sözlük yazarlarının bugün öğrendikleri

Düzenli ders çalışmanın ne kadar önemli olduğunu öğrendim. Ama lanet olsun ki hala düzenli çalışmayı öğrenemedim.

yaşlandıkça daha çok aşk arıyorsun seviştiğin bedenlerde... yetmiyor yalnızca bedeninin güzel bulunması, ruhunu sarsın tutuştursun istiyorsun. içine baksın, o fırtınaya çekilsin, kendini kaptırsın, utanmasın, korkmasın istiyorsun. bir yandan seviniyorsun hiç yaşayamayanlara inat bu duygunun varlığından haberdar olduğun ve deneyimlediğin için. bir yandan da içine içine bağırıyorsun karanlık kuyulara, tekrar olmazsa diyorsun neden var ki bu saçlar, bu dudaklar, bu ten, bu eller neden hala sıcak? yaş aldıkça yalnızlaşıyor insan, kalbe ve bedene giden yolda senden daha iyi bilmiyor kimse yolu. sen aydınlatırsan ışık var, kimse gelip almaz seni karanlıktan.

en büyük çakal en az şüphelendiğinizdir.

sezen aksu, perişanım şimdi şarkısında "bir daha olmaz, bin kere tövbe. kan davası mı bu nasıl öfke?" diyormuş. ben şey anlıyordum 100 yıldır: "bir daha olmaz, bin kere tövbe. anlamazzdııımm bu nasıl öfke?" (bkz: yanlış anlaşılan şarkı sözleri)

mezun olduğumu öğrendim bugün :)

iyiliğini isteyenlerin can yakıcığı, kötülüğünü isteyenlerinkinden binlerce kat daha tesirli. huzurun da huzursuzluğun da en önemli etkeninin aile olması bu yüzden. herkesin bir evi var ama herkesin bir yuvası yok. home - house farkını çok çok önceden fark etmiştim aslında. ama şimdi daha önce hiç olmadığı kadar iyi anlıyorum. allah herkesi yaptığı kötülüğün farkına varmadığı için o şeyi yapmaya devam eden iyilerden korusun. belki de sahiden kötülerdir, toz konduramıyorumdur. sendeyim sezen.. "insan biraz olsun akıllanmaz mı? büyümez mi er geç? yanardağ gibi için için sönmez mi bu sinsi ateş?"

artırmak ve artıkça gibi kelimeler tam olarak böyle yazılıyormuş, yıllarca iki -t ile yazdım. hatta içimden iki tane bile az diyordum, bugün öğrendim ki tek -t ile yazılıyormuş..

Acı çektikçe olgunlaştığımı düşünürdüm. Yalanmış. Kendimi avutuyormuşum. Zamanla sızılar diner, yaralar kabuk bağlar, acılar dibe çöker zannederdim. Bir yerlerden bulunup yeni mutluluklar edinirim derdim. Bu boşluk dolar derdim. Böyle de oldu. O boşluk doldu ama o boşluğu dolduran şeyin eksilmem olduğunu çok sonradan farkettim.. İlk önce kalbim kırılmış. Sonra çürümeye başlamışım meğer..

pırlantaların berrak ve parlakliklarina göre fiyat artiyormuş. mesela D'den sonrası rengi sarıya kaçıyor. (sarı da başka pırlantanın yanına gelmeyince bilinmez) ayrıca karat tek taşta önemli mesela 0.40 karat tek parça 1 karat parçası fazla olandan değerli ve pahalı. ve tektaşlar çok pahalı...

“Koati” diye bir hayvan varmış.

yukarıda yazılanları öğrendim,günü kurtardım çok şükür

uykum varsa saatlerce uyumasam bile vaktimi boşa harcıyorum.

Eğer biri sana inanmak istemiyorsa, seni suçlamak istiyorsa, seni dinlemesine gerek yoktur.

Aslında insanlar kötü varlıklar değil. Alışkanlıkları, beklentileri ve hayat kaliteleri, hep yanlış yönlendirildikleri için sorunlu. Yani herkes için düşünmüyorum bunu. Çevremdekiler için. Ne kadar canım yansa da biliyorum ki bildiklerine ve inandıklarına bağlılıklarından dolayı böyle davranıyorlar. Aynen benim gibi.

