sevgiliyle tanışma şekilleri

Sanal alemden değildir. Özellikle sözlükten hiç değildir. Reel alemle de bir bağlantısı bulunmamaktadır

(#4516830) - (#4516866) abooo kaos kokusu aldım! şimdi bu iki entriye istinaden cokomelli ile astalavesselam sevgili miymiş? allaasen aşklı meşkli bir başlıkta detaylı entri girin. ben çok seviyorum aşk hikayesi. gör bunları turkuazgibi gör! siz hala guglepiley'le ne olduğunuzu saklayın.

şu an bir sevgilim yok o yüzden bu başlığa olan en son sevgilimle tanışma hikayemi yazacağım. ben bir otelde yerseniz resepsiyonist olarak çalışıyodum. ama o otelde ben mesaide olmadığım zaman her şey birbirine giriyordu ve genelde akşam 4-12 vardiyasını yapıyordum. haftanın bir günü akşam 8 sabah 8 bir günü de sabah 8 akşam 8 vardiyası atıyordum izinler dönsün diye. otelin otoparkıdır akşam oda servisidir her şey benden soruluyordu. akşam 8 sabah 8 yaparken kahvaltısı da benden soruluyordu tabii ki. müdür gibi bir şeydim. zaten herkes arkadaştı. akşam 8 sabah 8 olduğum bir gün yarın yeni eleman başlayacak kahvaltıya yardıma gelecek sabah da kafeyi açacak dendi, peki dedim. cinsiyetinden kim olduğundan hiç haberim yok tabii. neyse sabah 6 buçuk gibi çayı koydum, hazırlanmış kahvaltı tabaklarını masalara diziyordum ki bir kız girdi içeri günaydın diye. daha açmadık dedim, aa yok ben yeni elemanım dedi. aa dedim hoş geldin böyle böyle böyle yapılacak her şey hazır zaten. o gün farkında olmadan sevgilimle tanışmıştım. ama ne en ufak bir hoşlantı, ne bir o gözle bakma falan hiçbir şey yoktu. otelde benim gibi herbokolog olan ve kafeden sorumlu olan arkadaşımla konuşuyorduk anlaştınız mı anlaştık şöyledir böyledir diye. sonra o yasaklı cümleyi söyledi. ulan güzel de kız sizden olur ha dedi. dedim ki lan bi siktir git ne alaka. niye dedi anlaşmışınız da bak, dedim ki oğlum iş yerindeyiz olur mu böyle şeyler? goygoya vurduk geçtik. ama bu konuşmayı yaparken atladığımız bir şey vardı... ben yine 8-8'dim ve sabah yine o gelecekti. ben akşam düşündüm biraz dedim ki olmaz lan saçmalama. neyse sabah oldu o geldi beraber kahvaltıyı hazırladık. beraber kahvaltı ettik. iki iş arkadaşıyız sonuçta. günler böyle geldi geçti. daha sonra yan eczanedeki yavşak bir kalfayla takılmaya başladı. kahve içiyorlar sohbet muhabbet ediyorlar, bazı günler de iş çıkışları beraber sahile vs. gidiyorlar. o günlerin birinde ben anladım onu ne kadar seviyormuşum. böyle platonik gitti gitti gitti taa ki önce yılbaşına sonra da 2022'nin sevgililer gününe kadar. yılbaşında patronlar benimle onu misafir karşılamaya koydular salonda da program var. otele gran tuvalet giyindim gittim ben tabi devraldım mesaimi oturuyorum resepsiyonda. sonra sokaktan birisi geçti ama ben bu birisini tanıyorum. önce kafeye girdi kafedeki arkadaşım direkt o gelmeden benim yanıma geldi. oğlum sana bu kıyağımı unutma dedi. çünkü o ayarlamıştı karşılamada onun da olmasını. sonra bütün ihtişamıyla içeri girdi. bak en hafif tabirle şöyle anlatabilirim. dilim tutuldu dilim. mantıklı konuşamadım 1-2 dakika. sohbet muhabbet ettik akşam boyunca, misafir yönlendirdik salona. sonra akşam 11 gibi o da salona eğlenceye katıldı. bizim garson arkadaşlar hem eğlenip hem çalışıyorlardı çünkü. 12 buçuk gibi ben de devrettim vardiyayı indim salona, bizimkinin yüzü düşük. ne oldu dedim. çocuk bunu zorla evine götürmeye çalışmış o da yolu vermiş. bak dedim boşver, bugün yeni yılın ilk günü. dilek dile kabul olur elbet. hem nasıl başlarsan öyle gider derler böyle üzgün mü geçirmek istiyorsun bütün yılı mutlu ol diye telkin ettim. ondan sonrası bende yok felaket sarhoş olmuşum, o eve gitmiş. ben ertesi gün gözlerimi otelin bir odasında açtım ve saat akşam 5 buçuktu. mesaide olmam gereken saat yani. giyindim bir resepsiyonun oraya gittim bir baktım bizimki resepsiyonist diğer arkadaşla oturmuş sohbet ediyor. geldiğimi görünce bana bakıp gülümseyip iyi misin iyi görünmüyorsun dedi. iyiyim iyiyim dünkü halimi görmediğin için teşekkür ederim dedim. 6 buçuğa doğru kendime gelip vardiyamı devraldım. böyle bitti o gün ondan sonra ben buna sürekli bir şeyler yazmaya başladım telefonumun notlar kısmına. gösteriyorum bizimkilere falan kızın haberi yok tabii. sevgililer günü geldi çattı. 13 şubat günü de yemek yemişiz otelden arkadaşlar olarak hep birlikte ve bir arkadaşımızın evine geçip orda kalmışız. aslında bütün şartlar elverişliydi. o da bana ortalar yapıyordu ama ben hepsini hakan balta gibi rövaşatayla uzaklaştırıyordum. çünkü kırmak istemiyordum yılbaşından olan olayı da bildiğimden. öyle uyuduk uyandık sevgililer gününe giriş yaptık. resepsiyonist arkadaşla ikisi sabah kalkıp işe gitti. ben de akşamcıyım. saat 10 civarı ısrarlı bir şekilde telefonum çaldı. arayan resepsiyonist arkadaş dilaraydı. hemen bir çiçek alıyorsun o notlara yazdığın notların en güzelini de kağıda yazıyoruz bugün bu işi bitiriyoruz dedi. tamam deyip fırladım evden tabii. çiçeği aldım otele geldim. yazısı en güzel olan arkadaşımız kaan da yazıyı yazdı çiçeğe iliştirdik ve onu çağırdılar otele. bana da sen kaybol dediler. otelin arkasındaki çocuk parkında 15 dakikada 5-6 sigara falan içtim heyecandan. gel diye aradılar sonra. gidişimi hatırlamıyorum uçtum sanki. geldim bir gerginlik var ortamda. siz bir kafenin üst katına çıkın dediler. çıktık ve bana sarıldı. ben de senden hoşlanıyordum da söyleyemiyordum falan dedi ve biz başladık. o günden sonra bende bir unutkanlık sorunu da başladı tabii işle alakalı küçük ama hayati birkaç detayı unutuyordum sürekli. 5-6 ay sonra benden çok anlayışlısın diyerek(gerçekten böyle oldu) ayrıldı, ama asıl sebebi manisada yaşıyor olmasıydı. bunu hiç bana söylemedi ama arkadaşlarımıza söylemiş. neyse çok uzun oldu ama yazmak istedim bunu da burada dursun diye. bitti. çok uzun oldu özür dilerim. edit: imla

