyazlar içinde namaz kılmaktadır. tüyleri diken diken ediyor o sahne. --- spoiler ---
    11. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      şöyle efsane bir kamera arkası görüntülere sahip. link
    12. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
    13. -1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      'cazım, sen askerliğini yaptığında çanakkale yunan toprağıydı değil mi?'
    14. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      oğlun tanımazsın ! =))
      0kanka telepati yapalım ben diğerini yazarsın sandım :) demek ki ne yapamıyormuşsun iki satır yazıyı yazamıyormuşsun :) - cokdaseyyapmamaklazim 30.10.2016 23:30:42 |#2863269
      0kanka ama o replik ' tuuba ' filmdeydi... ama şunu yazabilirdik bak... beni övme =) - gozluklusirin 30.10.2016 23:32:38 |#2780604
    15. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      be amınna godoooom.
    16. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      naber lan işe yaramaz?!
    17. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
    18. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
    19. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yıllar geçse de eskimez
    20. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yılmaz erdoğan'ın senaryo ve yönetmenlik başarısı, bkm'nin şampiyonlar ligi kadrosu kalitesindeki oyuncu kadrosu ve ömer faruk sorak'ın görüntü yönetmenliği / yönetmenlik konusundaki ustalığının harmanlanması ile oluşan nefis film. hikaye çok naif. senaryo içinde güldürü ve drama öğeleri yerli yerinde kullanılmış. türk sinemasının o dönemi bakımından prodüksiyonu da çok iyi. en kaliteli türk yapımları arasında ilk 5'e rahat girecek film.
    21. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "peki zeki müren de bizi görecek mi?" repliğinin ardından ev arkadaşımla aynı anda "efsane replik!" tepkisini verince kaçınılmaz bakışmalar ve gülüşmeler 😂
    22. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      vizontele diyince aklıma radyoda her çeşmi siyahı çaldığında emin'in radyoyu alıp annesinin mezarına koşması geldi (bkz: sermayem derdimdir servetim ahım )
    23. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Evi taşıdım. Kablolu tv'den kanal ayarlamaya çalışıyorum. Kanallar gelmiyor. Gelirse bağıracak. Zeki Müren'de bizi görüyor mu? Diye... ...
    24. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Benim bir hatun var, Feri Cansel’e benzediği için, ben Feri diyorum. Asıl ismi Gülşen. Arkadaşları da Münevver diyor. Yalnız kaldığımız zaman da ben kuzu diyorum
    25. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      İnsan memleketini niye sever, başka çaresi yoktur da ondan.
    26. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (bkz: Trt 1) 'de yeniden izliyorum da, böyle bir kadro bir daha toplanamaz ne yazık ki, çok güzel.
    27. 9
      +
      -entiri.verilen_downvote
      --- spoiler --- 2000'lerin başında küçük vilayetlerde ya da ilçelerde falan yaşayan insanlar bilecektir bu duyguyu: abuk subuk bir kanalda bile olsa şehirle ilgili bir haber/tanıtım/gezi/program vs. yapıldığı zaman insanlar birbirini arayıp haber verirdi. hatta bazı belediyeler durumu abartıp öncesinde şehir hoparlörlerinden bunu halka ilan ederdi. insanlar yayın saatini kaçırmaz, kimsenin kaçırmasını istemez ve eş dost birlikte, yaşadıkları bu küçük kentin 10 dakikalığına bile olsa ulusal bir kanaldan yayınını izlemek isterdi. bu davranış biçimi çok ilginç bir güdü. bunun taşra insanı olmakla ve 90'lardan miras kalacak bir biçimde televizyonun hayatlarımızda nasıl yer ettiğiyle alakası var. ben küçükken bir akrabamızın evinde televizyon olmamasını acayip garipsemiştim. televizyonun olmadığı bir evde vakit nasıl geçer, o sessizlik nasıl giderilir anlam veremezdim. çünkü bizim evde bir dönem; izlensin ya da izlenmesin uyanınca ilk televizyon açılır, sabahtan akşama kadar açık kalırdı. televizyonun anlamı birçok evde olduğu gibi büyüktü. bizi, o küçük hayatlarımızı gerçek dünyaya bağlayan yegane araçtı bir zamanlar televizyon. en azından 2000'lerin başına kadar bu böyleydi. "şu anda tüm türkiye bizi izliyor" lafı bir zamanlar gerçekten anlamlı bir laftı. yaşadıkları dünyanın televizyona taşınmasını coşkuyla karşılayan taşra insanı, tam da bu illüzyonun etkisinde hareket eder. bu nedenle vizontele filmi türk sinemasında alternatifi olmayan bir yerde duruyor. muhteşem ve kıymetli bir işe imza atmıştır o dönemde yılmaz erdoğan ki bir benzeri daha yapılamadı. modern türk'ün modernleşme öyküsü hakkında da ilginç bir meseleye değiniyor. işte bu yüzden taşra insanı için böyle bir aygıtın içerisinde kendisinden bir şeyler buluyor olmasının anlamı büyüktür. televizyon gerçek dünyaya açılır. seçimler olur, savaşlar çıkar, büyük felaketler yaşanır, uluslararası turnuvalarda yarışılır, popstarlar milyonların gönlünde taht kurar, en kral aşklar -tam olarak yerini bilemediğimiz