Acı hic geçmiyormuş unutuluyormuş sadece hatırlayınca yeniden basliyomus

'Akşamın hayrındansa sabahın şerri iyidir' diye bir hadis yok. Dini bir vecibe gibi gençlik yıllarımız da ailemizin ağzında pelesenk olan bu söz bir atasözü sadece. Tamam atalarımızın sözünüde yabana atmayalım ama hiç mantıklı bir matematik değil zaten bir hayır nasıl şerden üstün olabilir. Ulan çocuklarımızı dize getirecez sözümüzden çıkmasınlar diye korkutacaz diye dinden soğutuyorsunuz, bütün yasaklarada dini bir emir etiketi yapıştırılmaz ki ya hu. Sonra malum kişilere sövüyoruz sadece, pratikçe çözdüğümüzü sandığımız bazı geçiştirmeler bazı ufak yalanlar toplumuda bu hale getiriyor işte. Yapılan her işe dini bir kılıf kurtarabiliyorsunuz paçayı. Not:Serzenişler bilgiye ek kampanya bonusudur.

Nazım Hikmet'in mezarlığı Rusya'daymış

3 dakika koca bir ömürden daha uzun olabiliyormuş

biraz klasik ama, zorla güzellik olmuyor gerçekten, olacağı varsa olur.

İnsanlar kendini göstermek için bazen ekstra çaba sarf ederler. Ne kadar içleri boş olsa da, ne kadar yersiz reklamla bir yerlere gelmiş olsalar da, boş insan boştur. Ve ben bunu artık görebiliyorum. Görmek iyi bir şey mi kötü bir şey mi bilmiyorum.

kadıköy pazarı çok ucuzmuş dostlar

birkaç ay önce annem işe gitmek için hazırlanırken rica etmişti ona highliter sürmem için. internette görüp heveslenmiş. sürdüm, çok da hoşuna gitti. sonraki gün sordum yine ister mi diye, istemedi. birkaç kez daha sordum ama hiç istemedi. bugün öğrendim, işteki arkadaşları dalga geçmiş. "kaç yaşındasın hâlâ süs peşindesin." demişler. ponçiğimin hevesini kırmışlar :(

Sırtıma yüklenmiş bir miktar daha kumar borcu. Yarın acaba ne kadar daha çıkar diye düşünüyorum

Dibek kahvesi Türk kahvesi makinasında yapılamazmış.

Atina’yı, hemen sınırın dibinde sanırdım değilmiş ay, çok şaşırdım . gorsel

Kek yaparken un kullanmak yerine yulaf ezmesi kullanmak, şeker yerine de bal kullanmak hem daha lezzetli hem daha sağlıklı bir seçim oluyor. kesinlikle öneririm 🌼

Felaket tellalı insanlardan uzak durulması gerektiği

Yunanistan, Antalya'nın hemen karşısındaki adasına göz anlamına gelen meis ismini vermiştir. Bu sizi gözetliyoruz anlamına gelir. Bundandır ki, meis adasının karşısındaki bölgenin adı kaş tır. Kaş, gözün üzerindedir. (bkz: kaş ) (bkz: meis adası )

nazım hikmet ve orhan kemal hapishanede tanışmışlar. orhan kemal şiirler yazıp nazım hikmet'in fikirlerini alıyormuş. bir gün nazım hikmet, orhan kemal'e şiire yeteneği olmadığını söylemiş. tabii orhan kemal çok bozulmuş. sonra nazım hikmet, orhan kemal'in haberi olmadan yazdığı bir hikâyeyi okumuş. yeteneğinin düzyazıya olduğunu fark edince orhan kemal'e düzyazı yazması için yol göstermiş. orhan kemal, böyle orhan kemal olmuş.

Ziraat Bankası Genel Müdürü ve Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın istifa etmiş

Deneysel bir çalışmada kuşlar tarafından yenen balık yumurtalarının küçük de olsa bir kısmının(%0,2) kuş dışkısından sağ çıkabildiğini, yani kuşlar tarafından taşınabildiği gösterilmiş. Kuşların bitki örtüsüne katkısını biliyorduk ama bu kadarını da beklemiyorduk.. Kalk sen bir balığa taşıyıcı annelik yap, sonra onu bir peçete gibi at, o da “beni öldürmeyen yaşatır” mantığıyla gittiği yerde çoğalsın , vallahi mükemmel

Metaller kokmazmış arkadaşlar , bok kokmaz dediğinizi duyar gibiyim ama kimya bilimi bu konuda oldukça net:) Halbuki metal paraya , otobüs demirine falan dokunduğumuzda elimizde bir koku oluşur, işte bu koku metalle cildimizdeki ter ve yağların hızlı reaksiyonu sonunda oluşan keton ve aldehit türü bileşiklerin kokusuymuş. Hiç dokunmadan da bazıları kokuyor o nasıl oluyor diyecek olursanız da , metalin üzerindeki kimyasal kalıntılarda bu kokuya neden oluyor. (bkz: Yağmur sonrası toprak kokusu) gibi düşünebiliriz, toprak değil de havalanan bakterilerin kokusunu algılamamızla aynı olay .