(#4515337) gördüğünüz üzere 17 fav var, 1 cv yok. bazen kendimi ii. abdülhamid kadar yalnız hissediyorum, yok mu "yalnızlık allah'a mahsustur rakun" diyecek güzel bir hanımefendi?

Putin reise borçluyuz gibi, Ukrayna Savaşı'nın patlak verdiği dönem telegramda şu an engel yediğim bı grupta dediklerime salça olan her fikrime karşı çıkıp birşey söyleyen bı kız vardı tabi bi kaç gün sonra aynı fikirde buluştuk sonra ortada dönen bı muhabbetten konu otlu peynire geldi kendisine otlu peynirde gönderdim ondan sonra aramız daha iyi oldu bı sure arkadaş olarak devam eden ilişkimiz daha sonra temelleri sağlam güzel bı ilişkiye döndü kısacası Ukrayna Rusya Savaşı'nın kazanani benim ve otlu peynir benim bu savaştaki en güçlü silahımdi

motorla geziyorduk bir arkadaşım ''kanka kız arkadaşım çağırdı onlarla buluşalım mı yanında arkadaşı da varmış'' dedi, yanlarına motorla almaya gittik, buraya kadar her şey normal iken, hanımefendi belimden tutmak yerine elleri ile göğsümü avuçlamayı tercih etti diktatör filminde şu sahnedeki gibi tabi ondan sonrası biraz karışık.

gorsel aynen öyle