yerde- orada yaşanır, acının da sevincin de en görkemlisi burada, yaşadığım bu küçük dünyada değil, içine giremediğim başka bir fanusun içerisinde yaşanır... bunlar gerçek dünyanın gerçek hikayeleridir ve bu hikayelerin mimarları arasında 5 kişilik bir ailenin fertlerinin yeri varla yok arasında bir şeydir. sana bu hikayeye şahit olma vasfı verilmiştir sadece. evin içine kadar girmiş bir propaganda aracı vesilesiyle onlardan daha gerçek olduğumuza ikna olamayız. gerçeğin şahitleriyizdir sadece. eğer türk askerleri sınır ötesi harekatı düzenliyorsa bu gerçek bir hikayedir. ama senin hikayen değildir. kendimi tutmasam bu entryi vizontele entrysine çevirebilirim. filmde bu olay çok güzel işleniyor çünkü. filmin sonunda belediye reisinin oğlu kıbrıs harekatında şehit oluyor. bak sıradan bir köylü bile değil. belediye reisi bu adam. komutan arayıp evladının kıbrıs'taki şehitliğe defnedildiğini haber veriyor ve filmde şu cümle geçiyor gerçekten; "koskoca paşa herkesi arar mı? belli ki sevdirmiş kendini orada komutanlarına" ... müthiş bir detaydır bu. her izlediğimde bu detaya takılır ve filmi durdururum. "nasıl ya?" oluyorum hep. altan erkekli sağ olsun 10 saniyelik sekansta öyle gerçek bir adam oluyor ki tüylerim diken diken oluyor her seferinde. o sahnenin bendeki anlamı şudur; taşra insanının dünyası alabildiğine küçük, alabildiğine kısır bir dünyadır. halbuki televizyonun anlattığı hikaye gerçek hikayedir. "koskoca paşa" da elbette bu hikayenin gerçek kahramanları arasındadır. en azından bülend ecevit kadar! şu meşhur fillerin savaşındaki çimenlerin ehemmiyetsizliği meselesine en çok inanan, taşra insanıdır. o dönem televizyon öyle büyük bir hikaye anlatır ki insan kendisine o hikayede bir türlü rol bulamaz. etkisiz ve önemsiz taraftan gerçek ve etkili tarafa geçmek için evladın canından da olsa belki sevinç ya da gurur değil ama tam olarak tanımını yapamadığım bir tatmin duygusu kaplar insanın içini. "var olduğunun hatırlatılması" tatmini. --- spoiler ---
      2Şehit oğlunun haberini televizyonda gördüğü için televizyonu gömmesi - eaglegodz 30.05.2020 22:02:29 |#3793455
      2çok iyi film cidden.. - devriksekiz 30.05.2020 22:03:37 |#3793428
    28. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Sinemadakiler bizi kısık sesle görmüyor mu diyen dayı favorim.
    29. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ömer Faruk Sorak ve Yılmaz Erdoğan'ın yönettiği film serisi. Saat 20.00'de TRT1'de oynayacak. Belki izlemek isteyen olur.
    30. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Yılmaz Erdoğanın kariyerinin zirvesi gibi bir oyunculuk sergilemiş sinema filmi. Resmen adam yaşıyor deli emini.
    31. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Mükemmel bir film ya. Trt 1 de denk geldim konusu, filmin akışı ve karakter seçimleri efsane.
    32. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Peki Zeki Müren de bizi görecek mi?
      1Sinemadakileri sizi görüyor mu ? - yarabandi 07.01.2021 21:52:57 |#4075853
    33. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Hiç sıkılmadan izleyebileceğim tek film. Muhteşem senaryo ve bu senaryoyu tamamlayan karakterler fevkalade olmuş. (bkz: Karınca filmi çok beğenildi )
    34. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      -deme öyle emin senin baban şeyhdi - benim babam nereden şeyhdi , benim babam şerefsizin tekiydi
    35. 23
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Şu sahnede Şafak Sezer'in tokat yiyeceğinden haberi yokmuş. Çekimden önce Cezmi Baskın ile Yılmaz Erdoğan konuşmuş, tokat işin içine öyle girmiş. Yalnız Şafak Sezer'in hiç "noluyo abi" demeden oynamaya devam etmesi 10/10 olmuş. Kaynak: Yılmaz Erdoğan ile Öğrence
    36. 13
      +
      -entiri.verilen_downvote
      en sevdiğim yerli filmlerden. izleyecek bir şey bulamadığımda ya da tanıdık bir mahalleyi gezme hissi geldiğinde açar, replikleri sesli tekrar ede ede izlerim. yılmaz erdoğan'ın şiirde olduğu gibi senaryo kalemine de cidden hayranım. "doğu'da bir köye televizyon gelir ardından olaylar gelişir" yani arkadaşlar şu cümle kolay okunuyor ama baktığınızda gerçekten muazzam bir fikir. diyaloglar, çekim, karakterler falan uff bahsetmiyorum bile. --- spoiler --- mesela bir detay örneği gerçek olduğu şüpheli ankara anılarından sık sık bahseden karakterimiz fikri'nin, yine bir pavyon anısını anlatırken 1.05. dakikada bileğindeki çorap izini kaşıması. olum çok iyi detay değil mi? yanılmıyorsam cem yılmaz da bunu bir programda anlatmıştı, nispeten gıcık ve iğrenç bir karakter olmasını yansıtmak için doğaçlama bir hareket yapmış kendince. --- spoiler ---
      2100 kere izledim ilk defa sen diyince fark ettim. - fakiiir 14.02.2022 02:14:46 |#4323099
      1yeni detay yakalarsan yeşillendir he - maggie 14.02.2022 02:23:02 |#4323108
      3gerçekten süper film. Hemen tebessüm ettiriyor herhangi bir sahnesi. - devriksekiz 14.02.2022 02:47:27 |#4323128