türkülerde geçen vurucu sözler

gittiğin yol çok mu uzak, dönülmeyen yerde misin?

"zülüflerin kemend etmiş yar boynuma taktı geçti..."

daha senden gayrı aşık mı yoktur nedir bu telaşın, vay deli gönül

gönlüm hep seni arıyor neredesin sen

ölüm olsaydı ayrılık olmasaydı.

varlığın şiire benzer

her seyi al bana beni geri ver bir sansim olsun baska yer baska zaman sensiz omrum olsun...

dombul dombul memeler açıklama yok

iki damla yaştan başka ne'm kaldı?

bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

sözcüklerim varmıyor uzaklarına birer birer düşüyor bütün öpmelerim ağır yenilgiler alarak adresinde yokluğunu kıyamet bilerek sadece susarak özlüyorum hiç tanımadan ne garip sadece susarak özlüyorum seni hiç tanımadan ne garip sense uzak çok uzakta bir “deniz” gibisin resimlerde

cahildim dünyanın rengine gandım hayale aldandım boşuna yandım seni ilelebet benimsin sandım ölürüm sevdiğim sebebim sensin evvelim sen oldun, ahirim sensin

rızkımı veren hüda'dır,kula minnet eylemem

tatlı dillim güler yüzlüm ey ceylan gözlüm gönlüm hep seni arıyor neredesin sen (bkz: neşet ertaş)

al basmadan donu var... hep etkilenmişimdir.

benim bu halime ağlamayan yar daha ağlamasın öldükten sonra

güzelliğin on para etmez şu bendeki aşk olmasa

sen beni sevseydin arar bulurdun, zülfün tellerini bağlar dururdun, madem ayrılıktı soysuz senin muradın, niye beni ataşına yandırdın. niye beni ataşına yandırdın...

yazımı kışa çevirdin karlar yağdı başa leylam

bu sevda başımdan ırılmaz dedi aşkın deryaları durulmaz dedi her güzele meyil verilmez dedi bir baktı yüzüme güldü gizlendi / aşık veysel

kalpten kalbe bir yol vardır, görülmez

sen beni gönlünce mutlu mu sandin bende gulemedim yalan dünyada

beni burada arama anne adımı kapıda sorma anne saçlarına yıldız düşmüş koparma anne aglama

senin ile ben olacak sandim

aşk kağıda yazılmıyor mihriban

benim gibi aşka düşen var mıdır? yaz günü başıma yağan kar mıdır?

''yarim derdini ver bana dermanın olayım senin''

eminem'un yüzünden bir cinayet işledum, ey gidi arkadaşlar ceza-i idam yedum

yazımı kışa çevirdin karlar yağdı başa leyla'm viran oldu evim yurdum ne söylesem boşa leyla'm

yar bir ateş attı önül teline,yanıp kül olmaktan başka çare yok.

korktuğum başıma geldi duydun mu ben seni bir türlü unutamadım aradan kaç mevsim geçti saydın mı gel seni bir türlü unutamadım sensizlik öyle zor öyle zalım ki i̇çimde bir yerler kanıyor sanki bir başka yüreğe yar olamam ki dön seni bir türlü unutamadım

"süt emerdin gündüz gece unuttun ya büyüyünce bu işte tıpkı öylece unutursun mihriban'ım" (bkz: abdurrahim karakoç)

"kader bize gülmüyor elden birşey gelmiyor.."

"bırakıp getti bu ne devrandır, dünya gözümde kerbeladır" (bkz: nemrudun kızı )

"bahar geldi geçti sen gelmez oldun. "

Yazık şu genç ömrüme (bkz: hüseynikten çıktım şeher yoluna )