cemal süreya'nın kızıyla olan ilişkisi çok kötüymüş. hatta cemal süreya kızının düğününe katılamamış çünkü ona haber vermemişler. (bkz: hey dokunmayın çok fenayım)

'Halimiz itten beter, keyfimiz paşada yok' sözünün geçtiği bir şarkı varmış. Ben bunu sıradan bir duvar yazısı zannediyordum. Şaşırtıcı

arkadaşımdan lezzetini çok beğendiğim browninin tarifini istedim, içinde bir bardak çay demi var. Bildiğimiz çikolatalı browni ve tadı efsaneydi çok şaşırdım

WhatsAppta mesaj silme olayına çok güvenmemek lazımmış. Uyurken interneti kapatıyorum. Uyanıp açınca pıt pıt bildirimler düşüyor ekrana, bugün açtığımda WhatsApptan canımlı birtanemli bildirim geldi ama gelmemesi gereken bir kişiden. hayırdır noluyoruz diyerek sohbete giriş yaptım ama bi baktım silinmiş mesajlar önceden. Önceden diyorum çünkü saatler geçmiş üstünden silinen mesajların. Yani iletilmiyor zaten atayım sonra sileyim demeyin, bildirimde patlarsınız sonra olay çıkar durduk yere. Bilgilendirme bitmiştir tişikkirler.

kemalpaşa tatlısının şerbetini yaparken 4,5bardak su, 2,5bardak şeker kullanıyoruz şerbet kaynamaya başlayınca kemalpaşaları şerbete atıyoruz ve dibini tutturmadan kapatıyoruz

O da özlüyormuş, benim bir tanem :))) Çok üşüyormuş, ben olmayınca :::)

Sanırım dikile dikile, dikmeyi öğrendim. Kaba ama tam tabiri bu sözlük. Hayatımda ilk defa beni üzen bir hareket için elimde imkan varken yardım etmedim. Çünkü benim yardıma ihtiyacım varken, biliyorken sırtını döndü ve evde oturdu. Ben de öyle yaptım. Bana ihtiyacı olduğunu bildiğim halde evimde oturdum. İlk defa kötü olmayı tercih ettim. Diğer türlü davrandığımda hiç bir zaman iyi olarak atfedilmedim gerçekten de bir duvarın olmalı ki sana saygı duysunlar, ben hep iyi oldum. Siz beni böyle yaptınız, teşekkür ederim 🌸 büyüdüm.

Tasavvuf bir dinmiş.

karahindibayı suya batırıp çıkardığımızda ıslanmıyomuş

Bir erkek tarafından makina dendi bana bunun kötü bişe olduğunu bugün öğrendim.

bugünde hiç bişey öğrenmediğimi farkettim..

"Thank you though" ile "Thank you anyway" arasındaki farkı öğrendim efenim. Şöyle ki; - Biri size yardım etmeyi teklif etmişse ve siz teklifi geri çevirmişseniz "thank you though" diyorsunuz. - Arkadaş size yardımcı olmaya çalışmış ama olamamışsa bu sefer "thank you anyway" diyorsunuz. (bkz: iyi bilgi)

sarhoş olacaksanız yanınıza limon alın.

Hayal kırıklığı kelimesini ilk kez Tevfik Fikret kullanmış.

Su aygırlarının aslında sütü beyazmış. Su aygırlarının derisi güneş kremi etkisine sahip kırmızı-turuncu renkte bir sıvı(acayip ismi vardı o sıvının) salgılıyor. Bu sıvı süte karıştığında da sütü pembeye çeviriyor. Deriyi morötesi ışınlardan koruyan bu kırmızı pigmentler ayrıca anti bakteriyel bir özelliğe de sahip. Bu da su aygırlarını birçok hastalıktan koruyor.

Zamları devlet değil satıcılar yapıyormuş twitter

Şiddet başlığına bu siralar gündemde olan Hastane Çalışanlarına Şiddete karşı olmak konulu entiri girdiğiniz için Şiddeti kabul edip yanlısı oluyormuşsunuz. Bugün bunu öğrendim, okuduğunu anlamayan hatta okumadan yorum yapan bir idiottan.

Anayasa mahkemesi 15 üyeden oluşur. 12 sini Cumhurbaşkanı ( 4ünü doğrudan ) 3 ünü TBMM seçer. Bir üye sadece bir defa seçilebilir ve 12 yıl görev yapar. Başkan ve başkanvekilleri 4 yıl görev yapar ve en fazla 3 defa seçilebilir.